E-posta :
  Şifre :
    ► Üye olmak istiyorum
    ► Şifremi Unuttum

Eyüp Aşık: Gürbüz Gerçek Yeşil Olabilir! 

ESKİ Devlet Bakanı Eyüp Aşık, yaptığı açıklamada "Ben bu işlerle çok uğraştım ve sonuç alamadım, buraya dalan kolay çıkamıyor" dedi. Aşık, "Yeşil" kod adlı Mahmut Yıldırım'la, gözaltındaki Osman Gürbüz'ün aynı kişi olduğuna dönük şüphesinin devam ettiğini de belirtti.

6.07.2008 - 15:39
Eyüp Aşık: Gürbüz Gerçek Yeşil Olabilir!

TBMM İnsan Hakları Komisyonu Başkanlığı yaptığı 1991 yılında Yeşil'in Elazığ-Tunceli bölgesinde halka eziyet ettiğine ilişkin bazı şikâyet mektupları aldığını anımsatan Aşık, Devlet Bakanı olunca da Yeşil'in peşini bırakmadığını, ancak izine bir türlü rastlayamadığını söyledi. Susurluk Komisyonu'na verdiği ifadelerde de Yeşil'le ilgili tüm bilgilerini aktardığını belirten Aşık, Osman Gürbüz adına bu dönemde rastladığını söyledi. Bazı kişilerin, "Mahmut Yıldırım isim ve yüz değiştirdi; Osman Gürbüz adını aldı" iddiasında bulunduklarını dile getiren Aşık, "Ancak o dönemde Yıldırım'ın parmak izleriyle, Gürbüz'ün parmak izlerinin karşılaştırması yapıldı. İkisinin aynı kişi olmadığı iletildi. Ama benim şüphem sürüyor" dedi.
 
Eski Başbakan Yılmaz Ergenekon Yeşil'ini anlattı
Bağımsız Rize milletvekili, eski Başbakanlardan Mesut Yılmaz 24 Aralık 1996'da Susurluk Komisyonu'na verdiği ifadede, eski DHKP-C militanı olan Osman Gürbüz'ün 1995 yılı Ocak ayında Kocaeli'nde yakalandığını, üzerinde Abdullah Çatlı'nın da üzerinden çıkan evrakın çıktığını, ancak o dönemde Emniyet Genel Müdürü'nün devreye girerek serbest bıraktırdığını, Gürbüz'ün altında BMW marka bir araba bulunduğunu anlatmıştı. Kayıtlara göre,elindeki çantadan çok sayıda 357 magnum mermisi, bir adet Smith Wesson marka şarjörlü tabanca ile telefon defteri çıkan Gürbüz'ün aracında yapılan aramada seyyar polis sireni ile kanlı bir erkek ceketi de bulundu. Ahmet Tecer sahte kimliğiyle yakalanan Gürbüz'ün üzerinden bir de telsiz çıktı. Telsizin Elazığ bölgesindeki jandarma envanterine kayıtlı olduğu belirlendi. Gürbüz ile ilgili bu kayıtlar komisyon raporuna girerken, komisyona bilgi veren Yılmaz, Gürbüz'ün Susurluk Kazası'nda ismi sık sık anılan eski İçişleri ve Adalet Bakanı Mehmet Ağar ile bağı olduğunu şöyle anlattı: "Bu şahsın altında bir BMW marka araba vardır, bu arabanın Genelkurmay'a ait olduğu ve Ankara'ya gönderilmesi istenmiştir. Sonra, bu araba Ankara'ya gönderilmiştir. Ama üç ay öncesine kadar Mehmet Ağar tarafından kullanılmıştır. Önce seçim sırasında Elazığ'da, daha sonra da -bakan olduktan sonra- eşi tarafından kullanılmıştır."
 
sabah

YORUMLAR
Toplam 132 yorum var, 10 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.
Üye girişi yapmadınız. Misafir olarak yorum ekleyebilirsiniz. Üye olmak için tıklayın.
  Yorumcuların dikkatine…

İmlası çok bozuk,
Büyük harfle yazılan,
Habere değil yorumculara yönelik,
Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren,
Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen,

yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR.
süleyman karaca 26 Haziran 2009 Cuma 18:53

allah böylesıni başimiza getirmesin kıyamet alameti gibi allah sonumuzu hayır etsin

Yorumu oyla      18      11  
süleyman karaca 14 Eylül 2008 Pazar 

11- O diyor demesine de, ben burada bir Genelkurmay yetkilinin “işin Amerika ayağını” neden Sayın Göksel’den sorduğunu ve teyit istediğini anlayamadım. Ve son olarak açılımını bulamadığım soru, “Bütün anlatmak istediğim şu: Kurulu düzen yıkılmadıkça hiçbir şey değişmez. Kurulu düzen bir sacayağı. Kamuoyu yaratmak için siyaset, İstanbul sermayesi ve medya arasında bir sacayağı oluşmuş” iyi de neden elinizi taşın altına koymuyorsunuz? Bir de madem “Kartel, dizileri gerçek hayat gibi gösteriyor. Gerçek hayatta yaşanan dramları da dizi gibi sunuyor. Kadın 150 bin dolara yatıyor, herkes hülya peşinde. Ama orada yanan çocuk hastane bulamıyor, onu da dizi gibi izliyor televizyonda” diyorsanız, bunu değiştirmek için konuşmak yeterli mi dünya çapında etkinliği olan bir adan(!) için?

Yorumu oyla      18      10  
süleyman karaca 14 Eylül 2008 Pazar 

10- Siz mi yanıldınız yoksa o tarihten sonra Türkiye-ABD ilişkilerinde bir şeyler mi değişti?” Sayın Göksel, “Ben Amerika’nın izni olmadan hareket olmaz dedim” e, sormazlar mı adama, kendi denetimlerindeki bir hava sahasına girerseniz bu tecavüzün karşılığı ne olur diye.. Ve Iraktan çekilmemizi de aynı sakat mantıkla değerlendiriyor. Oysa bunlar artık herkesin ezbere bildiği gerçekler. Bunların bir sır değeri yok. Sır değeri olan ise, bu sorunun devamında Göksel’in söylediği, “Harekatın bittiğini ben mesajla bildirdim üst elite ilk kez, haber oradan yayıldı. Sonra Talabani açıkladı” sözü üzerine “Haber kaynağınız neydi?” sorusuna karşılık, “Genelkurmay… Harekatı yöneten komutanlardan birisi biz neden çekiliyoruz dedi, işin Amerika ayağını sordu. Ben de nereden çıktı çekilme diyince çekilme emrinin verildiğini söyledi” diyor.

Yorumu oyla      18      10  
süleyman karaca 14 Eylül 2008 Pazar 

9- Yine bu gerçekler kategorisinde kendilerine danışmanlık yaptığı Özal’ı bir tarafa bırakacak olursanız geriye kalan Süleyman Demirel, Tansu Çiller, Aydın Güven Gürkan, Hikmet Çetin, Deniz Baykal ve Mesut Yılmaz’ın bugünkü konumları ışığında ne derece başarılı bir danışman olduğunu da itiraf olarak görmek lazım. Kendisinin araştırma şirketi ile ilgili olarak, “Yutdışından zaman zaman Türkiye’nin durumu ile ilgili araştırma talepleri oluyor” sözleri, içerde karizmanın yok olduğunun da bir başka itirafı. Kartel medyasının kendisini “yok sayarak etkisizleştirmeye çalışıyor” olmasını Mesut Yılmaz’a bağlarken söylediği “Halk üzerinde pek gücü olmayabilir ama Mesut bey Türkiye’nin en güçlü adamlarından biridir. Almanya ve Rusya devletinin büyük müttefikidir” iddiası üzerinde düşünülmeye değer. Bu arada Aydın Doğan tarafından canlı yayında ağlatılmasına örttüğü senaryo, çok ilgi çekiciydi. Ve bir başka can alıcı soru; Turktime soruyor: “Siz 2007 de verdiğiniz bir röportajda sınır ötesi operasyon ve özellikle hava harekatının imkansızlığını dile getirmiştiniz ama ikisi de oldu.

Yorumu oyla      18      10  
süleyman karaca 14 Eylül 2008 Pazar 

8- Eğer zarf doğrulanırsa Gül vatana ihanetten yargılanabilir” diye de ilave ediyordu. 4- Son olarak Sayın Göksel’in dile getirdiği gerçekler konusunda da hakkını teslim etmem lazım; İş-Doğan’ın petrol kaçakçılığı iddiası, Türkiye’de sistemin dindarı da laiki de ezdiği, ülkenin bu çıkmazdan kurtuluşu için, “Türk halkının önünü tıkayan İstanbul Dükalığı dediğimiz 13-15 aileden oluşan İstanbul burjuvası, kartel medyası ve üçüncü olarak siyaset suçludur” tespiti, bu tespitinde “Kartel medyası ve İstanbul Dükalığı büyük bir imaj atağıyla Türkiye’deki bütün sorunların günah keçisi olarak siyaseti ortaya çıkartıyorlar. Üçüncü sırada olanı birinci sıraya çıkartıyorlar, kendi sorumluluklarını gizliyorlar. Bu sistemi değiştirmediğiniz sürece Türk halkını uyandıramazsınız. İkinci olarak, iyi bir savaşçı çıktığı zaman, savaşçının başarılı olması için arkasında halk desteği olması lazım. TÜSİAD’ın Ecevit’i ilanlarla yıktığı rezil dönemi, benim için TÜSİAD’ın yüzkarası dönemidir, o TÜSİAD bile milliydi. Bu günkü TÜSİAD gayri millidir” ifadelerini imzalamamak mümkün değil.

Yorumu oyla      18      11  
süleyman karaca 14 Eylül 2008 Pazar 

7- Ve Tayyip bey polisleşti. Tansu Çiller’i Bülent Orakoğlu, Mesut Yılmaz’ı da Adil Serdar Saçan polisleştirmişti. Bir insanı gerekçelerini koyarak ürkütürseniz ona her şeyi yaptırabilirsiniz. İşte Başbakan’ı böyle bir noktada teslim aldılar. Başbakan’ın iki konuda zafiyeti vardır. En büyük zaafı Emine Erdoğan’dır. İkincisi İslamiyet’le ilgili konulardır. Ve cemaatçi polisler ve basın danışmanları dahil yanındaki insanlar zaaflarını kullanarak Tayyip beyi tuzağa çektiler” gibi tuhaftan da öte saçma bir zihin bulanıklığı ile cevap veriyor. Bu dezenformasyon konusundaki can alıcı nokta hem de kriminal bir sırla örtülü olarak Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül’ün Yüce Divanda yargılanacağı öngörüsüydü. Ve bu konuda kendisi “Ben hakimlerle ve savcılarla da konuştum.

Yorumu oyla      18      10  
süleyman karaca 14 Eylül 2008 Pazar 

6- İyi kadroları dinlediği zaman iyi yapan, kötü kadroları dinlediği zaman kötü yapan bir adamdır” cevabını verirken, tam bir komedi dükkanı tezgahtarlığına düştüğünü fark etmiyor. Sanırım Turktime söyleşisini yapan dostların şaşkınlığı geçtikten sonra, “Başbakan şimdi kötü mü yapıyor? Kadro mu değişti?” sorusuna da “Evet… Başbakan’ın çevresindeki bütün iyi kadrolar kovuldu. Ayrıca yüzde 47’yi aldıktan sonra Gül’ün adaylığının önünü kesememiş olması kendi açısından başlı başına büyük bir hata oldu. Ahmet Davutoğlu, Akif Beki, Yalçın Akdoğan, Yasin Aktan, Ömer Dinçer gibi birikimi ve yeteneği olmayan insanlar tarafından teslim alınmış olması bütün perspektifini yok etti. İkinci bir önemli faktör; Danıştay saldırısından başlayarak kendisine karşı emniyet içinde yuvalanmış cemaatçi polisler; ‘sana darbe yapılacak, evinin krokisi bulundu, suikast yapılacak, sana komplo kuruluyor, yakınını dinliyorlar’ diye korkuttular.

Yorumu oyla      18      10  
süleyman karaca 14 Eylül 2008 Pazar 

5- Bundan sonra siyaset sahnesinde olmasının imkanı yok. Bir daha siyaset sahnesine çıkamayacak şekilde ortadan kaldıracaklar. Siyasi yasak geldikten sonra yargılama sürecinden kurtulamayacak. JP Morgan da Tayyip beyi hızla yargılayarak yok edecekler diye yazdı” öngörülerinde bulunuyordu. Turktime’ın “Daha önce ‘Türkiye'de büyük siyaset yoktu, bugün Başbakan Türkiye'yi taşıyabilecek çapta bir büyük siyaseti üretiyor...’ Tayyip Erdoğan ile ilgili bu sözler sizin analizinizden. Ve şimdi, bu başbakanın ve partisinin en sıkı muhalifi durumundasınız. Ne değişti?” sorusuna, “Çok şey değişti. Başbakan birikimi çok olmayan birisidir. İyi eğitimli değildir.

Yorumu oyla      18      10  
süleyman karaca 14 Eylül 2008 Pazar 

4- “Ak Parti’nin CHP’nin kıpırdamasına izin vermediği” gibi son derece güzel bir komedi örneğini de bize sunuyor. 3- O söyleşinin üçüncü ayağı Sayın Göksel’in Öngörülerden örülmüştü. Neydi bunlar, Mesut Yılmaz’ın ABD ile siyaset arenasında paslaşacağı ve bunun mesajının ABD’nin en güçlü adamı Cheney üzerinden verildiği, Cheney’in askerlere destek vererek Ak Parti’nin ipini çekeceği, bu arada Fethullah Gülen’i ve cemaati de yok edileceği, Putin usulü faili mechul cinayetlerin işlenebileceği, Fethullah Gülen’i ABD’nin dışarı atacağı, yıllardır kerhen göz yumduklarını artık sınır dışı edileceğini ve kendisine Yeşil Kart verilmeyeceğini, yine ABD’nin Tayyip Erdoğan’a hiçbir şekilde güvenmediğini iddi ediyordu. Bu arada Sayın Erdoğan’ın çevresinden Davutoğlu ve Gül’ü suçlayıp Erdoğan için, “onun dibini oyuyorlar. Tayyip bey artık yalnız adam ve ipi çekildi.

Yorumu oyla      18      10  
süleyman karaca 14 Eylül 2008 Pazar 

3- Bu arada Sayın Göksel’in “Benim çok danışmanım var ama benim danışmanlarım dünya çapında akademisyenlerdir. Türkiye’de Demirel ve Erbakan hariç, Erdoğan dahil siyasetten kimi imtihan etsem sınıfta bırakırım. Elime su dökemezler. Bunu kabul edenle çalıştım bu güne kadar. Bu konuda hiç mütevazı değilim” sözlerini de tarihe not düşmek lazım. 2- Söyleşinin öne çıkan ikinci unsuru dezenformasyondu. Yüzde 47 oy almış bir parti tabanının kendi parti yönetimini değil de Erhan Göksel’i dinliyor ve o Erhan Göksel’in hükümet üzerine karabasan gibi çöktüğü masalını anlatıyordu. Bu karabasandan kartel medyası ve Cumhuriyet Halk Partisi de nasibini alıyordu. Turktime’ın “Ferda Aksüt size dava açacağını söylemişti. Açtı mı?” sorusuna, “Hayır açmadı. Açamaz. Mahkemeye vermenin kötü yanı şudur: belgeler ortaya çıkar” derken kendisinin bir karanlıklar adamı mı olduğunu, yoksa eğer suç oluşturan bir konuda belge saklayacak kadar pervasız olduğunu ima ettiği anlaşılmıyordu, hep seslendire geldiği iddialarına medyada yer verilmemesine de medya ve siyaset kirliliği gerekçesini dile getiriyor.

Yorumu oyla      18      10  
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Kızılay Başkanı Küçükali Turktime'a Konuştu: Veli Küçük'ün Kızılay’dan İhale Aldığını Sizden Öğrendim!
Kızılay Genel Başkanı Tekin Küçükali'den Turktime'a çarpıcı açıklamalar: ...
Türköne Konuşuyor: Eşimle Aram Kötü Olursa, Ak Parti'ye Muhalefet Ediyorum… MİT İşe Yaramaz, İlhan Selçuk Faşist, Çatlı Arkadaşımdı... Türkeş Bana Komünist Derdi…
Zaman’dan başka gazetede yazmam… Çok yakında medya savaşı çıkacak… Milliyetçilik ...
Cem Uzan Turktime'a Konuştu: Beni Kesebilirsin, Öldüerbilirsin ama Bana İnananlara İhanet Ettiremezsin!!!
Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan Türk Basınında evinin kapılarını ilk ...
 
MENDERES TURKTİME'A KONUŞTU! : “AĞAR, DEMOKRASİNİN YANINDAN BİLE GEÇMEMİŞTİR!”
Sağ siyasetin patent sahibi ve DP’nin biyolojik ve siyasi varisi Aydın ...
BAŞÖRTÜSÜ ÖZ DEĞİL, SEMBOLDÜR!
(TURKTİME-ERSİN TOKGÖZ) 5 bini aşkın üyesi ile Türkiye’nin ...
Emin Çölaşan Turktime'a Konuştu
(ÖZEL-TURKTİME) Türk basının usta kalemi, Hürriyet Gazetesi yazarı Emin ...
 
Teknoloji İnsanı Yalnızlaştırıyor
Uzmanlara göre ‘ölçüyü kaçırmak’ psikolojik ve sosyal yönden sorunlu bir toplum yaratıyor.
TBMM’de Bu Hafta Başbakanlık Tezkeresi Görüşülecek
TBMM, bu hafta da mesaisini sürdürecek. Genel Kurulda, Lübnan’da Birleşmiş ...
Tarım İlaçları 1 Ocak’tan İtibaren Reçeteyle Satılacak
Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) Genel Başkanı İbrahim Yetkin, Tarım ...
 
SOSYAL MEDYADA TAKİP ET
FACEBOOK'TA TURKTIME
TWITTER'DA TURKTIME
 
KATEGORİLER
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
ETİKETLER
  •KÜNYE
  •İLETİŞİM
  •REKLAM
 
 
  •Güncel
  •Siyaset
  •Dünya
  •Medya
  •Magazin
  •Spor
  •Kültür
  •Sağlık
  •Ekonomi
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
trabzonspor
Gençlerbirliği
ygs
Adana Demirspor
Binyamin Netanyahu
Anadolu Partisi
Ergenekon
anayasa mahkemesi
EPDK