Köşe Yazıcıdan 8 Yalan
Sanırım bu hafta köşemize katkı sunan Emre Uslu hakkında medyada çıkan iddialarla ilgili yazı yazmak gerekiyor.
Medyada yer alan iddiaların büyük bir çoğunluğu çelişkiler yumağı şeklinde. Özellikle de Uslu'nun ABD'de 8 yıldır raporlarla kaldığı iddiası bütünüyle gerçek dışı.
Uslu, 2007 akademik yılı sonuna kadar pasif görevli olarak izinliydi. Daha sonraki dönemde de geçirdiği bir kaza nedeniyle tedavi görmeye devam etti. Yani 8 yıldır doktor raporu ile ABD de kalıyor iddiası katıksız bir saptırma ve bir yerlerden sipariş üzerine gelmiş 'çakma' haber.
İsterseniz bunu Enis Berberoğlu'na da sorun.
Uslu'nun ortak yazdığımız alanlarda gerçekten de çok iyi bir uzman olmasını içine sindiremeyenler, onun hakkında bir karalama furyası başlattılar. Bunun sonucunda MİT bile bir açıklama yapmak zorunda kaldı. Neler mi oldu? Gelin adım adım bunları irdeleyelim:
Öncelikle Uslu “Taraf'ın MİT mensubu yazarı” olarak tanıtıldı. MİT verdiği yanıtta 'Uslu'nun MİT ile ilişkisinin olmadığını' açıkladı. Sonra yeni bir yalanla; “Uslu, çevresine MİT'ten burs aldığını söylüyor” anlatımı yapıldı. Emre'nin hangi çevreye, ne zaman böyle bir ifade kullandığını ispatlanamazsa, kaynak gösterilip açıkça yazılmazsa 'çamur at izi kalsın' yaklaşımı sergilenmiş olmayacak mı? Aslında aynı yazarın daha sonra yazdıkları bile kendi kendini yalanlamış oluyor: “Uslu Utah Üniversitesi'nden doktora bursu alarak okudu.”
Bu yalanlar önce bir internet sitesinden dolaşıma sokuluyor. Sonra da Akşam Yazarı Oray Eğin tarafından merkez medyaya aktarılarak meşruiyet kazandırılmaya çalışılıyor. Belli ki 'organize işler' bir kampanya var. İsterseniz Eğin'in yalnızca bir yazısında söylediği 8 yalanı birlikte inceleyelim:
Yalan 1: “sucveceza.com adlı polis sitesine yazan Uslu gibi...”
Yanıt: Uslu'nun bu siteye özel yazdığı bir tane yazıyı bulup iddianı ispatlayabilir misin?
Yalan 2: “Hepsinin ağabeyi ise cemaat ve Fethullah Gülen üzerine çalışmalarıyla tanınan Hakan Yavuz. O da Utah'ta.”
Yanıt: Hakan Yavuz'un ağabey olduğunu ispatlayabilir misin? Yavuz'un kimlerin ağabeyi olduğunu 'Ergenekon'u anlamsızlaştırma kılavuzu' yazanlara ya da Özdemir İnce'ye sorabilir misin? Ya da Ulusal Kanal'da, Sky Türk'te yaptığı konuşmalarını dinleyebilir misin?
Yalan 3: “Utah Üniversitesi, cemaat'in etkin olduğu yerlerden biri. Cemaat burada okumaları için öğrencilerine burs sağlıyor, onlarla beraber etkinlikler düzenliyor, paneller organize ediliyor.”
Yanıt: Uslu'nun zaten üniversite bursu ile okuduğu yazıldı. Bu üniversitede okuyan öğrencilere cemaatin burs verdiğini nereden biliyorsun? Onlardan mısın yoksa bir yerlerden 'çakma haberlerle' beslenerek mi bu söylemde bulunuyorsun?
Yalan 4: “Cemaat'in Utah'ta organize ettiği panellerde konuşan öğrenciler, sık sık Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Silahlı Kuvvetleri'ni eleştiriyor, yabancılara karşı Türkiye'yi kötülüyor. Türkiye'nin demokratik olmadığını, inanç özgürlüğü bulunmadığı vurgulanıyor. Bunun sorumlusunun da Türk Ordusu olduğunun altı çiziliyor.”
Yanıt: Önce Utah'ta bu anlamda organize edilen bir tane paneli gösterebilir misiniz? Ayrıca bilmenizde yarar var; Utah'ta Ortadoğu üzerine 2003-2007 yılları arasında her yıl organize edilen (www.utah.edu/meca) konferanslar vardır. Bu konferanslar zincirine dünyadaki ve ABD'deki her milletten ve her kesimden insanlar konuşmacı ve katılımcı olarak gelir. Her sene de bu etkinlikte 1000'e yakın sunum yapılır. Bu sunumlardan bir tanesinde bile, yukarıda iddia ettiğin gibi “TSK'yı eleştiren bir sunum” yoksa –ki bilimsel anlamda eleştiren olsa ne sakıncası var- ne yapacaksın?
Yalan 5: “Zaten Türk Silahlı Kuvvetleri'nin dikkatini çeken de bu yazılar oldu ve Uslu hakkında Askeri Savcılık soruşturma başlattı.”
Yanıt: Bu dediğini belgesiyle ispatlayamazsan ne duruma düşmüş olacaksın? Yoksa hep yaptığın gibi, önce yalanlarınla bir gazete haberi yaptıracak, sonra da onu referans mı alacaksın? Acaba Uslu hakkında Askerî savcılığın tek bir tane bile soruşturması var mı? Varsa sonucu ne oldu?
Yalan 6: “Cemaat'in gözde öğrencilerinden biri olan Uslu'nun doktora tezi Kürtler üzerine. (Yalan 7) Barzani'ye övgüler, (Yalan 8) Kürtlere İslami siyasetin yaygınlaşması yönünde tavsiyeler içeriyor.”
Yanıt: Aslında bir cümleye üç yalanı sığdırabilmen gerçekten de çok ama çok takdire değer. Cemaatin gözde öğrencisi olduğunu ispatlayamazsan müfteri olmuyor musun? Şimdiye kadar yüzlerce yazı yazdık. Bunlardan birisinde bile Barzani'ye övgü yazdığımızı ispatlayamazsan ayıp olmayacak mı? Kürtlere, İslami siyasetin yaygınlaşması yönünde bir öneride bulunduğumuzu gösteremezsen ne olacaksın? Aslında biz ısrarla yazdığımız her gazete yazısında ya da bilimsel makalemizin içinde, Türkiye'de 2000 yılından sonraki dönemde, “aman dikkat Kürt İslamcılığı doğuyor” diye kalem oynattık. Bu yüzden Hizbullah bile Emre'nin hakkında eleştiren açıklamalar yaptı. Kürt sorunu ile ilgili bütün yazılarımızı inceleyin, okuyun, araştırın, Oray'ın dediği şekliyle bir iddiaya bile rastlayamazsanız acaba 'organize işler' Oray'ı hakkında ne düşünürsünüz?
Aslında medya müfterisinin tek başına çok da bir hükmü yok. O yalnızca 'organize işler'in bir tetikçisi. Bu 'köşe yazıcısı' yalnızca bir makalesinin içinde bile 8 yalanı arka arkaya sıralayabiliyorsa ona “helal olsun sana”dan başka ne denilebilir ki? Akşam'ın yöneticilerine sorumuzu yineliyoruz: Gazetenizde köşe yazarı olmak için ne kadar yalancı olmak gerekiyor? Bir makalede en az kaç tane yalanı arka arkaya sıralamış olmak gerekiyor?
Önder Aytaç Taraf
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...