'Onlara sakın oy vermeyin' 

Sağlık çalışanlarının 14 Mart Tıp Bayramını tebrik ederek konuşmasına başlayan Erdoğan, “Sizler ‘kara gün dostu' ifadesinin müşahhas hale geldiği kutsal bir mesleği icra ediyorsunuz. ‘Çaresiz dertlere düştüm, doktor bana bir çare' diye söylenen türkülerin mesajını en iyi sizlerin anladığını biliyorum. Hatta ‘gülen gözüme değil, ağlayan gönlüme bak' diyerek sağlıkçılarımızdan çok daha fazlasının beklendiğini ifade eden kültürümüzde şarkılarımız da var. İnsanın kendini en çok çaresiz hissettiği, yardıma en çok ihtiyacı olduğu o kritik anda imdada ilk siz yetişiyorsunuz. Rabbimizin Halit, Şafi, Rahman ismine her an sizler şahitlik ediyorsunuz” dedi.

Sağlık emekçileri ile bir araya gelmekten duyduğu mutluluğu belirten Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 14 Mart tarihine ilişkin “14 Mart her ne kadar tıp camiamızın gurur günü olsa da temsil ettiği anlam ve değerler tüm milletimiz aittir. 14 Mart bu ülkenin, milletin, hepsinden önemlisi bu ülkenin okumuş gençliğinin bir iftihar beratıdır” ifadelerini kullandı.

'Biz Hollanda'yı ve Hollandalıları Srebrenitsa katliamından tanırız'

15 Temmuz darbe girişimi esnasında hastanelerin acil servislerinde üstün gayretlerle görev yapan doktorlardan bahseden Erdoğan, “Birileri hala 18-24 yaşındaki gençlerin parlamentoya girip girmemesini konuşuyor. Biz bu gençlerimizle iftihar ediyoruz, bunlar girmeyecek de kim girecek.  15 Temmuz darbe teşebbüsü karşısında Sağlık Teşkilatımızın, bilhassa 112 acil servis görevlilerimizin fedakarca çalıştıklarını biliyoruz. Ben o cefakar, vefakar Sağlık Teşkilatımızın terör bölgesinde nasıl mücadele verdiğini de gayet iyi biliyorum.  O gece hastanelerde görev yapan, görevli olmadığı halde evinden hemen kalkıp oraya gelen tüm personelimizi insanüstü gayretle gazilerimizin yaralarını sarmaya çalışmalarını da biliyorum. FETÖ'cü teröristlerin neler yaptığını biliyoruz, kendilerine ait özel hastanelerini o gün saf dışı bıraktıklarını da biliyoruz. Savaşın bile bir ahlakı ve kuralı vardır. Savaşta bile sağlık ekiplerine ateş açılmaz, ha Hollandalı gibi olursa açar, onu da söyleyeyim. Biz Hollanda'yı ve Hollandalıları Srebrenitsa katliamından tanırız. Onların cibilliyetinin, karakterinin ne kadar bozuk olduğunu 8 bin Boşnağı nasıl katlettiklerinden tanırız. Kimse bize medeniyet dersi vermesin. Bu milletin alnı aktır, ama onların alnı kapkaradır” diye konuştu.

Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:

-(Fetullahçı Terör Örgütü ile ilgili)  Aklını hoca kılıklı bir şarlatana zimmetlemiş birinin ne ahlakı kalır ne de namusu.  Kaçarken imha ettiklerini sandıkları kayıtlar, bu teröristlerin ihanetini ortaya koyuyor. Yanımdaki korumalarımı kurşunlamak suretiyle 2 polisimi şehit ettiniz. Alçaksınız, adisiniz… Acırsanız, acınacak hale gelirsiniz.

-Türkiye’nin büyümesi birileri için nasıl umut olmuşsa bazı çevrelerin kabusu oldu. Hollanda gibi, Almanya gibi. Danamıyorlar. Türkiye güçleniyor. Şehir hastaneleri kuruluyor. Nasıl olur? Olacak olacak…

-Çıkmış Almanya’nın Şansölyesi ‘Ben Hollanda’nın yanındayım’ diyor. Zaten senin ondan farkın olmadığını biliyoruz. O atlarıyla itleriyle saldırıyor sen de. Farkınız yok. aynısınız.  Oralardaki tüm yabancılara diyorum ki sakın ha bu ikiliye (Hollanda Başbakanı Mark Rutte ve Almanya Başbakanı Angela Merkel) oy vermeyin.

Sözcü