Asıl işverenle alt işveren arasındaki anlaşmaların yazılı olmasını, 50'den fazla işçi çalıştıranların, yüzde 3 oranında özürlü istihdam etmesini de içeren istihdam paketine ilişkin düzenleme, TBMM Başkanlığına sunuldu.
İş Kanunu ve bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına ilişkin kanun tasarısıyla, asıl işveren ile alt işveren (taşeron şirket) arasında kurulan ilişkinin yazılı yapılması şartı getiriliyor.
Buna göre, iş alan alt işveren, kendi iş yerinin tescili için asıl işverenden aldığı yazılı işverenlik sözleşmesi ve gerekli belgelerle, çalışma bölge müdürlüklerine bildirimde bulunacak.
Bölge müdürlüğünce tescili yapılan bu iş yerine ait belgeler gerektiğinde iş müfettişlerince incelenecek. İnceleme sonucunda muvazaalı işlemin tespiti halinde tescil işlemi iptal edilecek ve bu durumda alt işverenin işçileri başlangıçtan itibaren asıl işverenin işçileri sayılacak. Bu işleme karşı tebliğ tarihinden itibaren 6 iş günü içinde işverenlerce yetkili iş mahkemesine itiraz edilebilecek. Bu itiraz, kararın uygulanmasını durdurmayacak, itiraz üzerine verilen kararlar kesin olacak.
Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulması, bildirimi ve iş yerinin tescili ile yapılacak sözleşmede bulunması gerekli diğer hususlara ilişkin usul ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenecek.
-ÖZÜRLÜ ÇALIŞTIRMA ZORUNLULUĞU...-
Tasarıyla, İş Kanununun özürlü, eski hükümlü ve terör mağdurlarının çalıştırılma zorunluluğuna yeni düzenleme getiriliyor. Daha önce işçi sayısının yüzde 6 oranında özürlü çalıştırma şartı, yüzde 3'e indiriliyor.
İşverenler 50 veya daha fazla işçi çalıştırdıkları özel sektör iş yerlerinde yüzde 3, kamu iş yerlerinde yüzde 4 oranında özürlüyü meslek, beden ve ruhi durumlarına uygun işlerde çalıştıracaklar. Aynı il sınırları içinde birden fazla iş yeri bulunan işverenin çalıştırmakla yükümlü olduğu özürlü işçi sayısı, toplam işçi sayısına göre hesaplanacak.
Bu kapsamda çalıştırılacak işçi sayısının tespitinde belirli ve belirsiz süreli iş sözleşmesine göre çalıştırılan işçiler esas alınacak. Kısmi süreli iş sözleşmesine göre çalışanlar, çalışma süreleri dikkate alınarak tam süreli çalışmaya dönüştürülecek. İş yerinin işçisi iken sakatlananlara öncelik tanınacak.
İşverenler çalıştırmakla yükümlü oldukları özürlü işçileri, Türkiye İş Kurumu aracılığı ile sağlayacak. Bu kapsamda çalıştırılacak işçilerin nitelikleri, hangi işlerde çalıştırılabilecekleri, bunların iş yerlerinde genel hükümler dışında bağlı olacakları özel çalışma ile mesleğe yöneltilmeleri, mesleki yönden işverence nasıl işe alınacakları, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenecek.
Yer altı ve su altı işlerinde özürlü işçi çalıştırılamayacak. Bu gibi işlerde çalışanlar, özürlü çalıştırma hesaplanmasına katılmayacak.
-MALULLÜĞÜ ORTADAN KALKANLARIN PRİMLERİ HAZİNEDEN-
Bir iş yerinden malulen ayrılmak zorunda kalıp da sonradan maluliyeti ortadan kalkan işçiler, eski iş yerlerinde çalışabilecekler. Maluliyeti ortadan kalkıp da eski iş yerinde çalışma talebinde bulunanlar, eski işleri veya benzeri işlerde boş yer varsa derhal, yoksa boşalacak ilk işe başka isteklilere tercih ederek, o andaki şartlarla işe başlatılacak. Aranan şartlar bulunduğu halde işveren iş sözleşmesi yapma yükümlülüğünü yerine getirmezse, işe alınma isteğinde bulunan eski işçiye 6 aylık ücret tutarında tazminat ödeyecek.
Bu madde kapsamında özel sektör işverenlerince çalıştırılanların, belirlenen prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigorta primine ait işveren hisselerinin tamamı Hazinece karşılanacak.
Hazinece karşılanan prim tutarları gelir ve kurumlar vergisi uygulamalarında gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınmayacak.
Bu maddeye aykırılık hallerinde tahsil edilecek cezalar, özürlülerin mesleki eğitim ve mesleki rehabilitasyonu, kendi işini kurmaları gibi projelerde kullanılacak.
Tahsil edilen cezaların kullanımına ilişkin hususlar, Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğünün koordinatörlüğünde, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğü, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü, Özürlüler İdaresi Başkanlığı ve Türkiye Sakatlar Konfederasyonu ile en çok işçi ve işvereni temsil eden üst kuruluşların birer temsilcilerinden oluşan komisyon tarafından karara bağlanacak. Komisyonun çalışma usul ve esasları Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenecek.
-İŞ YERİ KURMA İZNİ KALDIRILIYOR...-
Tasarıya göre, ILO sözleşmesinde belirtildiği şekilde, iş yerlerinde sağlığa zararlı risklerin tanımlanması ve değerlendirilmesi zorunluluğu getiriliyor.
İş yerlerinde iş sağlığı ve güvenliği şartlarının belirlenmesi ve gerekli önlemlerin alınması, iş yerlerinde kullanılan araç, gereç, makine ve hammaddeler yüzünden çıkabilecek iş kazaları ve meslek hastalıklarının önlenmesi ve özel durumları sebebiyle korunması gereken kişilerin çalışma şartlarının düzenlenmesi, ayrıca iş sağlığı ve güvenliği mevzuatına uygunluğu yönünden; işçi sayısı, işin ve iş yerinin özellikleri ile tehlikesi dikkate alınarak işletme belgesi alması gereken iş yerleri ile belgelendirilmesi gereken işler veya ürünler ve bu belge veya belgelerin alınmasına ilişkin usul ve esaslar, iş sağlığı
ve güvenliği ile ilgili konularda yapılacak risk değerlendirmesi, kontrol, ölçüm, inceleme ve araştırmaların usul ve esasları ile bunları yapacak kişi ve kuruluşların niteliklerinin belirlenmesi, gerekli iznin verilmesi ve verilen iznin iptal edilmesi Sağlık Bakanlığının görüşü alınarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılacak yönetmeliklerle belirlenecek.
İş yerinin açılmasına izin vermeye yetkili belediyeler ile diğer ilgili makamlar bu izni vermeden önce, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca verilmesi gerekli işletme belgesinin varlığını araştıracak. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca işletme belgesi verilmemiş iş yerlerine belediyeler veya diğer ilgili makamlarca iş yeri açılma izni verilemeyecek.
Böylece, iş yerlerinin kurulmasıyla ilgili prosedürleri hafifleterek, iş yerlerinin kurulmasını özendirmek amacıyla kurma izni alma mecburiyeti kanun metninden çıkarılıyor. İşletme belgesi alınması konusu ise yönetmelikle belirlenecek.
-İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ...-
İşverenler, devamlı olarak en az 50 işçi çalıştırdıkları iş yerlerinde alınması gereken iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin belirlenmesi ve uygulanmasının izlenmesi, iş kazası ve meslek hastalıklarının önlenmesi, işçilerin ilk yardım ve acil tedavi ile koruyucu sağlık ve güvenlik hizmetlerinin yürütülmesi amacıyla, iş yerindeki işçi sayısı, iş yerinin niteliği ve işin tehlike sınıf ve derecesine göre; bir iş yeri sağlık ve güvenlik birimi oluşturmakla, bir veya birden fazla iş yeri hekimi ile gerektiğinde diğer sağlık personelini görevlendirmekle, sanayiden sayılan işlerde iş güvenliği uzmanı olan bir veya birden fazla mühendis veya teknik elemanı görevlendirmekle yükümlü olacak.
İşverenler, bu yükümlülüklerinin tamamını veya bir kısmını, bünyesinde çalıştırdığı ve çıkarılacak yönetmelikte belirtilen vasıflara sahip personel ile yerine getirebileceği gibi, işletme dışında kurulu ortak sağlık ve güvenlik birimlerinden hizmet alarak da yerine getirebilecek. Bu şekilde hizmet alınması işverenin sorumluklarını ortadan kaldırmayacak.
Kamu kurum ve kuruluşlarında çalıştırılmakta olan hekimler, çalışmakta oldukları kurum ve kuruluşların çalıştırdıkları işçilerin iş yeri hekimliği hizmetlerini yürütecek. Bu kurum ve kuruluşların diğer personel için oluşturulmuş olan sağlık birimleri, iş yeri sağlık ve güvenlik birimi olarak da kullanılabilecek.
-MUVAZAALI BİLDİRİME 10 BİN YTL CEZA-
Yaptığı işle ilgili bölge müdürlüklerine bildirimde bulunmayan alt işverene, çalıştırdığı her işçi için 150 YTL, 16 yaşını doldurmamış genç işçiler, çocuklar ve mesleki eğitim almamış kişileri, ağır ve tehlikeli işlerde çalıştıranlara her işçi için 1000 YTL, iş yerini muvazaalı olarak bildiren asıl işveren ile alt işveren veya vekillerine ayrı ayrı 10 bin YTL idari para cezası verilecek.
İş yerinde alınmayan her iş sağlığı ve güvenliği önlemi için işverene 100 YTL ceza verilecek. Önlemlerin alınmaması halinde bu ceza her ay birer defa alınmaya devam edilecek.
Ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılan işçiler ile çalıştırılan 18 yaşından küçükler için doktor raporu almayan işverene, her işçi için 200 YTL ceza verilecek.
İş yerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için gerekli her türlü önlemi almayan, araç ve gereçleri noksansız bulundurmayan işverenlere, işletme belgesi almadan iş yeri açanlara, faaliyeti durdurulan işi izin almadan devam ettiren veya kapatılan iş yerlerini izinsiz açanlara, iş sağlığı ve güvenliği kurullarınca alınan kararları uygulamayanlara 1000'er YTL ceza uygulanacak.
16 yaşını doldurmamış genç işçiler, çocuklar ve mesleki eğitim almamış kişileri ağır ve tehlikeli işlerde çalışanlara işçi başına 1000 YTL ceza verilecek.
Para cezaları, gerekçesi belirtilmek şartıyla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürü tarafından kesilecek.
Özürlü çalıştırma şartına uymayanlar ile izin almadan iş arayanları işe yerleştirenlere uygulanacak ceza, Türkiye İş Kurumu İl Müdürü tarafından verilecek.
-SANAYİ, TİCARET, TARIM VE ORMAN İŞLERİNİN ESASLARI...-
Tasarıda, Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği İş Kanununun 111. maddesi yeniden düzenleniyor. Buna göre, sanayiden, ticaretten, tarım ve orman işlerinden sayılacak işlerin esasları yeniden düzenleniyor.
İş Kanununun uygulanması bakamından; sanayiden sayılacak işlerin esasları şöyle:
''Her türlü madenleri arama ve topraktan çıkarma, taş, kum ve kireç ocakları; ham, yarı ve tam yapılmış maddelerin işlenmesi, temizlenmesi, şeklinin değiştirilmesi, süslenmesi, satış için hazırlanması; her türlü kurma, onarma, sökme, dağıtma ve yıkma; bina yapılması ve onarımı, değiştirilmesi, bozulması, yıkılması ve bunlara yardımcı her türlü sınai yapım; yol, demir yolu, tramvay yolu, liman, kanal, baraj, hava alanı, dalgakıran, tünel, köprü, lağım ve kuyuların yapılması ve onarımı, batıkların çıkarılması ve bataklık kurutma; elektrik ve her çeşit muharrik kuvvetlerin elde edilmesi, değiştirilmesi, taşınması, kurma ve
dağıtma; su ve gaz tesisatı kurma ve işletmesi; telefon, telgraf, telsiz, radyo ve televizyon kurma; gemi ve vapur yapımı, onarımı, değiştirilmesi ve bozup dağıtma; eşyanın istasyon, antrepo, iskele, limanlar ve hava alanlarında yükletilmesi, boşaltılması; basımevleri.''
Ticaretten sayılacak işlerin esasları:
''Ham, yarı ve tam yapılmış her çeşit bitkisel, hayvani veya sınai ürün ve malların alımı ve satımı; bankacılık gibi para tedavülü ile ilgili işlerle, sigortacılık, komisyonculuk, depoculuk, ambarcılık, antrepoculuk; denizlerde çalışan su ürünleri müstahsilleri; karada, göl ve akarsularda insan veya eşya ve hayvan taşıma.''
Tarım ve orman işlerinden sayılacak işlerin esasları: ''Her çeşit meyveli ve meyvesiz bitkiler; çay, pamuk, tütün, elyaflı bitkiler; turunçgiller; pirinç, baklagiller; ağaç, ağaççık, omca, tohum, fide, fidan; sebze ve tarla ürünleri; yem ve süt bitkilerinin yetiştirilmesi, üretimi, ıslahı, araştırılması, bunlarla ilgili her türlü toprak işleri, ekim, dikim, aşı, budama, sulama, gübreleme, hasat, harman, devşirme, temizleme, hazırlama ve ayırma işleri, hastalık ve zararlılarla
mücadele, toprak ıslahı, çayır, mera, toprak ve su korunması; ormanların korunması, planlanması (amenajman), yetiştirilmesi, işletilmesi, sınırlandırılması çalışmaları, bunlara ait alt yapı çalışmaları ile tohum toplama, fidanlık, ağaçlandırma, erozyon kontrolü, etüt proje ve rehabilitasyonu, ormancılık araştırma ile milli park, orman içi dinlenme yerleri ve kent ormanlarının kurulması, bakım ve geliştirilmesi; her türlü iş ve gelir hayvanlarının (arı, ipek böceği ve benzerleri dahil) yetiştirilmesi, üretimi, ıslahı ve bunlarla ilgili bakım, güdüm, terbiye, kırkım, sağım ve ürünlerinin elde edilmesi, toplanması, saklanması ile bu hayvanların hastalık ve asalaklarıyla mücadele; Deniz İş Kanununun hükümleri saklı kalmak kaydıyla, kara ve su avcılığı ve bu
yoldan elde edilen ürünlerin saklanması, taşınması ve üretilmesi.''
Bu esaslar doğrultusunda bir işin uygulanması bakımından sanayi, ticaret, tarım ve orman işlerinden hangisinin kapsamında sayılacağı; Sanayi ve Ticaret, Çevre ve Orman ile Tarım ve Köyişleri bakanlıklarının görüşleri alınarak, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca 6 ay içinde çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenecek.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...