Döviz kredisi kullanarak 3-5 yıla varan yatırım yapanlar, kurda yaşanan hızlı artış üzerine hükümetin kapısını çaldı.
Yatırımcılar, döviz kurundaki artışın tamamının 2016 yılı bilançosuna yığılması durumunda çok büyük zarar yazacaklarını, bu durumda sermayelerin güçlendirilmesi gereğinin ortaya çıkacağını, ilave sermaye konulmadığı takdirde ise bankaların kredilerini geri çağırabileceğini ifade etti.
Yatırımcılar, kur farkının dövizin hareketli olduğu 1990'lı yıllarda uygulandığı gibi, bilançoda bir yıla yığmak yerine birkaç yıla yayılması talebinde bulundu.
Vergi Usul Kanunu'nun 'Yabancı paralar' başlıklı 280. maddesinin bu konuda Maliye Bakanlığı'na yetki verdiği vurgulandı. Maliye, her yılın başında yayımladığı tebliğ ile bir önceki yılın bilançosunda kur farkı belirlenirken uygulanacak kuru ilan ediyor. Maliye genellikle Merkez Bankası'nın yılın son günü ilan ettiği kuru dikkate alıyor.
Ancak, isterse 'döviz alış bedelinin' esas alınmasını kararlaştırabiliyor. Maliye, 1990'lı yıllarda, döviz alış bedeli uygulamasını esas aldı. 2000'li yıllarda döviz kurunun artmak yerine uzun süre düşmesi vergi kaybına yol açtığı için bu uygulamaya son verildi.
Döviz 'alış bedeli' esas alındığında yatırımcılar 2016 yılında ortaya çıkan kur farkını gelecek yılların bilançosuna yayacaklar. Öneri hayata geçerse, 31 Aralık 2015'ten önce başlayan yatırımlar için 1 Ocak 2016 tarihi itibarıyla ilan edilen döviz kurları esas alınacak. 2016 yılı içinde başlanan yatırımlarda ise o tarihteki kur dikkate alınacak.
S Bilişim Danışmanlık şirketi de konuyla ilgili hazırladığı raporunda, bu konuda yapılacak düzenlemenin bütçeye ek bir yük getirmeden reel sektörün rahatlamasını sağlayacağını, reel sektörün bu yıl için 40 milyar dolarlık hassasiyetinin ortadan kalkacağını savundu. Ekonomi yönetiminin, yatırımcılardan gelen talebe olumlu yaklaştığı belirtildi. Yapılacak düzenlemenin hangi şirketleri kapsayacağı konusunda politika oluşturmak üzere Merkez Bankası hangi şirketin ne kadar döviz borcu varsa liste halinde çıkaracak.
Konuyla ilgili bir karar alınırsa, uygulamanın nasıl olacağı, Maliye'nin Vergi Usul Kanunu çerçevesinde yayımlayacağı tebliğle düzenlenecek.
Düzenlemenin daha çok sağlık, enerji, yol gibi kamu altyapı yatırımı yapan şirketler ile petrokimya, rafineri, elektronik, demir çelik sektörü gibi ihracat yapan şirketleri kapsaması üzerinde duruluyor. Ancak, diğer birçok sektörden de kapsama girmek için talepte bulunulduğu öğrenildi. Uygulamanın hangi sektörleri kapsayacağı, Merkez Bankası'nın yapacağı şirket bazında döviz araştırmasının sonunda netleşecek.
Türkiye, Dünya Bankası verilerine göre, 2015'te en fazla kamu-özel sektör yatırımı gerçekleştiren ülke olmuştu. Bu kapsamdaki küresel yatırımlar yerinde sayarken, Türkiye 44.7 milyar dolar ile en fazla yatırım yapılan ülke haline geldi. Türkiye'yi liderliğe 35.6 milyar dolarlık İstanbul 3. havalimanı ve 6.4 milyar dolar ile Gebze-İzmir Otoyolu taşıdı.
Habertürk
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...