DSP lideri Aksakal, "Ülkenin bölünmez bütünlüğüne karşı siyaset yürüten, adına 'bölücü' dediğimiz siyasi kesimin temsilcilerini meclise taşıdıysanız, bunun adı solculuk değil." ifadesini kullandı.
DSP Genel Başkanı Önder Aksakal, 31 Mart'taki yerel seçim sürecine ilişkin yeniakit.com.tr'ye açıklamalarda bulundu.Millet ittifakı'na yönelik eleştirilerde bulunan Aksakal şunları söyledi:
"Muhalefet partileri tarafından eleştiriler sadece iktidara yapılmaz. İktidarın icraatlerina yönelik eleştiriler ayrı, partilerin demokrasiye ve rejimin işleyişine yönelik öngörüleri ya da girişimlerine karşı yapılan muhalefet de ayrıdır.
'TOPLUMA BİR İTTİFAK YAPISI DAYATILDI'
Bakın topluma bir ittifak yapısı dayatıldı. İttifak yapısının içinde asıl anlaşılamayan kısım, birbirleriyle siyaseten aynı istikamette olmayan partilerin bir araya gelmesidir. Halbuki siyaset; ekonomik politikaların ve ülkenin dış politikalarının ortaya konulduğu değerlerdir. Bu değerleri birbirleriyle uyuşmayan partilerin, bir arada olmasını anlamakta güçlük çekiyorum. Yerel seçimler içinde bu ittifakı devam ettirme politikaları ortaya koyuldu.
‘ÖZHASEKİ DİYOR Kİ; 'BEN ÜLKÜCÜYÜM' MANSUR YAVAŞ DA BEN DAHA ÇOK 'ÜLKÜCÜYÜM' DİYOR'
Mesela Ankara'ya bakalım. Ankara'da iki ittifakın adayı var. İttifakların ikisinin de adayı 'ülkücü'. Bu, millete zulüm değil mi? Ben solcuyum ama kendi görüşüme uygun bir adaya oy veremeyeceğim. Hangisini seçersem seçeyim sonuçta bir 'ülkücü' seçeceğim. Sayın Özhaseki diyor ki; 'ben ülkücüyüm' Mansur Yavaş da ben daha çok 'ülkücüyüm' diyor.
'DSP OLARAK POLİTİKALARIMIZI BİLEN VE BUNLARI BENİMSEMİŞ BİR ADAYIMIZI ANKARA SEÇMENİNE SUNACAĞIZ'
CHP gibi bir partiye; devrimci, halkçı ve laikliğe inanmış bir parti diyorsanız, kendi özelliğinizi taşıyan adayları ortaya koyabilirdiniz. Yani Ankara'nın 'sol' seçmenine bir 'ülkücüyü' seçeceksiniz diye dayatmak, demokrasinin dibine kibrit suyu dökmek gibi bir şeydir.
Biz elbette DSP olarak partimizin politikalarını bilen ve bu politikaları benimsemiş bir adayımızı Ankara seçmenine sunacağız."
'CHP SOLU TEMSİL ETMİYOR'
Aksakal CHP'nin 'sol' seçmeni temsil etmediğini de vurguladı:
"DSP, 2023 yolunda devletin ve toplumun yönetilmesinde söz sahibi olacak ve Türkiye siyasetinin belirleyici bir partisi haline gelecektir. CHP solun merkezi olabilmiş bir parti değil. Siz ülkenin bölünmez bütünlüğüne karşı siyaset yürüten, adına 'bölücü' dediğimiz siyasi kesimin temsilcilerini meclise taşıdıysanız, bunun adı 'solculuk' değil. Yurtseverlik değil. Bunun adı Türkiye'ye yararlı olmayan işler yapmak demektir. Hainlik de demek istemiyorum ama doğru bir şey değil.
‘HALKTA ZATEN HİSSEDİLDİĞİ İÇİN CHP, HİÇBİR SEÇİMDE YÜZDE 20'Yİ DOĞRU DÜZGÜN GEÇEMİYOR'
Sayın Deniz Baykal'ın Dışişleri Bakanlığı dışında hiçbir dönemde hükümetlerin yakınında bile yer bulamamış CHP, bu ülkeyi yönetme iddiasında bulunamaz. ‘Devletin sahibi biziz, biz ne dersek doğrudur' deyip kendi seviyelerinin altındaki toplum kesimlerine mesafeli durmaları ya da yukardan bakmaları hadisesi, halkta zaten hissediliyor. Hissedildiği için de CHP, hiçbir seçimde yüzde 20'yi doğru düzgün geçemiyor."
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...