Kentteki alışveriş merkezlerine bir yenisi daha ekleniyor: Forum İstanbul. Multi Turkmall adlı uluslararası şirkete ait Forum İstanbul’un Bayrampaşa’da kurulu olduğu 185 bin metrekarelik arazi, 29 yıl öncesinde Cicoz Çiftliği’ydi. Cicoz Çiftliği’nden Forum İstanbul’a geçiş, Türk usulü ‘gelişmeye’ örnek oluşturacak cinsten:
Arazi 1980’de ‘şehir ve çevre parkı’, 1984’te Gıda Toptancıları Sanayi ve Depolama’ alanı yapıldı. 1986’da bu amaçla kamulaştırıldı ve tapusuna, “Amacı dışında kullanılamaz, üçüncü kişilere devredilemez” yazıldı. Buna rağmen 1989’da ‘imar uygulama planı’ çıkarıldı.
1993’te ‘yürütme durdurulsa’ da çok geçti: Arazide, 1500 kaçak dükkân kurulmuştu. Bari “Kalanı kurtaralım” denilerek, arta kalanın ‘sosyal donatı’ alanı olarak korunmasına karar verildi; fakat o da olmadı. Önce 2003’te Büyükşehir Belediyesi, yapılaşmaya açtı, ardından 2005’te TOKİ, devir şartını kaldırdı. Ve bugün: Forum İstanbul, 16 Kasım’da müşterileriyle buluşuyor.
Park olacaktı!
Arazinin ilk sahiplerin biri, bir dönem Fenerbahçe’nin kulüp başkanlığı yapan Razi Trak’dı. Trak ve altı kişinin hak sahibi olduğu bir dönemin Cicoz çiftliği olarak da bilinen özel araziye ilk olarak, 1980’de ‘şehir ve çevre parkı’ statüsü verildi. Bugün ‘İstanbul Forum’ kimliğini kazanan çiftliğin 30 yıllık yazgısı adım adım şöyle değişti:
1984: 1/500 ölçekli Nâzım İmar Planı ile arazi ‘İstanbul Gıda Toptancıları, İmalat, Sanayi ve Depo Alanı’ hüviyeti kazandı.
1986: Şimdilerde Toplu Konut İdaresi (TOKİ) olan dönemin Arsa Ofisi, kooperatif tarafından ‘imalat sanayi ve depolama alanı’ olarak kullanılması için araziyi kamulaştırdı. Arazinin tapusuna, ‘kamulaştırma amacından başka bir amaca tahsis, üçüncü şahıslara devir ve temlit edilemeyeceği’ şartı konuldu.
1989: Fakat buna rağmen 1/1000 ölçekli ‘İstanbul Gıda Toptancıları İmalat, Sanayi ve Depolama Alanı Mevzii İmar Uygulama Planı’ kabul edildi. Eski sahipleri planı yargıya taşıyınca 1. İdare Mahkemesi’nde iptal istemiyle dava açıldı.
1993: Dava dört yıl sonunda bitti. Mahkeme, kamulaştırılan alana ‘sosyal donatı alanı fonksiyonunun dışında bir fonksiyon verilemeyeceğini’ karara bağladı. Fakat geçen sürede toptancı kooperatifi, yaklaşık 1500 esnaf, alanın üçte birinde ruhsatsız yapı inşa etmiş ve burada yerleşmişti. Yaratılan fiili durum karşısında eski malikler, yapılaşma dışında kalan araziler yine sosyal donatı alanı olarak kullanılacak şekilde kamuya terk edilmesi için 32 milyon TL karşılığında feragathane verdi.
2003: Kamuya terkine karar verilen arazi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 1/5000’lik Revizyon Nâzım İmar Planı ile yapılaşmaya açıldı.
2004: Eski malikler bu kararı da yargıya taşıdı. ‘Yürütmenin durdurulması’ istemiyle 5. İdare Mahkemesi’nde açıldı.
2005: Eski adı Arsa Ofisi olan TOKİ, kooperatifin başvurusu üzerine, kamulaştırma sırasında tapuya konulan, ‘amacı dışında kullanılamayacağı, üçüncü kişilere devredilemeyeceği’ şerhini kaldırdı. Aynı yıl kooperatif, arazinin satışı için MDC Türk Mall İki Emlak ve Yatırım İnşaat Ticaret Anonim Şirketi ile el sıkıştı.
2007: Arazinin mülkiyeti Türk Mall’e geçti.
2008: Eski maliklerin, 2003 yılında 1/5000’lik planı hazırlayarak, ‘sosyal donatı’ olarak korunması gereken araziyi yapılaşmaya açan Büyükşehir Belediyesi aleyhine 2004’te 4. İdare Mahkemesi’nde açtıkları dava Danıştay 6. Dairesi’nde nihai karara bağlandı. Kazanan, İBB oldu.
Varislerin avukatı Burçe Gökçen, süreçte ‘kanunsuzluk’ yaşandığını ileri sürerek, şöyle konuşuyor: “O kadar kanuna aykırılır var ki 1993 tarihli yargı kararında arazinin, şehir ve çevre parkından başka amaca tahsis edilemeyeceği belirtiliyor. Sadece buna baksalar yeterli. Hukuk mücadelesi veriyoruz ve sürekli retlerle uğraşıyoruz. Demek ki karşımızda farklı güçler var. Alınan mahkeme kararlarıyla inşaatların durması gerekiyordu.” Gökçen, halen iki davanın sürdüğünü belirterek, “Temyiz aşaması biter ve süreç biterse müvekkiller AİHM’e dahi gider” dedi.
Arazide şerh yoktu
Multi Turkmall’ın CEO’su Levent Eyüpoğlu ise kanunsuz yapılaşma iddiasının ağır bir itham olduğunu vurgulayarak, şöyle dedi:
“Hukuki sıkıntımız yok. Bu izinleri veren kurumların da sıkıntısı yok. Verdikleri izinlerin kanuni dayanakları var. Araziyi, herhangi bir sorunu olmadan aldık. Hukuki süreçte hata olsa satış olmazdı. İmar sorunu yoktu, üzerinde bir şerh yoktu. Aleyhte bir mahkeme kararı yoktu. Biz iyiniyetli üçüncü şahısız.”
Radikal’in konuyla ilgili 2 Kasım’da sorular yönelttiği İBB, yayın saatine kadar yanıt hakkını kullanmadı.(RADİKAL)