Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun (KESK) Genel Başkan Sami EVREN kamuoyuna yansıyan sicil uygulamasının kaldırılması halinde kamuya yapılacak atamaların adaletsiz olacağını, daha olumsuz yeni bir sistem getirileceğini kaydetti.
KESK Genel Başkan Sami Evren, kamuoyuna yansıyan sicil uygulamasının kaldırılmasına ilişkin Hükümet tasarısı hakkında yazılı bir açıklama yaptı. KESK’ten gelen açıklamada, "Başbakan Yardımcısı ve Hükümet sözcüsü Cemil Çiçek’in açıklamalarından öğrendiğimize göre hükümet yapılacak yeni düzenlemeyle kamu emekçilerinin sicil raporu uygulamasının kaldırmayı; üst düzey görevlere özel sektörden atama yapılmasına olanak sağlamayı ve uzman istihdamındaki, ücret farklılıklarının giderilmesini amaçlamaktadır. Öncelikle kamu görevlilerinin ürettiği hizmetin niteliğini ölçmekten uzak, tamamen sübjektif ölçütler etrafında kurgulanmış mevcut sicil sisteminin kaldırılması olumlu bir gelişmedir. Nitekim konfederasyonumuz uzun zamandan beri memurlara verilen sicil raporlarının kaldırılması gerektiğini, mevcut sicil sisteminin subbjektif olduğunu, emekçilerin verimliliğini ölçmenin amirlerin iki dudağı arasına sıkıştırıldığını söylemektedir. Sistemin bu haliyle sık sık sicil affı ihtiyacı oluşturduğu bilinmektedir" ifadesi yer aldı. Evren, yapılan açıklamada olumsuz ve işlevsiz bir sistemin kaldırılırken yerine daha da olumsuz yeni bir sistem getirileceğinin anlaşıldığını, buna göre kamuda üst düzey yönetsel görevlere özel sektörden yapılacak atamalarla gelecek kadroların kamu görevlilerinin hizmet ve etkinliğini değerlendirmesi adaletsizliği daha da artacağını kaydetti. Evren, "Bu yaklaşım kamunun memurları yerine hükümetin memurlarını geçirmeye çalışan; kaş yapmak isterken göz çıkaran bir yaklaşımdır. Hükümet bu yolla kamu personeli ile ilgili hayata geçirmek istediği performansa dayalı personel rejimin temellerini atmak istemektedir. Mevcut uygulamaların da gösterdiği gibi, bu sistemde kayırmacılık, ayrımcılık ve siyasi yandaşlık uygulamaları hakim olmaktadır" denildi.
-"ÖZEL SEKTÖRDEN ÜST DÜZEY YÖNETİCİ TRANSFERİ, PERSONEL SİSTEMİNİ ÇÖKERTİR"-
Evren açıklamasında, "Özel sektörden "transfer edilecek’ kişilerin kamuda üst düzey yönetici olarak atanması kamu personel sisteminin çökmesine, liyakat ve birikime dayalı yükselme beklentisi içinde olan kamu emekçilerine haksızlık edilmesine neden olacaktır. Bu kişiler tamamen siyasi yandaşlık ilişkisi üzerinden ve kamunun ticari kurum gibi yönetilmesi anlayışına sahip kişilerden oluşacaktır. Bunların şirket yönetir gibi kamuyu yönetmesi kamuda zaten var olan partizanlık ve kayırmacılığı iyice çığrından çıkaracaktır. Hükümet kamu görevlileri arasından kendisine yakın bulduğu kişileri yeterli görmemiş olacak ki, daha fazlasını istemekte ve dolaylı yoldan kamuyu özel sektörden devşirilecek siyasi komiserlere emanet etmek istemektedir" ifadesini kullandı.
-"KAMU ÇALIŞMA DÜZENİNDE CİDDİ BİR REFORMA İHTİYAÇ VAR"-
Açıklama şöyle devam ett:
"Böyle bir reform kuşkusuz öncelikle kamu emekçilerinin farklı statülerle çalıştırılmasının kaldırılması; tüm emekçilerin kadroya alınması; personel açığının giderilmesi; emekçilerin ürettiği hizmetin niteliğinin onların öz örgütlerinin de katıldığı objektif bir süreç tarafından değerlendirilmesi; eşit işe eşit ücret ilkesinin kamuda hâkim kılınması; iş güvencesi gibi temel ilkelere dayandırılması gerekmektedir. Ancak ciddi ve kapsamlı bir reformun ilk adımı ben yaptım oldu anlayışını terk etmekten geçer. Yapılacak düzenlemelerde sürece kamu emekçilerinin ve kamu hizmetlerini alan yurttaşların doğrudan katılımının sağlanması gerekir. Kamu emekçilerinin özlük işleri ile ilgili yapılacak düzenlemelerde konfederasyonların görüşlerinin alınması demokrasinin bir gereğidir. Bu sadece soyut bir ilke olmanın ötesinde bizzat Başbakanlık tarafından yayınlanmış genelgelerde belirtilmiştir. Niyetleri ve yaklaşımı itibariyle doğru bulmadığımız bu hazırlık hemen terk edilmeli ve kamu çalışma düzeninde daha köklü adımlar atmak için kamu emekçileri ve onların örgütlerinin katılımının sağlandığı bir çalışma başlatılmalıdır."