TÜSİAD’dan Tıp Turizmi Önerisi 

TÜSİAD’ın "Tıp Turizmi" başlıklı çalışmasında, Türkiye’nin 2008’de geleneksel turizmden elde ettiği 21.9 milyar dolarlık gelirin sadece tıp turizmi ile yakalamanın mümkün olduğu bildirildi.
TÜSİAD’ın küresel tıp turizmini ve bu sektörde Türkiye’nin potansiyelinin araştırıldığı, "Türkiye İçin Yeni Bir Fırsat Penceresi: Tıp Turizmi" başlıkla çalışmasına göre, Türkiye’ye gelen bir tıp turistinin ortalama 8 bin dolar harcama yaptığı, bu perspektifte değerlendirildiğinde, bir yabancı hastanın bugün Türkiye’ye gelen herhangi bir turistten en az 12 kat daha fazla harcadığına dikkat çekildi. Bu farka, tedavi dışındaki konaklama, ulaşım ve refakatçi masraflarının hariç olduğu belirtilen çalışmada, "Buna göre Türkiye, 2 milyon 750 bin yabancı hastaya sağlık hizmeti sunarak, 2008’de 21.9 milyar dolar geleneksel turistten elde ettiği toplam geliri tıp turizminden elde etme imkanı bulabilir" değerlendirmesinde bulunuldu.

-TIBBİ MÜDAHALELERE EN AZ 3 BİN 500 DOLAR HARCANIYOR-

Çalışmada, Türkiye’de 2008’de turist başına 708 dolar elde edildiği, 2023’de bin 350 dolar yükseltilmesinin öngörüldüğü belirtildi. Oysa, tıbbi tedavi ve ameliyat amacı ile gelen herhangi bir hastanın, seyahat ve hastane dışı masrafları hariç tutulduğunda, sadece tıbbi müdehaleler için 3 bin 500 ile 35 bin dolar arasında bir hacama yapmasının söz konusu olduğuna işaret edildi. Türkiye’ye böbrek transplantasyonu için gelen bir hastanın tedavisinde ise bu rakamın 100 bin dolara kadar çıkabildiği bilgisine yer verildi.
TÜSİAD Tıp Turizmi At Çalışma Grubu Başkanı Meri Bahar’ın açıkladığı çalışmaya göre, Türkiye’nin geçen yıl elde ettiği 21.911 milyar dolarlık turizm gelirin yüzde 36’sını, bu yıl sağlık turizminden karşılanmasının hedeflendiğini açıkladı. Türkiye’ye her yıl 30-40 bin arasında sağlık turisti geldiği bilgisini veren Meri Bahar, "Tıp Turizmi’nde hedef, 2020’de 1 milyon yabancı hasta ve 8 milyar dolar gelir elde etmek" dedi.

-KALP VE KANSER HASTALIĞI TEDAVİSİ TÜRKİYE’DE ÖNE ÇIKIYOR-

Tıp turizminde dünyada 60 milyar dolarlık bir pazara sahip olduğuna dikkat çeken Bahar, 2010’da tıp turizmi gelirlerinin ise 100 milyar dolara çıkmasının beklendiğini söyledi. Dünyanın tıp turizminde önde gelen ülkesinin Singapur olduğuna dikkat çeken Bahar, "2006’da Singapur’da 410 bin yabancı hasta ve 90 bin refakatçi kabul edildi. Bu rakamı şimdi yüzde 28 artırarak, 2012’de 1 milyon hastaya ulaşmayı hedefliyor" dedi. Türkiye de ise tıp turizminin gelişmesi için kamu, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının birlikte çalışmasının şart olduğuna vurgu yapan Meri Bahar, "TÜSİAD, TÜRSAB, TİM, Sağlık Bakanlığı, Turizm Bakanlığı bu konuda bir araya gelerek, ellerinden geleni yapmalı. Turizm Teşvik Kanunu’na, Tıp turizmi ve termal turizm ayrı ayrı tanımlanarak girmeli. Tıp turizminin döviz kazandırıcı rolü nedeni ile yapılan hizmet sırasında kullanılan malzemeler için KDV iadesi mekanizması kullanılarak, hizmetler vergiden muaf faaliyetler olar kabul edilmeli. Yabancı dil bilen sağlık çalışanlarının yetiştirilmesine öncelik verilmeli" dedi. Bahar, Türkiye’de tıp turizminde kanser, kalp hastalıkları, estetik ve ortopedinin öne çıktığına değinerek, "Türkiye, maliyet avantajları, ileri teknoloji ve sağlıkta yapılan tıbbi operasyonların çok başarılı olması vize kolaylığı gibi avantajlarıyla dünyada tıp turizminde öne çıkma potansiyeli yüksek olan bir ülke" dedi.

-TIP TURİZMİNDEN 2012’DE 100 MİYAR DOLAR CİRO BEKLENİYOR-

TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Erdal Karamercan, "Türkiye İçin Yeni Bir Fırsat Penceresi: Tıp Turizmi Görüş Belgesi"nin açıklandığı basın toplantısında yaptığı konuşmada, sağlık sektörünün bir boyutunu, daha ucuz ve kaliteli tıbbi tedavi hizmeti almak için ülkeler arası yapılan seyahatin oluşturduğunu söyledi. Karamercan, "Kısa ifadesiyle "Tıp Turizmi"nin küresel olarak 2006 yılı cirosu 60 milyar dolar civarındadır. Bu rakamın 2012’de 100 milyar dolara çıkması beklenmektedir" dedi. Özellikle Singapur, Hindistan, Taylan gibi birçok ülkede, özel ve kamu sektörünün ortak hareket ederek, ülkelerini tıp turizminde önemli destinasyonlardan biri haline getirmeyi başardığına dikkat çeken Karamercan, "Ülkemizde sağlık sektörünün hızla geliştiği bu dönemde, Türkiye’nin uluslar arası tıp turizminin güçlü alternatiflerinden biri haline gelmesi gerekiyor" dedi. Bu amaçla sektörün dinamiklerinin iyi tespit edilmesi ve ortak bir misyonun belirlenmesi gerektiğini vurgulayan Karamercan, "Kamu, özel sektör ve sivil toplum kuruluşları bu amaca yönelik olarak gerçekçi bir stratejiyi ve eylem planını hazırlayıp, uygulamalıdır. Böylece, ileri teknoloji, nitelikli sağlık hizmeti, uygun fiyatlama, insan gücü kalitesi, ulaşım kolaylığı gibi güçlü yönlerimizi rekabet avantajına dönüştüren bir program hayata geçirilebilir" diye konuştu.