Geçenlerde çok ilginç bir araştırma yayınlandı. New World Wealth adlı bir kuruluş Türkiye’den son 3 yılda 13 bin dolar milyonerinin parasını başka ülkelere aktardığını tespit etti. Buna göre 2015’de 1000, 2016’da 6000, 2017’de yine 6000 kişi en az 1 milyon dolar veya üzerindeki parasını yurt dışına transfer etmiş. Bu araştırmaya göre Çin ve Hindistan’dan kaçan dolar milyoneri, sayı olarak bizden öndeymiş ama nüfus ve milyoner sayısı ile kıyaslayınca Türkiye dünya birincisi imiş.
Sizce, parası olanlar neden paraları ile yurt dışına kaçıyorlar veya paralarının bir kısmını yurt dışına çıkarıyorlar?
Sizin 1 milyar dolarınız olsa Türkiye’de hangi yatırımı yaparsınız?
Sizin milyar değil birkaç milyon dolarınız olsa Milyon ve üstü paranızın bir kısmını yurt dışına çıkarmaz mısınız?
Yukarıda ki sorularıma samimi cevaplar verdiyseniz bir soru daha sorayım.
Sizce Türk ekonomisine aspirin tedavisinin faydası olur mu?
Ekonomiden çok iyi anlamayabilirsiniz belki ama genel kültürünüzle az-çok Türkiye ekonomisinin sorunları ve çözümleri konusunda bilginiz vardır. Sizce Türkiye ekonomisinin sorunları aspirin tedavi mi gerektiriyor yoksa ameliyatta dahil bir dizi uzun ve derinlikli tedavi mi?
Ben size biraz yardımcı olayım.
Türk ekonomisinin 3 hastalığı, 1-Üretememek, 2-Yüksek teknolojili, inovasyona dayalı üretememek, 3-Güven duyulmamasıdır. Genel olarak potansiyelimiz olduğu halde cevizden, konfeksiyona dışarıdan ithalat yapıyoruz. Cep telefonu, elektronik gibi inovasyona dayalı high-tech cihazları üretemiyoruz. Son olarak ta devlet, hukuk ve yargı sistemimize yatırımcı tarafından güven duyulmuyor, doğrudan yatırım yapılmıyor veya yatırım hazine garantisi almadan gelmiyor.
Durum bu iken TBMM’ne Hükümetten 2 torba kanun geldi. İkisi de ağırlıklı olarak gerekçelerine göre yatırımları artırmayı amaçlıyor. Biri Plan ve Bütçe Komisyonu’ndan çıktı, bu hafta Genel Kurul’da görüşülecek, diğeri henüz Plan ve Bütçe Komisyonu’nda. Her ikisinin amacı da ağırlıklı olarak dediğim gibi ekonomide canlılık sağlamak ve yatırımları artırmak. Ancak, aspirin tedbirler. Yatırımcıya güven vermek, paranın yurt dışına kaçışını önlemek, üretimi artırmaya yönelik dişe dokunur tedbir yok. Muhalefetin karşı çıkacağı fazla madde de yok. Hepsi yatırımcı açısından olumlu maddeler. Hatta hesap doğru yapılmış ise hükümete göre her iki tasarı 20 milyar civarında vergiden vaz geçmeyi gerektiriyor. Ancak, Türkiye’de kimse vergiyi az ödeyeceğim diye yatırım yapar mı? Zaten beyana dayanan vergi vermiyoruz ki. Geçen yıl 112 milyar gelir vergisi toplanmış bunun 5 milyarı beyana dayanıyor, yani müteahhit ve kuyumcu gibilerin ödediği, gerisi tevkifata dayalı yani ücretlilerin ödediği. Ücretlilerin çoğu da kamuda çalıştığı için kamudan yapılan tevkifat…
Bunları anlattığımız ekonomi ile ilgili bakanlar maalesef ya kulak tıkıyor ya da işi polemiğe döküyorlar. Özellikle güven eksikliğinin Erdoğan’ın uygulamalarından kaynaklandığını, hukukun ve yargının adil çalışmadığını anlattığımızda işi tamamen siyasi polemiğe çeviriyorlar. Verdikleri zararın farkında bile değiller.
Uzatmayayım. Türkiye, ekonomide patinaj yapıyor. Bizden ve küresel ekonomiden kaynaklı sorun çok fazla. Ekonomik güvenliğimiz çok riskli bir boyuta geçti. Hükümet panikte ve çözüm üretemiyor.
İnşallah şu, Erdoğan yüzünden yeterince planlamadan girdiğimiz Afrin Harekatı çok uzamaz, moralimiz gibi ekonomik güvenliğimizi de tehlikeye sokmaz…
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...