Her şey bizim yayın yönetiminin başının altından çıkıyor: 24 saatlik miadını kimse farkına varmadan sessiz sedasız dolduracak dünkü yazımı, fotoğraflarla allayıp pullayıp birinci sayfaya taşıyınca, olan bir bana bir de sizlere oldu.
Oda kapımın önüne bir güvenlik görevlisi dikip izin günümde bana bu yazıyı yazdıran yayın yönetimi; daha hoş başka uğraşlarda harcayacağınız on dakikanızı bu yazıyı okumaya ayırmanız da yine onlar yüzünden...
Efendim, Doğan Medya Grubu'nun patronu Aydın Doğan'ın itirazı var; itirazını gazetemizin yayın yönetmeni Yusuf Ziya Cömert'e bir mektupla iletmiş. Mektubu neden bana değil de ona gönderdiğini okuyunca anlıyorsunuz.
Aydın Bey kendisiyle Cem Uzan'ın karşılaştırılmasına, resminin Cem Uzan'la yan yana bir mizanpajla sayfaya konulmasına itiraz ediyor. İtirazında bence haklı da…
İtirazlarını üç madde altında sıralamış Aydın Bey; ben de tek bir sözcüğüne bile dokunmadan o maddeleri sizlere iletmek istiyorum:
1. Uzan ailesinin başına gelenler, sahibi bulundukları bankaların, o günkü tabiriyle 'hortumlanmasından' kaynaklanmıştır. Yani bankanın sahipleri, vatandaştan topladığı paranın üzerine oturmuş, tabiri caizse vatandaşı dolandırmıştır. O günlerde ben de Dışbank'ın sahibiydim. Benim bankam, halktan topladığı paraların üzerine mi yattı, Dışbank'ta parası batmış tek vatandaş, tek şirket var mı?
2. Uzan'lar devletin bütün kurumlarını hiçe saydılar. Mesela Rekabet Kurulu elemanları o dönemde bizim binalarımıza gelip bütün odalarımızda araştırmalarını yaparken, aynı yetkililer, Uzan'ların binalarının kapılarından içeri sokulmadılar, hatta güvenlik görevlilerince kovuldular.
3. Uzan'lar ellerindeki yayın organlarını toplumun her kesimine, siyasetçilere, iş adamlarına, sivil toplum kuruluşlarına karşı insafsızca kullandılar, terör estirdiler ve buna rağmen hiçbir mali denetim baskısı ile karşılaşmadılar. Oysa bizde ise hiçbir iktisadi faaliyet olmadan sadece şirketlerimizin kendi aralarındaki bölünmeden (tamamen kanuna uygun) kaynaklanan bir iş iken sonucu insafsız bir rapor yazılmıştır.
Her insaflı insan iki grup arasında bu alanlarda bir benzerlikten elbette söz edemez. Nitekim ben de yazılarımda "Uzanlar şunu yapmıştı, Doğan Grubu da şimdi aynısını yapıyor, onun başına gelen bunun da başına gelir" türü bir yakıştırmada bulunmadım.
Benim dediğim şu: Cem Uzan devletin kendisine yönelik girişimi başladığında, etrafındakilerin yönlendirmesiyle, siyasileri sorumlu tutan bir tavır sergiledi; yanındakiler, "Yargıdan döner" dediler, "Askerler izin vermez" dediler ve patronlarını kazanamayacağı bir savaşa sürüklediler. Şimdi de Aydın Doğan'a aynı akıllar veriliyormuş gibime geliyor.
Taha Kıvanç'ın yazısının devamı için TIKLAYIN...
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...