Haşim Kılıç, Milliyet gazetesi Ankara Temsilcisi Fikret Bila'nın sorularını yanıtladı, "Bu tür çabalar dava konusuyla kararlarımızla ilgili iddialar, hakimin vicdanına yapılan saldırıdır" dedi.
Kılıç, "Amaç, hakimin vicdanına girerek onun belki vicdani olarak onaylamadığı bir yönde karar vermesini sağlamaktır" diye konuştu.
Haşim Kılıç, Anayasa'ya göre hiçkimsenin mahkemelere emir ve talimat veremeyeceğini, telkin ve tavsiyede de bulunamayacağını hatırlattı: "Anayasa Mahkemesi de, üyelerinin vicdanları da bunlara kapalıdır."
Fikret Bila'nın köşesine taşıdığı açıklamalar:
"Kılıç: Hâkimin vicdanına saldırılıyor
Anayasa Mahkemesi’nin 367 kararıyla ilgili tartışmalara, kararın baskı altında verildiğini iddia eden haber ve yorumlara Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç nasıl bakıyor? Kılıç’a dünkü görüşmemizde bu soruyu yönelttim. Yanıtı şu oldu:
“Vicdana saldırı”
“Bu tür çabalar, dava konusuyla, kararlarımızla ilgili iddialar, yorumlar, aslında hâkimin vicdanına yapılan saldırıdır. Amaç hâkimin vicdanına girerek, onun belki vicdani olarak onaylamadığı bir yönde karar vermesini sağlamaya dönüktür. Aslında Anayasa’nın 138. maddesi açıktır.
Buna göre hiç kimse, hiçbir organ mahkemelere emir ve talimat veremeyeceği gibi telkin ve tavsiyede de bulunamaz. Bu kadar açık bir hüküm. Bu hükme rağmen gösterilen çabalar hâkimin vicdanını etkilemeye dönüktür. Ancak Anayasa Mahkemesi de, üyelerinin vicdanları da bunlara kapalıdır."
Anayasa Mahkemesi’nin 367 kararını verdiği süreçte yaşananlar, dönemin Başkanı Tuğcu’nun yaptığı açıklama, davalarda oyların dağılımı Haşim Kılıç’ın değerlendirmesiyle örtüşüyor.
Tuğcu’nun açıklaması
Baskı altına alındığı iddia edilen dönemin Anayasa Mahkemesi Başkanı Tülay Tuğcu, tam aksi yönde oy kullanmıştı. Anayasa Mahkemesi’nin 367 konusundaki başvuruyu esastan görüşmeye yetkili olmadığını savunmuş ve gerekçesini de karşı oy yazısında dile getirmişti.
Ayrıca Tuğcu, Anayasa Mahkemesi heyetinin kararıyla bir açıklama yaparak, isim zikretmeden Başbakan Erdoğan’ın davaya ilişkin olarak sarf ettiği “demokrasiye sıkılmış kurşun” sözleriyle, CHP lideri Baykal’ın, “367 kararı çıkmazsa iç çatışma olur” anlamındaki sözlerini sert bir dille eleştirmişti.
Kılıç’ın tepkisi
Keza 367 kararında, dönemin Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili olan Haşim Kılıç da karşı oy kullanmış ve karşı oy yazısında tepkisini yazmıştı. Böylece tepkisi Resmi Gazete’de de yayımlanan Kılıç, isim vermeden hem CHP lideri Baykal’a hem de 27 Nisan bildirisine eleştirel bir gönderme yapmıştı. Kılıç’ın karara giren ve Resmi Gazete’de yayımlanan ifadeleri şöyleydi:
“Anayasa’nın öngördüğü sorumluluğu, en sade vatandaştan makamı ve rütbesi ne olursa olsun herkesin gereğini yerine getirme zorunluluğu vardır. Ne yazık ki, bu zorunluluğa rağmen karar öncesi kişi, kurum ve mercilerin mahkemeyi etkilemeye dönük söylem ve davranışlarını onaylamak mümkün değildir. Mahkemenin kendi istekleri yolunda karar vermemesi halinde ülkenin bir iç çatışmaya sürükleneceği biçimindeki ifadeler yargıcın vicdani kanaatinin oluşmasını doğrudan hedef alan bir eylem biçimidir.”
CHP’nin 367’yle ilgili başvurusunun esasa geçilmeden reddedilmesi gerektiği yönünde oy kullananlar, Başkan Tülay Tuğcu, Başkan Vekili Haşim Kılıç ve üyeler Sacit Adalı ve Fulya Kantarcıoğlu’ydu.
Mahkeme Başkanı’nın heyet kararıyla kamuoyuna açıklama yaptığı, Başkan Vekili’nin Resmi Gazete’de yayımlanacak karşı oy yazısında tepkisini kayda geçirdiği düşünülürse, baskıyla karar vermiş bir mahkemeden söz etmek zordur.
Askeri üyenin oyu
Anayasa Mahkemesi üyelerinin parti liderleri veya komutanların baskısıyla oy kullandıkları savını geçersiz kılan bir başka oy dağılımı da AKP hakkında açılan kapatma davasında görüldü.
Yargıtay Başsavcısı’nın iddianamesinin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül yönünden reddedilmesi gerektiği biçiminde oy kullananlar arasında eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Yener Karahanoğlu’nun “Aynı üniformayı taşımışız, arkadaşım, zaman zaman görüşürüz” dediği üye Serdar Özgüldür de vardı.
Özgüldür, Başkan Haşim Kılıç, üyeler Sacit Adalı ve Serruh Kaleli ile birlikte Gül’ün bu iddianamede yer almaması yönünde oy kullandı.
Diğer taraftan AKP hakkındaki davanın diğer iddialar yönünden kabulüne ise oybirliğiyle karar verildi. Başka bir ifadeyle 367 kararına hem usulden hem esastan karşı oy kullanan Başkan Haşim Kılıç ve diğer karşı oy sahipleri, AKP iddianamesinin diğer bölümlerini oybirliğiyle kabul ettiler.
Bu oy dağılımları, Anayasa Mahkemesi üyelerinin her davada ve davaya konu her iddiayla ilgili farklı kararlar verdiklerini gösteriyor.
Milliyet
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
|
|||||
|
Bunlar da ilginizi çekebilir...