Suriye Ulusal Konseyi Sözcüsü Abdullah Türkmeni, Suriyeli muhaliflerin nasıl bir araya geldiklerini, kadınların, gençlerin ve internetin devrim sürecindeki rolünü anlattı. Türkmeni, Suriye’de 40 yıllık korkunç bir rejimin hüküm sürdüğünü söyledi. 2005’teki Şam Baharı ve Deklarasyonu’na dikkat çeken Türkmeni, rejime yönelik birtakım hareketlerin zaten olduğuna işaret eterek, “Bağımsız, demokrat gruplar olarak vardık ve Suriye’nin içerisindeydik. Aynı zalim tarafından mazlum durumdaydık. Arap Baharı’nın da etkisiyle bir araya gelip bir güç oluşturmamız çok da zor olmadı. Zaten bir alt yapı vardı” dedi.
KARARLARIMIZI BAĞIMSIZ ALDIK
Bütün baskılara rağmen bu güçlerin yeni bir ruhla ortaya çıktığını aktaran Türkmeni, “Arap Baharı’nın bize de geleceğini hissettik. Bizi de etkileyecekti, bunun bir parçası olacaktık. Dünyanın içinde yaşıyoruz tabii ki. Dünyada dostlarımız vardı ve hâlâ da var. Ama rejim karşıtı aldığımız kararları bağımsız aldık. Suriye’nin dostları olabilir amabağımsız karar vererek rejime karşı halkın yanındayız. Rejim karşıtı bu güç özgürlük rüzgarıyla yeni ruh bilinciyle ayağa kalktı” diye konuştu.
İLETİŞİMİ İNTERNET SAĞLADI
Muhalifler arasındaki iletişimde Arap Baharı’nın yaşandığı diğer ülkeler gibi internetin rolüne değinen Türkmeni, “Tabii ki aramızda ciddi bir koordinasyon var. Şehirler arası yerel koordinasyon gücümüz var. Bunların üstünde de bir heyet var.Hama, Halep network üstünde bütün iletişimi sağlayan bir örgütlü güç var. Ayrıca Skype’nin bu devrimde yadsınamaz bir etkisi var. Çünkü muhalifler internet üzerinden birbiriyle iletişime geçiyor ve bu şekilde koordineyi sağlıyor” şeklinde konuştu.
KİMSENİN ÇİFTLİĞİ OLMAYACAK
Suriye Ulusal Meclisi’nin halkın şeri temsilcisi olduğunu kaydeden Türkmeni, “Yeni Suriye’de düşünceyi ifade etme olacak. İnsan hakları ihlalleri, yolsuzluk kabul edilmeyecek. Artık Suriye kimsenin çiftliği değil ki yıllardır böyleydi. Ayrımcılık, zulüm ve baskı ülkesi değil her Suriyeli’nin özgür vatanı olacaktır. Çoğunluk ve azınlık değil vatandaşlık ve eşitlik olacaktır. Mezhep kavim taife veya bölgeyi esas almayacaktır. Kürtler Asuriler ,Türkmenler yıllardır mahrum kaldığı haklarını alacak. Güçler ayrımı olacak ve kesinlikle hüküm halkın elinde olacak. Yönetimi elinde tutanlar sandıkla belirlenecek. Bağımsız hukukun önünde herkes eşit olacak” ifadelerini kullandı.
Özgür Suriye’de bir olacağız
PKK’nın Suriye’deki rolü ile ilgili ise Türkmeni şunları kaydetti: “Türkiye’ye düşman olan PKK doğal olarak Baas rejiminin dostu oldu. Yani düşmanımın düşmanı dostumdur düsturuyla hareket eden bir PKK var. Ancak biz Kürtler’i hiçbir şekilde ayırmıyoruz. Ayrı bir ülke veya federasyon gibi bir düşünce içerisinde asla değiliz. Özgür Suriye tek ve merkezi bir yapıya sahip olacak. Kürt, Arap tüm etnik köken ve mezhepler bir arada demokratik bir ülkede yaşayacağız.”
Bayrağımızı kadınlar dikti
Suriye devriminde kadınlar ve gençlerin rolünün yadsınamaz olduğunu vurgulayan Türkmeni, “Kadınlar ve gençler olmadan bu devrim eksik kalırdı. Bayraklarımızı, gösterilerde kullanılan afişleri kadınlarımız dikti. Şehit olan kardeşlerimizin kefenini dahi kadınlarımız dikti” dedi. Türkmeni şöyle devam etti:
YARIM KALIRDIK
“Rejime karşı duran askerlerimizin ekmeğini ve yemeğini pişirdiler. Başka bir şehre dahi ekmek yapıp gönderdi kadınlarımız. Her koordinasyonda da kadınlar vardır. Devrimin gerisinde olan kadınların ruhu olmasa eksik kalırdık. İnterneti aktif şekilde kullanan gençlerimiz meydanları bu sayede doldurmayı başardı. Devrime katılan gençler diplomatik ilişki kurarak dünya desteği için bize yetki verdiler. Sokaktan Suriye Ulusal Meclisi’ni temsilci seçtiler.
75 noktada protesto vardı
Bursa’da Genç Siviller ve Nahda Network işbirliği ile ‘Suriye’ başlıklı toplantı yapıldı. Suriyeli genç devrimcilerin, yanı sıra birçok siyasetçi, gazeteci ve Ortadoğu uzmanının katıldığı toplantıda konuşan Abdullah Türkmeni, devrimin Esed rejimi gidene kadar süreceğini söyledi. Genç öncülerin oluştuğunu, ekibin her geçen gün deneyim kazandığını belirten Türkmeni şunları söyledi: Suriye’nin bu uzun gecesinin kolay açılmayacağını biliyoruz. Dün gece protesto 75 noktadaydı. Devrim gençliği sabırlı ve temkinli. Rejimin mezhep çatışmalarına götürmeye çalışmasına rağmen devrimci gençler bundan uzak duruyor. Bu ordunun askerleri kendi halkına kurşun atmayı reddeden insanlardan oluşuyor.” Nahda Network Sözcüsü Ceren Kenar da “Suriye ile ilişkileri geliştirmek istiyorsak Arap sokağının sesini takip etmek zorundayız” dedi. Dış politikanın sadece çıkar değil ahlak ve vicdan üzerine de kurulu olduğuna dikkat çeken Kenar, “Tutsak düşen 2 Türk gazeteciden haber alınamıyorsa bir Suriyeli’nin neler yaşadığını düşünemiyoruz bile” diye konuştu.
Kaynak: Serbest ÖZDEN/ BUGÜN