Lotus ayağın ne olduğunu duymuş muydunuz? lotus ayak, güzel Çinli kadınların, güzel ayaklarını, mini mini daha da mini hatta insanda olmayacak kadar mini göstermek suretiyle, neredeyse ikiye katlanması olayına nedir.
Acı içinde geçen yıllardan sonra ayak o şekli alır ve artık minik ayaklar vardır ortada.
Aslında ayak mini falan değildir.
Takunyaların altındaki ayaklar, sakattır!
Ürkütücü değil mi?
Deli mi bunlar ne?
Ben asla yapmam!
Öyle saçma şey mi olur?
Daha neler dediğinizi duyar gibiyim hanımlar.
Haklısınız da asla akla sığan bir hareket değil. Sonucu güzellik de değil ya o da ayrı bir zavallılık.
Tüm insanlığımızın ama illa ki en çok kadınlarımızın derdi olmuştur güzellik.
Öyle bir dert ki bize verilen yetmez, üstüne koymak, zamana uyarlamak, beğendiklerimize de beğendirmek muhakkaktır.
Onlar bizi beğene dursun, biz bir o yana bir bu yana salınırken düşüveririz ya zaten konumuz da bu.
Güzellik başa bela. Ama güzel olmaya çalışmak intihar!
Evet, estetikten bahsediyorum. Bitmeyen dokunuşlardan her gün artan hacimlerden bahsediyorum.
Doğduğumuz an yükleniyor bu güzellik misyonu.
Ay parçası gibi değilsen yandın gitti! Seni “kara kız, tekne kazıntısı , “çirkin ama büyüyünce güzel olur” der der dururlar.
Mesaj belli büyüyünce güzel olacaksın. Güzelsen de güzel kalacaksın. Bebekler gibi…
O içgüdüyle büyüdün, genç kız oldun, o güdü ile büyütülmemişsen bile toplumsal dürtüler dürtmeye başlar zaten.
Ve sende düşünmeye…
Saçım kısa mı olsun uzun mu?
Boyum yeterince uzun mu?
Göğüslerim bir çıksa ah bir çıksa, derken...
Büyüyünce başlarsın şişirmeye. Büyük dudaklar göğüslerden geri kalacak değil. Önce dudağa dolgu, sonra kaşa kıl tekniği, çeneye sivrilik derken işler büyümeye başlar.
Göğüsler de, popo da tabii.
Belim kalın diye korkmazsın artık. Bölgesel aldırdın mı yağlarını incecik belli, dolgun kalçalı, mini burunlu öyle ya bazı yerler de küçülecek.
Çin’deki kadın bir deli değil mi?
Peki, tüm dünyayı eline almış bu düzene ne demeli?
HAYIR DEMELİ!
Yapılan bir araştırmaya göre en çok güzel kadınlar aldatılıyormuş.
En mutsuz kadınlar, güzel olanlarmış
Bu listeye hiç devam etmeden şunu belirteyim, güzellik kıstaslara değil ruhlara dayanır.
Yani yanlış yeri süslüyorsunuz.
Güzel yüz diye bir şey yoktur, güzel bir gülümseme vardır. Gibi gibi..
Hal böyleyken biz bizi güzel bekleyenleri mutlu, güzel edenleri zengin ederken, önce çılgınca acı çekerek beden sağlığımızdan, sonrasında en güzel olduğumuzu zannederek de akıl sağlığımızdan ederler.
Geriye bir sürü zaman alan güzellik rutinleri oluşturmuş, yalnız kadınlar kalır. Erkekler çekilir de bir kenara, siz diğer kadınlarla yarışır halde bulursunuz kendinizi.
Çünkü bu bir yarıştır!
Hele sosyal medya kullanırken kullandığımız çeşit .eşit filtreler öyle bir algı yaratır ki evinizdeki aynaya bakarken “bu da ne?” dersiniz.
Kendi bedenine, kendi yüzüne kendine yabancılaşmış bir kadın ordusu var.
Takma saçlar,
Takma tırnaklar,
Takma poposu olan iç çamaşırlarıyla öz vücudunu kamufle eden.
Bir kadın ordusu var, doğallığın sonunu getiren.
Saçlarımı kestirdim bir ay önce. Neredeyse herkesten olumsuz tepki aldım. “uzun saçlara kıyılır mı?, çok yakışıyordu, çok güzel duruyordu” vs vs.
Oysa ben kullanamıyordum artık, arkasında da bir düğüm oluşmuştu ve kısa saçla ruhumdaki bene daha yakındım. Hiç acımadım kestirdim! Evet, neredeyse yarım metre saçımı hiç tereddüt bile etmeden kesiverdim .
Kesin saçlarınızı hanımlar! Kısa seviyorsanız kısacık kesin ve rahatça sallayın onları. Mini buklelerinizi sevin sadece siz sevin.
Dümdüz bir ayakkabıyla yürüyün yollarda rahat rahat yolu hissederek, sekmeden, düşmeden.
Geniş kanatlı burnunuzla dolu dolu nefes alın, havamız daha fazla kirlenmeden.
Göğüslerim dik dursun diye daracık sütyenler giymekten kaçının, bırakın kan damarlarınızda rahatça aksın.
Kimse için saçınızı sarı yapmayın, beyazlarınızla tanışın.
Sevmediğiniz hiçbir şeyi üzerinizde tutmayın. Sağlınızla keyfi dokunuşlar için oynamayın.
Nasıl mutluysanız, nasıl rahatsanız ve nasıl sağlıklı kalacaksanız öyle yaşayın.
En seksi kadınlar doldun dudaklı olanlar değil, tatlı sözlü olanlardır.
Ve unutmayın ;
Hiçbir zaman güzellik en iyi olmamıştır. Her zaman son sözü karakter söyler.
ZAHİDE GULİYEVA