'Maden faciası' açıklaması! 

Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, Siirt'in Şirvan ilçesindeki maden faciasıyla ilgili yürütülen çalışmalar konusunda, "Oradaki son bedene ulaşıncaya kadar bu çalışmalar devam edecek." dedi.

Maden faciasının yaşandığı bölgede incelemelerde bulunan Kaynak, Siirt Valisi Mustafa Tutulmaz, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yasin Aktay ve AFAD Başkan Vekili Mehmet Halis Bilden ile birlikte AFAD Kriz Merkezi'nde basın toplantısı düzenledi.

Olayın meydana geldiği 17 Kasım gecesinden itibaren bölgede arama kurtarma çalışmalarının yürütüldüğünü anımsatan Kaynak, çalışmaların aralıksız sürdüğünü söyledi. Olayın bildirilmesiyle AFAD Başkanlığının kriz merkezi oluşturduğunu ve ihtiyaç duyulan tüm ekipleri harekete geçirdiklerini belirten Kaynak, şunları kaydetti:

"Şu ana kadar 7 kardeşimizin maalesef cansız bedenine ulaşıldı. Halen göçük altında 9 kardeşimiz bulunuyor. Çalışmalar o günden beri 24 saat esasına göre devam ediyor. Bu çalışmalara zemin oluşturmak üzere Enerji Bakanlığımız, MTA, TKİ, DSİ Genel Müdürlüğümüz gibi arazi şartlarında her biri ayrı alanda uzman kuruluşlarımız, ekiplerimiz Enerji Bakanlığı Müsteşar Yardımcımızın nezaretinde arazideki arama kurtarma iş planını oluşturdular. AFAD, Kızılay, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımız, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımız olay olduğu günden beri AK Parti Genel Başkan Yardımcımız Yasin Aktay 24 saat esasına göre çalışmaları takip edip eksik kalan hususları yerine getiriyorlar."

"Bugün itibariyle yaklaşık bin 300 kodundan bin 600 kodu aralığında, çok kısa görünüyor ama çok kısa mesafede 300 metrelik bir rakım mesafesini düşünürseniz rakımın ne kadar dik ve oluşan kütlenin de ne kadar fazla olduğu anlaşılabilecektir." diyen Kaynak, yaklaşık 400 bin metreküplük bir kütle tahmin ettiklerini anlattı.

Çalışmaları yaparken yeni kazalara sebebiyet vermemeleri gerektiğini vurgulayan Kaynak, şöyle devam etti:

"Çalışma yaparken yukarıda serbest hale gelmiş toprakların yeni bir göçük oluşturmaması ya da iş makinelerinin çalışmalarından sonra bir başka göçük olmaması için bir kısım teknik tedbirler gerekiyor. Bu teknik tedbirler çerçevesinde, arazide 24 saat esasına göre çalışma yapılıyor. Umarız bu çalışmalar çok kısa sürede tamamlanır ve yine umuyoruz ki kardeşlerimize canlı ulaşalım ama hiç olmazsa cansız bedenlerine ulaşarak ailelerine teslim edip onların acılarını hafifletmek bizim görevimiz."

Türkiye'nin farklı illerinden 8 arama kurtarma eğitimi almış köpeğin yarın araziye getirileceğini bildiren Kaynak, sabah erken saatlerde çalışmaların kısa süreliğine durdurularak, bu köpeklerin sahayı bir daha tarayacağını ifade etti.

Tüm teknolojik imkanları değerlendirdiklerini vurgulayan Kaynak, çok teknik ve ileri düzeyde çalışmaların sürdüğünü belirtti. Muhtemel yerlerin belirlendiğini ve bu yerlerde aramaların devam ettiğini söyleyen Kaynak, şunları kaydetti:

"İş makineleri ve ekipler çalışıyor. Bu alanda ailelerimizin acıları büyük. Bu sebeple, psikososyal destekler sağlanıyor, gıda ve barınma imkanları sağlanıyor. Kazada yakınlarını kaybeden ailelerimize şunu söylüyorum; 'Tabii ki hiçbir şey kaybettiğimiz canları geri getiremez ama arkada bıraktıklarının her türlü ihtiyaçları karşılanacak, bundan yana müsterih olsunlar.' Arkada bıraktıklarının her türlü ihtiyacı hem benim tarafımdan hem Valimiz, hem de Genel Başkan Yardımcımız tarafından karşılanacaktır. Önümüzdeki 4-5 gün içerisinde, ailelerde o endişeyi gördüm, yağmur yağarsa çalışmalar durur mu, orada yeni bir heyelan olur mu? Meteoroloji Genel Müdürlüğümüzden araştırdım. Önümüzdeki 5 gün içerisinde yağış ihtimali yok. Ama bizim kararımız, oradaki son bedene ulaşıncaya kadar bu çalışmalar devam edecek. Buradaki son ulaşmamız gereken hedefe ulaşıncaya kadar, yani en son kişinin enkaz altından çıkarılmasını sağlayıncaya kadar hükümet olarak burada olacağız."

Kaynak, AFAD, Enerji Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Kızılay, UMKE ve AK Parti Genel Merkezi olarak burada bulunduklarına işaret etti.

Buradaki kardeşlerini yalnız bırakmayacaklarını dile getiren Kaynak, hükümet düzeyinde bir bakanın burada çalışmaları koordine edeceğini belirtti.

Bir basın mensubunun "Çalışmalar kaç gün sürecek?" sorusu üzerine Kaynak, çok hassas bir çalışma gerektiğine dikkati çekti.

Kaynak, şöyle konuştu:
"Altında canlı olarak ulaşmayı umut ettiğimiz insanlar var. Bizim netice itibarıyla onları çıkartıp, can verdiklerini görene kadar o umudu taşımak hepimizin görevi. Arazide 400 bin metreküp molozdan söz ediyoruz. Arazi şartlarının orada eskimiş fay hatlarından oluşan bir kısım çatlaklıklar var. Dolayısıyla orada tekniğine uygun, dikkatli, titiz bir çalışma yapmadığımız taktirde biz Allah korusun daha olumsuz şeylerle karşı karşıya kalabiliriz. Bizim için önemli olan öngördüğümüz, lokal olarak belirlediğimiz yerler var. Öngördüğümüz lokallerde iş makinesi, araç, kamyon, mühendis, arama kurtarma uzmanı arazi şartlarının el verdiği ölçüde çalışıyor."
Kaynak, çalışmaların bu gece bitmesini istediklerini ama bunu öngörmenin mümkün olmadığını aktardı.

Çok dikkatli ve titiz, yeni kazalara, olumsuzluklara sebebiyet vermemek için bu çalışmaları sağlıklı yürütmek zorunda olduklarını yineleyen Kaynak, burada enkaz altında bulunanların yakınlarının hem perişan hem zor durumda olduklarını bildiklerini ifade etti.

Onların evlatlarını, babalarını, eşlerini ailelerine teslim etmenin, onların cenazelerinin inançlara uygun şekilde defnini sağlamanın, taziyelerine katılmanın birinci hedefleri olduğunu aktaran Kaynak, "Ama zaman olarak bir şey söylemek hepimizi yanıltabilir. Orada ne kadar araç çalışabiliyorsa o kadar araç orada çalışıyor. Aşağıda bir çok operatör, kepçe, iş makinesi, kamyon bekliyor. Uzmanların dediğinin dışına çıkarsak yeni kazalara mahal verebiliriz." şeklinde konuştu.
Yürütülen soruşturmalarla ilgili son duruma ilişkin bir soru üzerine Kaynak, soruşturmanın birkaç ayrı merci tarafından yapıldığını bildirdi.

Kaynak, şunları kaydetti:
"Yargı, en önemli görev onundur. Buranın işletme müdürü tutuklandı. Demek ki yargı çalışma başlatmış ve bir tutuklama yapmış burada. Daha sonra Çalışma Bakanlığımız iş güvenliği bakımından tedbirler alınmış mıydı konusunda çalışma yapacaktır. Maden İşleri Genel müdürlüğümüz, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığımız da kanunun kendilerine verdiği yetkiler doğrultusunda çalışmalar yapacaktır. Hiç kimse çalışmayı talimat verip durduramaz çünkü bunlar asli görevlerimiz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir hukuk devletidir. Kimin ihmali varsa, kusuru, kastı varsa hiç kimsenin dokunulmazlığı yoktur. Herkes yargı, teftiş kurulları önünde gerek Çalışma gerekse Enerji Bakanlığı karşısında soruşturmalara cevap vermek zorundadır. Bundan yana asla endişe olmamalı. Çünkü ilk günden Siirt Başsavcılığımız soruşturma başlattı. Bir kısım davet ve gözaltılar olmuş, bir de tutuklama olmuş. Kanunen suç olan ya da iş güvenliği tüzüğümüz, mevzuatlar çerçevesinde eksiği, kusuru olan herkes bunun hesabını verir, bundan yana bir tereddüt yok."

Kaynak, "Ailelere sivil şehit statüsü verilecek mi?" şeklindeki soruya ise bu hususta bir şey söylemenin erken olduğunu ama ailelerle de görüşeceklerini dile getirdi.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin güçlü ve dünyada insani yardımları en fazla yapan devlet olduğunu vurgulayan Kaynak, şöyle konuştu:
"Dünyanın neresinde mazlum ve mağdur varsa onlara el uzatan bir devlet. Şu an herkes kaçarken 3 milyondan fazla mülteciye ev sahipliği yapan bir devlettir. Zaten hukukun bu kardeşlerimize tanıdığı haklar var ama şunu garanti ederim, eğer sorumlulardan tahsil edilemezse devletimiz bunu öder, ilgilisine rücu eder. Bundan yana hiç kaygıları olmasın. Soma'da benzer bir hadise oldu, maalesef 301 insanımız can verdi. Şirketin yapmadığı tazmini hükümetimiz yaptı ve şirkete rücu etti. Dolayısıyla bizim için maddi plandaki iş en kolay iş. 16 kardeşimizin eşi, dostu, yakınını maddi açıdan perişan etmez, manevi açıdan da devlet olarak hepimiz buradayız. Onların acılarına ortak olmak üzere buradayız. Kardeşlerimizin çalışabilir durumdaki yakınlarına iş imkanı sağlanabilir ama önemli olan buradaki çalışmaları bir an önce tamamlamak ve canlı ya da cansız bu bedenlere, o insanlara ulaşabilmek birinci hedefimiz. Biz hükümet olarak hukuki boyutun dışında insani bir dram olarak görür ve gereğini yaparız."

AA