Kraliçe’nin ölümü, küresel bir “anneanne ölümü” gibi algılandı. Monarşi karşıtlığı, doğuştan getirilen ayrıcalıklara duyulan öfke, eşit yurttaşlık bilinci, Birleşik Krallık’ın kapkaranlık sömürgeci geçmişi falan... Hepsi unutuldu. “Ay sanki evimizden birini kaybetmiş gibiyim” türü cümleler havada uçuşmaya başladı. Ne oluyor yahu? Nedir bu Kraliçe çılgınlığı? İnsanlık yeniden kralların, kraliçelerin, sultanların, veliahtların dönemine mi dönmek istiyor?
İŞTE AHMET HAKAN'IN YAZISI
BİR sosyolog olsam...
Bilmiş ve havalı bir edayla...
Neden anneanneleri ölmüş gibi oldular
Bu konuda şu iki saptamayı yapardım:
SAPTAMA BİR: Eşitlik bilinci ne kadar artarsa artsın ayrıcalıklı kesimlere duyulan ilgi ve merak hiç azalmadı aslında. Krallar, kraliçeler gitti, onların yerini başka krallar, kraliçeler aldı. Düşünsenize: Bu zamana kadar kaç sanatçıyı “popun kraliçesi”, kaç jönü “sinemanın kralı” ilan ettik? Çökmeyen monarşilere mensup soyluların gizli / açık hayatlarını da hep merak eder olmadık mı? Diana neredeyse hepimizin yengesi haline geldi yahu. İngiliz monarşisinin dizilerinin meftunu olduk. Kısacası insanlık olarak “kraliçe”, “prens”, “prenses” merakımız hiç bitmedi.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...