Danıştay'ın aldığı Ayasofya kararını jet hızında uygulamaya sokan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı eleştiren Akşener, "Devlet yönetmek önceden görüp adım atmayı gerektiriyormuş anladınız mı? Eğer iddia ettiğiniz gibi yerli ve milliyseniz Andmız’ı hemen geri getirin." ifadelerini kullandı.
Akşener’in konuşmasından satır başları şöyle:
Türkiye’yi insan hayatını önemsemeyen ciddiyetsiz bir anlayış yönetiyor. Daha önce Soma’da, Pamukova’da gördüğümüz ihmalleri yine yaşıyoruz. Gerekli tedbirlerin alınması gerekirken daha önce patlama olmuş bir fabrikaya işçilerimizi gönderdiler.
AYASOFYA ÇAĞRISI
Bu olay hiç yaşanmamış gibi yapamazsınız. Bunun hesabını sorun. Siz hesabını sormazsanız günü geldiğinde biz sorarız. Sultan Mehmet’in mekanı Ayasofya yeniden ibadete açıldı. Sağ cenahın içinde yer alan her bireyin herhalde en genci bizim yaşlarımızda olan bir neslin talebiydi.
Açıldı, hayırlı olsun ama en başta yaptığım uyarıyı yeniden yapmak istiyorum: İbadete açılsın ama siyasete kapatılsın. Sayın Erdoğan bir açıklama yaptı. Bekledim ki bu talebi sağ duyu ile birleştirsin. Yaptığı açıklama birleştiren değil ayrıştıran konuşmaydı. Cumhurbaşkanı olarak değil, AK Parti Genel Başkanı olarak yine karşımızdaydı.
"İKİNCİ FATİH ATATÜRK'TÜR"
Cumhuriyetin kurucusu Atatürk’ün aldığı kararı hata olarak niteledi. Kendine gel sayın Erdoğan. Yeni Türk devletinin kayıtlarına cami olarak tescil ettiren ikinci kişi o beğenmediğin Mustafa Kemal Atatürk’tür. Utanmadan tarihe ihanet yakıştırması yapmak makamı ne olursa olsun haddi değildir. Haddini bil Sayın Erdoğan. Ayasofya'nın fatihi Fatih Sultan Mehmet, Cumhuriyet dönemindeki fatihi Mustafa Kemal Atatürk’tür.
"KİMSE ATATÜRK'E DİL UZATMASIN"
Sayın Erdoğan, Danıştay karar verdi, iş bitti. Tarihini bilerek konuş. 100 Sayfa edebiyat, yüz sayfa felsefe, yüz sayfa tarih oku kardeşim. Tarihi fesliden öğrenirsen makamının farkındalığı ile konuşamazsın. Ayrştırısın, kavga dili kullanırsın.
Kimse Ayasofya üzerinden Atatürk ve silah arkadaşlarına dil uzatmasın. Onlar olmasaydı tapusunda Türk devleti yazan bir Ayasofya Camii olamazdı. Bu işler yapılırken tarihi gerçeklere ve kimseyi incitmeyeye özen göstermek gerekirdi. Sokakta Ayasofya üzerinden kavga eden bir kişi var mı? Yok. O zaman neden devletin zirvesinde kriz varmış gibi davranıyorsunuz.
"DANIŞTAY'IN ANDIMIZ KARARINI DA UYGULAYIN"
Ayasofya’nın ibadete açılması gündeme geldiğinde bir araştırma önergesi verdik. AKP ve MHP oylarıyla reddedildi. Saray sözcüsü dış basına şöyle bir açıklama yaptı: Ayasofya kararı muhalefetle birlikte alındı. Verdiğimiz önerge dışarıdan gelen tepkilere ortak akılla cevap verebilelim diye verdik. Sultan Mehmet fethetmiş, Atatürk tapuya cami demiş. İçeride sanki muhalefet karar vermiş gibi kavga çıkarıyorlar, dışarıda muhalefetle karar verdik diyorlar.
Devlet yönetmek önceden görüp adım atmayı gerektiriyormuş anladınız mı? Eğer iddia ettiğiniz gibi yerli ve milliyseniz Andmız’ı hemen geri getirin. Evlatlarımızın Türk’üm demesinden korkmayın. Türk olun.
"İKTİDAR EMİNE BULUT İLE İLGİLİ TEK KELİME ETMEDİ"
İstanbul 2. İdare Mahkemesi Kanal İstanbul ile ilgili rapor istedi. Ama sayın Erdoğan yargıyı arkadan dolaşmaya çalışıyor. Dava devam ederken 100 binlik planlar çıktı. 5 binli ve binlik planlar askıya çıktı. İstanbul’un Fatih’in emaneti olduğu unutulup 5 müteahhitin istediğini yapıyorlar. Nedir bu rant iştahın Sayın Erdoğan?
Tarın arazilerini betona gömeceksin farkında mısın? Aziz milletimizin yüzlerce milyar lirasını bir çırpıda yok edeceksin farkında mısın?
Mesele rant olunca gözünü 4 açan iktidar, mesele milletin sorunları olunca görmezden geliyor. Mesela 39 yaşındaki emine… Kardeşlerine hem abla, hem anne olan Emne… Evladının ‘litfen ölme anne’ dediği Emine…
İktidar Emine Bulut ile ilgili tek kelime etmedi. Mesela evladının rızkı için 2 işte çalışan Fatma… İş arkadaşı tarafından öldürüldü. Mesele genç yaşta evlendirilen ve hamile kalınca okulu bırakmak zorunda kalan Rabia…
"İKTİDAR OLMAK BİLİNÇ VE İRADE GEREKTİRİR"
Türkiye’de sadece geçen yıl 474 kadın öldürüldü. İçlerinden biri çıkmış AK Parti’den önce kadının adı yoktu diyor. Öldürülen, şiddet gören kadınlarımız. İş yerlerinde evlerinde tacize uğrayan kadınlarımız.
Acılar yaşandıktan sonra nutuklar atmak işe yaramıyor. İktidar olmak bilinç ve irade gerektirir. Kadının ve çocuğun mutsuz olduğu ülkede herkes mutsuz ve huzursuz olur. Bir kardeşimiz Diyanet’e telefon açıp eşim beni dövüyor ne yapmam gerekir diye soruyor. Diyanet, otur sus, özür dile bir daha yapmayacağım de diyor
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...