Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, Türkiye ile ikili ilişkilere önem verdiklerinin altını çizerek, "Almanya için Türkiye çok önemli bir NATO müttefiki." dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Alman mevkidaşı Maas, Dışişleri Bakanlığındaki ikili ve heyetlerarası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Konuşmasına, içten ağırlama için mevkidaşı Çavuşoğlu'na teşekkür ederek başlayan Maas, Çavuşoğlu ile en son New York'ta yaptıkları görüşmede Suriye konusunu ele aldıklarını anımsattı.
Maas, Türkiye'nin Barış Pınarı Harekatı'na ilişkin, "Aramızda önemli görüş ayrılıkları var fakat müttefikler ve partnerler arasında özellikle böyle durumlarda birbirimizle konuşmamız lazım, birbirimiz hakkında değil. Bu nedenle bu kadar kısa sürede buraya geldim. Şimdi çok ciddi diyaloğa ihtiyacımız var. Biz sizinle bu diyaloğu sürdürmek istiyoruz." diye konuştu.
İkili ilişkiler ve Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) ile ilişkileri açısından ortak sorumlulukların olduğuna işaret eden Maas, "Almanya için Türkiye çok önemli bir NATO müttefiki. Biz, şu anda bu savaşın fazlasıyla çok uzun sürdüğünü görüyoruz ve önümüzde kış var. Bu kışın, tekrar korkunç bir savaşın yaşandığı kış olmasını ve insanların acı çekmesini istemiyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Maas, bu konuda Türkiye'nin de Almanya ve AB'nin de önemli sorumlulukları olduğunu söyledi.
"Artık ileriye bakmalıyız. Sağ duyuyla adım atmalıyız. Suriye'deki durumun istikrara kavuşması için çaba harcamalıyız." diyen Maas, kendisi için 4 konunun öncelikli olduğunu dile getirdi.
Maas, terör örgütü DEAŞ ile mücadelenin bu konuların başında yer aldığına dikkati çekerek, DEAŞ ile mücadelenin sona ermediğini vurguladı.
Alman Bakan Maas, "Soçi'de varılan mutabakat ışığında, bizim için ateşkesin sürmesi ve uzatılması çok önemli ve şunu memnuniyetle karşılıyorum ki Türkiye'nin burada belirli koşulların yerine getirilmesi durumunda bu hususu ilerleteceği yönünde mesaj aldık. Oradaki insanların ve geri dönmek isteyen sivillerin çıkarlarının da bunu mümkün kılması açısından önemli." ifadelerini kullandı.
Soçi'de varılan mutabakat temelinde, Türk güçlerinin Suriye'deki varlığının kalıcı olmayacağı ve geçici statüko olacağı konusunun görüşmelerde ele alındığını vurgulayan Maas, bu konunun Türk tarafınca teyit edildiğini ve bu durumu memnuniyetle karşıladıklarını aktardı.
Maas, görüşmelerde Suriye'nin siyasi geleceği konusunun da masaya yatırıldığına dikkati çekerek, gelecek hafta İsviçre'nin Cenevre kentinde Anayasa Komisyonunun bir araya geleceğini hatırlattı.
Bakan Maas, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu süreci çok bekledik. Türkiye ile birlikte çaba harcadık. Türkiye'nin de çabaları ve desteği sayesinde bu aşamaya varabildik. Gerçek bir siyasi süreç ve sonunda savaşın sonlandırılması yolunda adım atıldı. Bunu başarabilirsek zor durumdaki insanların durumuyla ilgili iyileştirmeler yapılabilir. Bu konuda çabuk hareket etmeliyiz. Tüm taraflara çağrıda bulunuyoruz. Uluslararası insani yardım kuruluşlarının buraya ulaşabilmeleri önemli."
Maas, mevkidaşı Çavuşoğlu ile yaptığı görüşmelerde, Suriyeli göçmenlerin gönüllü, onurlu ve güvenli dönüşü konusunu Türk tarafının teyit ettiğini vurgulayarak, "Somut ve acil konular üzerinde yapıcı görüşme sürdürdük. Bu diyaloğa girmiş olmayı çok önemsiyorum." dedi.
"Güvenli bölge konusu görüşmemizde çok fazla zaman teşkil etmedi"Maas, Almanya Savunma Bakanı Annegret Kramp-Karrenbauer'in Suriye'de uluslararası güvenli bölge önerisine ilişkin de şu değerlendirmeleri yaptı:
"Güvenli bölge konusu görüşmemizde çok fazla zaman teşkil etmedi. Aslında bu yeterince anlamlı diye düşünüyorum. Gerçekçi bir öneri olmadığı söylendi. Biz de bu nedenle şu anda oradaki insanlar için önemli konulara önem verdik. 150 saatlik ateşkesten sonra insani yardım konusu nasıl ele alınacak? Suriye, Ürdün veya Lübnan'da. Anayasa süreci de nasıl devam edecek? Anayasa Komisyonu ile önemli bir adım atıldı. Mültecilerin geri dönmesi, bunlar önemli konular. Ortak pozisyonlar konusunda anlaşmamız gerekiyor. Bu tür konulara vakit ayırmak istemedik."
"Rejimin askeri harekatı İdlib'de insani felakete yol açabilir"Konuk Bakan Maas, İdlib'deki son duruma ilişkin de "Bizim açımızdan İdlib'deki durum şu anda son derece zor bir durum çünkü geçtiğimiz aylarda ve yıllarda birçok insan oraya kaçtı." yorumunda bulundu.
İdlib'deki konut durumunun da son derece sıkıntılı olduğuna dikkati çeken Maas," Rejimin askeri bir harekatı burada (İdlib'de) büyük bir insani felakete yol açabilir, bunu mutlaka önlemek gerekir. Bunu (Rusya Dışişleri Bakanı Sergey) Lavrov ile yaptığım telefon görüşmemde de söyledim. Burada sivil toplumu koruyan bir çözüm bulunmalı." diye konuştu.
"DEAŞ'lı militanların çocuklarını tabii ki geri alacağız"Almanya'nın, vatandaşı DEAŞ'lıları ülkeye geri alıp almacağı konusu hakkında da Mass, şu ifadeleri kullandı:
"Biz, geçmişte de DEAŞ'lıların çocuklarını geri alıyorduk. Suriye'nin kuzeyindeki durumdan dolayı bu tabii ki biraz zorlaştı. Örneğin bu kişilerin hangi sınır kapısından geçeceği konusu gibi. Bundan sonra da DEAŞ'lı militanların çocuklarını tabii ki geri alacağız. Fransa ve Hollanda ile de bu konuda birlikte çalışacağız. DEAŞ'lı militanlar konusunda, bunların kim olduğunun tespit edilmesi çok önemli ve yasal kanıtların da somut olması gerekir. Hangi suçların işlendiği gibi. Biz zira şunu önlemek istiyoruz, DEAŞ'lı katillerin geri dönüp, daha sonra bunların mahkeme önüne çıkarılmasının mümkün olmamasını engellemek istiyoruz. İlk duruşmadan sonra serbest bırakılmalarını tabii ki önlemek istiyoruz. Bu Almanya için çok önemli bir kriter. Mahkeme nezdinde kullanılabilecek somut kanıtların olması gerekiyor."
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...