Erdoğan, 2011'de Kars ziyareti sırasında Ermenistan'a karşı iyi niyet göstergesi olarak dikilen anıtı "ucube" diye nitelendirmiş ve yıkılmasını istemişti. Heykelin yıkımı Türk ve uluslararası kamuoyunda tepki çekmişti.
Aksoy heykeli Belediye ile yapılan sözleşmeye dayalı olarak Koruma Bölge Kurulu'nun onayıyla yapmış, heykelin inşa edilmesinin ardından Kurul "yeni bulgular" elde edildiği gerekçesiyle heykelin bulunduğu alandaki yapıların yıktırılmasına karar vermiş, Belediye Meclisi de yıkım kararı almıştı. Birbiriyle çelişkili kararlarla dolu uzun bir hukuki sürecin ardından Aksoy'un iptal talebi reddedilmiş ve karar Yargıtay tarafından da onaylanmıştı. İç yargı yolunun tükenmesi üzerine Aksoy 2014’te AYM’ye başvurdu.
"Kurumlararası uyumsuzluk hak ihlaline gerekçe olamaz"
AYM kararında heykelin yapılması, hukuki statüsü ve yıkılmasına ilişkin tartışmaların öncelikle kamu kurumları arasında meydana geldiğine dikkat çekilerek "Devleti oluşturan organ ve kurumların uyum içinde çalışamamaları bireylerin hak ve özgürlüklerine müdahalenin gerekçesi olarak ileri sürülemez… Somut olayda heykel yıktırılmadan taşınmazdaki kültür varlıklarının korunmasının mümkün olup olmadığının değerlendirilmesi gerekirdi. Sanat eseri tahrip edilmeden başka yere taşınmasının mümkün olup olmadığı araştırılabilir, eserin sahibi olan başvurucu ile ortak bir çözüm bulunması için müzakere yapılabilirdi" denildi.
"Devlet yükümlülüğünü yerine getirmedi"
AYM, "heykelin yıktırılması sürecinde alınan idari kararlarda da mahkeme kararlarında da bu hususların tartışılmamış olmasının, devletin sanat eserinin korunmasına ilişkin pozitif yükümlülüklerini yerine getirmediğini gösterdiği" hükmünde bulundu.
Heykelin yapımından yıkıma kadar geçen süreçte kamu gücünü kullanan organların Anayasa'nın sanatsal ifade özgürlüğüne ilişkin hükümlerini göz ardı ettiği tespitinde bulunan AYM, "Üstelik söz konusu heykelin diğer ifade türlerine göre daha fazla koruma görmesi gerekirken yıktırılmasının demokratik bir toplumda gerekli ve son çare olduğu ortaya konulamamıştır. Bu sebeple idari mercilerce ve mahkemelerce alınan kararların ilgili ve yeterli gerekçe içermediği sonucuna varılmıştır" denildi.
20 bin TL manevi tazminat
AYM, "kamu gücünü kullanan organların bir sanat eserinin ve dolayısıyla Anayasa tarafından koruma altına alınmış olan sanatsal ifade özgürlüğünün korunması noktasında gereken hassasiyeti göstermediklerini" belirterek Anayasa'nın 26'ncı maddesinde güvence altına alınan ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi.
AYM, Aksoy'a 20 bin TL manevi tazminat ödenmesine hükmetti.
Heykeltıraş Mehmet Aksoy, heykel için "ucube” diyen Erdoğan'a karşı açtığı tazminat davasını kazanmış, mahkeme 2015 yılı mart ayındaki kararında Erdoğan'ın 10 bin TL tazminat ödemesine hükmetmişti.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...