Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, bakanlık ile bakanlığa bağlı ve ilgili kuruluşlarının 2023 yılı bütçesi, bütçe kesin hesap ve Sayıştay raporlarının görüşüldüğü Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonunda sunum yaptı.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak öncelikle yapısal meselelere dair çözümler üretmeye odaklandıklarını belirten Bakan Varank, “Sanayinin milli gelir içindeki payını yüzde 22,1’den yüzde 25,6’ya yükselttik. Bir yandan ürün gamımız zenginleşirken, diğer yandan Türk sanayicisinin yeni gelişmelere adapte olma esnekliği her geçen gün artıyor. En büyük dış ticaret ortağımız AB başta olmak üzere dünyada yaşanan talep daralmasına rağmen sanayi hasılamız ilk çeyrekte yüzde 8,2, ikinci çeyrekte de yüzde 7,8 büyüyerek gelişimini sürdürdü. Tüm milletvekillerimizin gurur duyacağına inanarak söylüyorum Türkiye bugün demir-çelik, beyaz eşya, ticari araç ve düz cam üretiminde Avrupa’da birincidir. Çimento üretiminde Avrupa lideri ve dünya beşincisiyken, çimento ihracatında dünya ikincisidir. Değirmen makineleri ihracatında dünyada bir numarayız. Askeri insansız hava aracı üretiminde dünyada bir numarayız. Şu anda Avrupa’nın en teknolojik gemilerini Türkiye üretiyor. Bir zamanlar ‘bitti, bitecek’ denilen gemi inşa sektöründe yılda 2 milyar dolar ihracat yapıyoruz. Makine ihracatımız 21 milyar doları yakaladı. Kağıt ürünleri sektöründe ihracatımızı tam dokuz kat artırdık. Alanında Avrupa’nın en büyük kağıt fabrikasını bu yıl Söke’de açtık” ifadelerini kullandı.
“Bu yılın ilk 10 ayında 14 bin 214 yeni işletme sanayi sicil sistemine kaydolarak üretime başladı”
Türkiye’nin sanayi üretiminde yeşil dönüşümü önceleyerek dünyanın önde gelen ülkeleri ile rekabet edebilecek bir noktaya geldiğini söyleyen Varank, “Türkiye, yeşil kompleksite potansiyelinde 195 ülke arasında altıncı sırada yer alıyor. Yani, sanayi üretiminde tüm dünyadan pozitif ayrışırken, yeşil dönüşümü önceleyen sanayi politikalarımızla Güney Kore, ABD ve Japonya gibi ülkelerle rekabet edebilir hale geldik. Biraz daha somutlaştıralım. Güneş paneli üretiminde Avrupa’da birinci, dünyada dördüncüyüz. Rüzgar santrallerinin en kritik parçalarını ülkemizde üretebiliyoruz. Ürettiğimiz her 100 elektrikli otobüsten 82’sini ihraç ediyoruz. Üstelik saydığım tüm bu başarıların mimarı olan girişimcilerimizin yatırım iştahı da artmaya devam ediyor. Bu yılın ilk 10 ayında 14 bin 214 yeni işletme sanayi sicil sistemine kaydolarak üretime başladı. Aynı dönemde 413,4 milyar lira sabit yatırım tutarına sahip 10 bin 187 yatırım için teşvik belgesi düzenledik. Sadece organize sanayi bölgelerinde halihazırda 4 bin 870 fabrikanın inşaatı devam ediyor. Yatırım, üretim, istihdam ve ihracatı önceleyen politikalarımızla Türkiye Yüzyılı'nı ‘üretim ve katma-değer yüzyılı’ yapmak için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
“5 yıl içinde 250 milyar liranın üzerinde katma değer ve 8 bini aşkın yeni istihdam oluşacak”
Üretimde yerlileşmeyi artırıp cari açığı azaltan teknoloji odaklı sanayi hamlesi programlarının başarıyla devam ettiğini ifade eden Varank, “Makine sektöründen sonra mobilite, üretimde yapısal dönüşüm, sağlık ve kimya alanlarında ithalat bağımlılığımızı azaltacak yatırımlara öncülük ediyoruz. Bugüne kadar aldığımız destek kararlarıyla 119 proje için 1,5 milyar lirası Ar-Ge olmak üzere 21 milyar liralık yatırımı harekete geçirdik. Mobilite Çağrısı ile ileri sürüş destek sistemlerinden lidar teknolojilerine, Üretimde Yapısal Dönüşüm Çağrısı ile soğutma cihazı kompresörlerinden sınai robotlara, sağlık ve kimya sektöründe ise biyoteknolojik ilaçlardan eklem protezleri ve tanı kitlerine kadar onlarca kritik ürünü yerlileştiriyoruz. Hamle Programı kapsamında desteklediğimiz projeler tamamlandıkça 5 yıl içinde 250 milyar liranın üzerinde katma değer ve 8 bini aşkın yeni istihdam oluşacak” dedi.
“Elektrikli Araçlar Hızlı Şarj İstasyonu Destek Programı’yla Nisan ayına kadar 81 ilimizde bin 571 şarj istasyonu kurulacak”
Türkiye’nin yerli otomobili TOGG hakkında bilgilendirmelerde bulunan Varank, “85 milyonun ortak gururu olan Türkiye’nin Otomobili TOGG’un Gemlik Kampüsü’nü Cumhuriyetimizin 99’uncu yıldönümünde büyük bir coşkuyla açtık. Ürettiğimiz ilk otomobili bu vizyoner projenin sahibi olan Cumhurbaşkanımızla birlikte seri üretim bandından indirdik. Ben buradan Gemlik’e gelerek milletimizin bu mutluluğuna ortak olan herkese teşekkür ediyorum. TOGG; Türkiye’deki üretim altyapısının ve Türk mühendislerinin kabiliyetlerinin hangi noktalara geldiğini gösteren en güzel örneklerden biridir. Otomotiv sektörünü ve tedarik endüstrisini kökten dönüştürme potansiyeline sahip müstesna bir projedir. Büyük bir gururla ifade etmek isterim ki TOGG’un 115 tedarikçisinden 86’sı yerlidir. Fikri mülkiyet hakları yüzde 100 bize ait olduğu için bu yerlilik oranlarını çok daha yukarılara taşıyabilmek yine bizim elimizde. Yüce milletimizin bu teknoloji harikası aracı bir an önce yollarda görmek için sabırsızlandığını da biliyoruz. Bu amaçla elektrikli araçların kullanımını yaygınlaştıracak şarj istasyonlarının kurulumu noktasında geçen sene sözünü verdiğimiz adımları attık. Uygulamaya aldığımız Elektrikli Araçlar Hızlı Şarj İstasyonu Destek Programı’yla Nisan ayına kadar 81 ilimizde bin 571 şarj istasyonu kurulacak. Biz TOGG’un doğuştan elektrikli olması gerektiğini söylerken, esasında bir vizyon ortaya koymuştuk. Türkiye’nin elektrikli araçlar ve batarya teknolojilerinde global bir üretim üssü olabileceğini dile getirmiştik. Hamdolsun bu yolda somut çıktılar görüyoruz. Ford Otosan’ın Gölcük’teki 24,6 milyar liralık yeni yatırımıyla yılda 210 bin elektrikli araç üretilecek. Toyota, yeni nesil şarj-edilebilir hibrid otomobil ve batarya üretimi için yaklaşık 7 milyar liralık yatırımını Sakarya’da hayata geçiriyor. Cumhurbaşkanımızın imzasıyla verilen proje bazlı teşvikler sayesinde başlayan tüm bu yatırımlar, bizi ‘karbon-nötr Türkiye’ hedeflerimize de bir adım daha yaklaştıracak” diye konuştu.
Türkiye’nin teknolojik gelişimini sadece savunma alanında geliştirmediğine dikkati çeken Bakan Varank, şöyle devam etti:
“Geliştirdiğimiz teknolojilerle Türkiye, kendi savaş yönetim sistemiyle denizaltısından kendi torpidosunu güdüleyebileyen dört ülkeden biri oldu. Beşinci nesil bir savaş uçağı olacak Milli Muharip uçağımızın görev bilgisayarını başarıyla ürettik ve zamanından önce TUSAŞ’a teslim ettik. Bir örneğini de buraya sizlerin huzuruna getirdik. Bu oldukça stratejik teknoloji harikası görev bilgisayarında çalışan gerçek zamanlı işletim sisteminin çok çekirdekli sürümünü de yine kendi mühendislerimiz geliştirdi. Ben Milli Muharip uçağımızın uçuş bilgisayarını gururla gösterdiğimde ‘sadece savaş teknolojisine yatırım yapıyorsunuz’ diyenler çıkacaktır. Onlar için de çok özel bir ürün daha getirdim. Bakınız bu cihaz tam otomatik harici defibrilatör. Yani kalp elektro şok cihazı. ASELSAN’ın yerli bir start-up’la birlikte geliştirdiği bu ürün, ani kalp durmalarına müdahalede kullanılıyor. Şu anda yurt içinde ve yurt dışında 5 bin 500 noktada bu cihazlar başarıyla hizmet veriyor.”
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...