Bakanlardan farklı işaret 

ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump’ın Dışişleri Bakanlığı, Savunma Bakanlığı, istihbarat örgütü CIA, İç Güvenlik Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı’na önerdiği isimler Trump’ın seçim öncesi geleneksel çerçevenin dışına çıkan vaatlerinin aksine ana akım siyaset çizgisinde kalan açıklamalar yaptı. Trump’ın bu pozisyonlara aday gösterdiği yetkili isimler, ABD Senatosu’ndaki oturumlarda göreve geldiklerinde nasıl bir çizgi izleyeceklerini anlattı ve sorulara cevap verdi. Trump’ın Savunma Bakanlığı koltuğuna aday gösterdiği emekli general James Mattis, Trump’ın ‘şimdiye kadar yapılmış en aptalca anlaşma’ dediği İran’la imzalanan nükleer anlaşmaya sahip çıktı. Mattis, “ABD söz verdiği zaman, bunu yerine getirmek zorundayız ve müttefiklerimizle çalışmalıyız” dedi. General Mattis, Trump’ın seçim kampanyası boyunca Rusya’ya gösterdiği olumlu yaklaşımı benimsemediğini de gösterdi.

Rusya Devlet Başkanı Putin’den de bahseden Mattis, “Sanırım şu anda en önemli şey Sayın Putin’le durumumuzun gerçekte ne olduğunun farkına varmamız, onun NATO’yu kırmak istediğinin farkında olmamız” dedi. Trump’ın ABD elçiliğini Tel Aviv’den Kudüs’e taşıma niyeti biliniyor. Senatörlerden biri,“İsrail’in başkenti neresi” diye sorunca Mattis, “Benim gittiğim İsrail’in başkenti Tel Aviv” yanıtını verdi.

CIA Başkanlığı’na aday isim Mike Pompeo, Trump’ın ‘işkencenin işe yaradığı’ şeklindeki açıklamasının aksine bunu kabul etmediğini söyledi. Pompeo,  “Trump emrederse geliştirilmiş sorgulama tekniklerinin kullanımına izin verir misiniz” sorusuna “Kesinlikle hayır” cevabını verdi.

Trump’ın Dışişleri Bakanlığı koltuğu için önerdiği isim Rex Tillerson ise iklim değişikliğinden Müslümanlara kadar pek çok konuda Trump’ın açıklamalarına aykırı şeyler söyledi. Müslüman göçmenlere yasak getirilmesini reddeden Tillerson, ABD’nin NATO’ya maddi yardımı kesmesini savunan Trump’ın aksine ABD’nin NATO’ya olan taahhüdünün ‘bozulamaz’ olduğunu kaydetti. İç Güvenlik Bakanlığı için düşünülen John Kelly ise Trump’ın ABD-Meksika sınırına inşa etmeyi düşündüğü duvar için “Fiziksel bir duvar iş görmez” dedi.

Donald Trump’la göreve atayacağı yetkililer arasındaki  görüş farklılıklarına rağmen Trump’ın ekibi durumdan kaygılı değil. Trump yönetiminde Beyaz Saray Basın Sözcüsü olacak kişi Sean Spicer, Trump’ın bu isimleri uzmanlıklarına göre belirlediğini ve onlardan kendi pozisyonunu ‘papağan gibi tekrar etmelerini’ istemediğini aktardı. Spicer, son kararı Trump’ın vereceğini de belirterek, “Günün sonunda her biri, Trump’un gündemini ve vizyonunu takip edecek” dedi. Trump da dün bakan adaylarıyla görüş ayrılığının neden olduğu tartışmayla ilgili bir tweet atarak “Tüm kabine adaylarım iyi görünüyor ve harika iş çıkarıyorlar. Kendileri gibi olmalarını ve benim değil, kendi görüşlerini ifade etmelerini istiyorum” dedi.

ABD’nin 20 Ocak’ta göreve başlayacak yeni Başkanı Donald Trump, hakkındaki ‘kaset’ iddiaları ile ilgili dün Twitter üzerinden hem Cumhuriyetçi hem de Demokrat siyasi rakiplerine sert tepki gösterdi. Trump, bu çevreleri kendisini Rusya ile ilişkilendiren teyit edilmemiş iddiaları bir dosya haline getirmekle suçladı. Yeni Başkan, “Hem Demokrat hem Cumhuriyetçi ahlaksız siyaset elemanları tarafından tamamen uydurulmuş gerçekler – SAHTE HABERLER! Rusya, hiçbir şey yok diyor” ifadelerini kullandı. Trump, “Muhtemelen ‘İstihbarat’ tarafından kanıt olmadığı ve hiç olmayacağı dahi bilinerek yayınlandı. Halkım 90 gün içinde hack’leme ile ilgili kapsamlı bir rapora sahip olacak!” dedi. Geçtiğimiz çarşamba ABD Ulusal İstihbarat Direktörü James Clapper, Trump ile ilgili uygunsuz görüntülerin Rusya’nın elinde olduğuna dair medyaya sızan haberlerin Amerikan istihbarat ajansları kaynaklı olmadığını ve bu ajansların bu bilgilerin güvenilir olup olmadığına dair bir değerlendirme yapmadığını açıklamıştı.  

Hürriyet