İşte Ahmet Hakan'ın bugünkü yazısı:
Macron denilen şahsın ta binlerce kilometre öteden, bizi ayağımızı kendi denizlerimize sokamayacak hale getirmek için çırpındığı şu ortamda...
- Arkasına Avrupa Birliği’ni alan Yunanistan’ın apaçık haksız taleplerle şımarıklığının dozunu epeyce arttırdığı şu ortamda...
30 Ağustos’u en görkemli şekilde kutlamanın tam sırası
- Almanya’nın bile kendisini “Yunanistan’ı kollar gibi” yapmak zorunda hissettiği şu ortamda...
- Avrupa Birliği’nin “Kim haklı, kim haksız” diye bakmaya tenezzül bile etmeden Yunanistan’ı savunma noktasında olduğu şu ortamda...
- Yunanistan’ın kara sularını 12 mile çıkarmak niyetinde olduğunu ima etmeye başladığı şu ortamda...
30 Ağustos’u en görkemli şekilde kutlamak...
Bütün bunlara karşı verilecek...
En güzel, en net, en etkili, en anlamlı ve en anlaşılır cevap olacaktır.
ASALETTEN SUSMANIN SIRASI MI SAYIN VEKİL
AK Parti Bitlis Milletvekili Cemal Taşar hakkında “Kızılay’ın yoksullar için dağıtacağı etler otelinde görüntülendi” diye bir iddia ortaya atıldı.
Doğru mudur, değil midir? Bilmiyorum. Saçma bir iddia mıdır, değil midir? Onu da bilmiyorum.
30 Ağustos’u en görkemli şekilde kutlamanın tam sırası
Bildiğim şey, milletvekili Taşar’ın bu iddiaya karşı verdiği cevap.
Şöyle demiş: “Her lafa verecek cevabım var. Lakin bir lafa bakarım laf mı diye. Bir de söyleyene bakarım adam mı diye. Suskunluğum asaletimden.”
Cemal Taşar Bey...
Asalet sahibi bir insan, “Yoksulların etlerini oteline istifledi” gibi bir iddia karşısında susmaz. Tamam, her lafa cevap vermeyin, asaletiniz bozulmasın. Ama bu lafa cevap vermezseniz asaletiniz kesin bozulur.
HER GÜNÜN BİR SLOGANI OLSAYDI
- Dünkü sloganım şu olurdu: Yezit’e lanet, Hüseyin’e bin selam.
- Bugünkü sloganım şu olurdu: Yaşa Mustafa Kemal Paşa yaşa.
BARO BAŞKANI: O POSTERİ BİZE RAĞMEN ASTILAR
İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu aradı dün.
Öncelikle şu iki konunun altını çizdi:
- BİR: Ölüm orucu eylemine şiddetle karşıyım. Asla tasvip etmem.
- İKİ: O pankartı biz asmadık, bize rağmen asıldı.
30 Ağustos’u en görkemli şekilde kutlamanın tam sırası
Ardından da bu konuyla ilgili yaptıkları açıklamayı iletti bana.
Açıklamada vurgulanan hususların özeti şöyle:
- Poster, İstanbul Barosu tarafından asılmamıştır. Baro görevlilerine rağmen odaya girilerek asılmıştır. Posteri indiren baro görevlileridir. Güvenlik güçleri de buna tanıktır. İstanbul Barosu, poster indirildikten sonra binaya Türk bayrağı çekmiştir.
- Av. Ebru Timtik özelinde savunduğumuz değer, “adil yargılanma ilkesi”dir. Savcı Selim Kiraz’ın şehit edilmesiyle ilgili terör eyleminde Av. Ebru Timtik’e yöneltilen bir iddia yoktur. Savcı Kiraz’ın şehit edilmesi, lanetlenmesi gereken bir terör eylemidir.
- Ölüm orucu, onanacak bir eylem değildir. Yaşam hakkını öncelikle savunan bir kurumsallığın başka bir noktada bulunması beklenemez. Ölüm orucundaki avukatların eylemlerini sona erdirmeleri için etkin bir çaba gösterdik. Ne yazık ki çabamız karşılık bulmadı.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...