Kalkınmanın sürdürülebilmesi için öncelikle yoksulluğun azaltılması, ekonomik büyüme ve gelir dağılımındaki eşitsizliğin düzeltilmesi gerektiğini söyleyen Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, “Gelir dağılımındaki bozulmanın dünyada önemli bir problem olduğu tespit edilmiş durumda, ancak istisna olarak 2 ülke gösteriliyor. Bunlardan birisi Türkiye, diğeri de Brezilya” dedi.
Uzun vadeye bakabilen ülke
Küresel Sürdürülebilirlik raporunu açıklayan Babacan, şu bilgileri verdi: “Türkiye kendini ayrıştıran bir konumda. Türkiye, hem devlet geleneği olarak hem de genel bakış açısı olarak hep uzun vadeyi düşünen ve sadece kendi ülke sınırları içinde değil aynı zamanda bir küresel sorumluluk duygusuyla hareket eden bir ülke olduğunu dünyaya daha çok hissettiriyor. Bu konular, özellikle dünyanın içinde bulunduğu finansal, ekonomik kriz de dikkate alınacak olursa, bazı ülkelerin pek de ağırlık vermediği, veremediği konular. Çok ciddi bir krizin, bir bunalımın içindeyken ne 2015’i ne 2030’u konuşmaya çalıştığınızda maalesef bazen karşı taraftan pek bir şey alamıyorsunuz. Türkiye biraz da bu küresel ekonomik krize rağmen kendisini biraz ayrıştırmayı başarabilmiş ve böylece uzun vadeye bakabilen bir ülke.”
3 milyar insan sınırda
Yoksullukla mücadelede son dönemlerde yapılan çalışmaları da anlatan Babacan, “Eğer hiç bir ülke hiç bir tedbir almazsa, bir süre sonra dünya yaşanabilir bir dünya olmaktan çıkacak ve çevre felaketleri tüm dünyayı etkileyecek boyutlara ulaşacak. Dünyada 3 milyardan fazla insan yoksulluk sorunuyla başbaşa. Mevcut kalkınma modelleri de sürdürülebilir değil. Şu anda çevreyi gözardı ederek, hızlı büyüyelim, bugün için refahı sağlayalım, gerisini sonra düşünürüz dediğimizde gerçekten dünya yanlış bir yöne doğru gider” dedi.
Ortaklık geliştirilmeli
Hükümet ve iş dünyasının kendi aralarında ve yerel topluluklarla sürdürülebilir kalkınma için ortaklıklar geliştirebilmesinin önemine işaret eden Babacan, şunları söyledi: “Uluslararası finansman kuruluşları ve büyük şirketler sürdürülebilir teknoloji, yenilik ve alt yapı yatırımlarını artırmak üzere teşvikler konusunda birlikte çalışmalı. Hükümetlerin bu ortamı sağlaması gerek.”
Her düzeydeki kurumsallaşma ve insan kaynaklarının daha güçlü bir dünya ve daha güçlü bir toplum için yeniden yapılanması gerektiğini belirten Ali Babacan, “Raporda şunu da vurguladık; 2012 yılında doğan bir bebek, 2030 yılında 18 yaşına gelmiş olacak. Yani bugün atacağımız adımlar, bugün doğan çocukların 18 yaşına geldiği günkü dünyanın şeklini belirleyecek, yön verecek” dedi.
Babacan: Yunanistan için kaynak taahhüdümüz yok
BAŞBAKAN Yardımcısı Ali Babacan, IMF’nin Yunanistan’la ya da ileride problem yaşayabilecek diğer Avrupa ülkeleriyle ilgili hazırlıklı olmak için bir kaynak arayışında bulunduğunu söyleyerek, “Bu kaynağın ancak gönüllü olarak katılmak isteyecek ülkelerden toplanabileceğini vurguladık. Bizim şu anda ‘şu kadar para koyarız, şu kadar yardım veririz’ şeklinde bir taahhüdümüz olmadı” dedi.
hürriyet
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |