Feyzioğlu'ndan 'Yargı Paketi' açıklaması 

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Adalet Bakan Yardımcısı Zekeriya Birkan, bakanlık bürokratları ve Türkiye Barolar Birliği yönetimi ile Ankara Hakimevi'nde bir araya geldi. 

TBB Başkanı Metin Feyzioğlu, yeni yasama döneminde TBMM gündemine gelecek Yargı Reformu'nun ilk paketinin genişletilmesi konusunda değerlendirmelerin yapıldığı toplantının ardından gazetecilere açıklama yaptı. 

TBMM'nin tatile girmesi nedeniyle paketin yetişmediğini belirten Feyzioğlu, "Sayın Bakanımızın önayak olmasıyla inşallah bu paketi ekim ayında çok daha kapsamlı hale getirerek, Meclis'ten çıkmasını bekliyoruz" dedi. 

Toplantıda, Yargı Reformu Strateji Belgesi'nin ilk paketinin daha da genişletilmesi noktasında uzlaşıya vardıklarını açıklayan Feyzioğlu, "Türkiye'nin önünü açacak hukuk devletini güçlendirecek, tüm dünyaya demokrasimizin gücü konusunda en pozitif mesajı verecek ilk paketin Meclisimiz açıldığında ilk gündem maddesi olması için geniş bir mutabakatın bulunduğu özellikle ifade edildi" diye konuştu.

'CEZAEVLERİ ARTIK DOLULUK HADDİNİ FAZLASIYLA DOLDURMUŞ DURUMDA'

Pakete eklenecek konular hakkında bilgi veren Feyzioğlu, hak ve özgürlükleri genişleten, güvence altına alan hükümlerin iyice güçleneceğini söyledi. Feyzioğlu, "Bu çerçevede, soruşturmada tutukluluk sürelerinin kısalması belki bir müjde olarak ifade edilebilir. Çünkü vatandaşlarımızda böyle bir beklenti var. Cezaevleri artık doluluk haddini fazlasıyla doldurmuş durumda ve soruşturma evresinde azami süreler kısalarak geliyor" bilgisini paylaştı. 

Pakete eklenecek konulardan bir diğerinin de 'avukatların sunduğu belgelerin bir kez de mahkeme tarafından asıllarının ilgili kamu kurumlarından istenmemesi' olduğunu ifade eden Feyzioğlu, bu konunun karar verme sürecini uzattığına işaret etti. Feyzioğlu, yeni düzenlemeyle mahkemenin ihtiyaç ve zorunluluk olmadığı sürece avukatın belgelerini yeniden ilgili kurumlardan talep etmeyeceğini belirtti.

'DÜNYADA SINAVSIZ AVUKATLIĞA, HAKİMLİĞE, SAVCILIĞA GİRİLEN BİR UYGULAMA YOK'

"Dünyada sınavsız avukatlığa, hakimliğe, savcılığa girilen bir uygulama yok. Hukuk fakültelerinin kalitesini artırma zorunluluğumuz var. Sınavla ilgili tüm düzenleme tamam. Bu bir avukatlık sınavı değil. Hukuk alanındaki mesleklere giriş sınavı. Hukuk fakültesi mezunu olacak genç arkadaşlarımız ama avukat adaylığına, hakim adaylığına, savcı adaylığına müracaat edeceklerse yılda 2 kez açılmasını düşündüğümüz bu hukuk alanındaki giriş sınavına girecekler. 70 barajını aşarlarsa o belgeyle birlikte baroya müracaat edecekler."

Feyzioğlu, sınavın merkezi sınav sistemi ile devlet tarafından yapılacağını, sınav danışma heyetinde, Barolar Birliği ve ilgili kurumlardan yetkililerin olacağını söyledi.

'5 PROFESÖRÜ, 400 ÖĞRENCİYİ BİR SALONA DOLDURUP EĞİTİM VERMEYE TEŞEBBÜS EDEN FAKÜLTELERİMİZ VAR'

Sınavın avukatlık stajından önce yapılacağını belirten Feyzioğlu, "Staja başlayabilmek için aranan ön şart gibi düşünün bunu. Tüm hukuk fakültelerinin kendilerine düzen vermesini sağlayabilecek bir düzenleme. Bugün maalesef 5 profesörü, doçenti bulup, 400 öğrenciyi bir salona doldurup hukuk eğitim öğretimi vermeye teşebbüs eden fakültelerimiz var" değerlendirmesini yaptı.

Feyzioğlu, hukuk fakültesini bitiren bir öğrencinin bu sınava girmemesi ya da geçememesi durumunda ne olacağı sorusuna, "Hukuk  fakültesi mezunlarının özellikle kamuda daha çok istihdam edilmesi için sayın bakanımızın etkili önerileri var. Bu, belli alanlarda kaliteyi arttıracaktır" yanıtını verdi.

Feyzioğlu, son 25 yılda yapılan en çoğulcu ve katılımcı çalışma olarak nitelendirdiği reform paketinin, ilgili kesimlerin işin içine katılarak hazırlandığını kaydetti. Metin Feyzioğlu, sözlerine şöyle devam etti:

"Dünyada, 'Türkiye bu konuda ciddi değildir, oyalama taktiği içindedir, hukuk devletini güçlendirme niyeti yoktur, demokrasiden sapmıştır' diyenlere tokat gibi cevap olacaktır. Hukuk devletini güçlendirmeyi düşünmeyen bir devlet, niçin bir buçuk senedir on binlerce kişinin emek harcadığı bir reform paketi hazırlama işine girişsin ki? Burada bir samimiyet vardır."

'PAKETİ YEŞİL PASAPORTA İNDİRGEMEK KÖTÜ NİYETLİ'

"Bu kadar kapsamlı bu kadar üzerinde uzun uzun düşünülmüş bir paketi yeşil pasaport basitliğine indirmek kötü niyetliydi, küçümsemek amaçlıydı. Sizi savunan avukatın sizi yargılayan hakimle eşit olması sadece sizin menfaatinizedir. Bir avukatın vatandaşı yargılayan hakim karşısında eşitim demesi o vatandaşın o mahkemede birey olarak güçlü olması anlamına gelir. Avukatlar yeşil pasaport almak için kuyruğa girecekler hepsi yurt dışına çıkacaklar diye bir şey yok."

Paketin ekim ayında TBMM'de ilk gündem olacağını vurgulayan Feyzioğlu, partilerin pakette karşı çıkacağı maddelerin bulunmadığını da sözlerine ekledi.