Kahramanmaraş depremlerinin ilk günlerinde Kızılay iştirakinin, deposundaki çadırları para karşılığı Ahbap Derneği'ne sattığının ortaya çıkmasının ardından, Ahbap Derneği’nin kurucusu ve yöneticisi Haluk Levent, FOX TV’de ‘İlker Karagöz’le Çalar Saat’ programında konu hakkında açıklamalarda bulundu.
Ahbap'ın afet bölgesindeki çalışmalarına da değinen Levent, Kızılay'ın satış sistemini de anlattı ve "Sistemi kimse bilmiyor. AFAD da çadırları parayla, faturalı alıyor Kızılay’dan. Buyurun AFAD yetkilileri yalanlasın." dedi.
Haluk Levent'in canlı yayındaki açıklamaları şu şekilde:
"DEVLETLE BİZ NASIL YARIŞTIRILABİLİRİZ?"
"Hatay'a gittim. Gittiğimde çok acılı manzarayla karşılaştım. Ses ve çığlık. Her yer çığlık sesleri. Sadece enkazdakilerin çığlığı değil, dışarıdakilerin enkazdakilere ulaşamadıkları için çığlıkları da var. Çok acı bir tabloydu.
Ahbap bir arama kurtarma ekibi değil, arama kurtarma ekibine destek veriyor. Biz 4 yıldır AFAD'la işbirliği halindeyiz. Çok güzel bir şekilde organize olduk. Kamu kurum ve kuruluşlarıyla irtibata geçtik. Biz her depremde bize düşen görevleri alırız.
STK’lar AFAD'la işbirliği protokolü yaparlar. Devlet bir AFAD, bizler STK'yız. Devletle biz nasıl yarıştırılabiliriz? Biz ancak el ele insanların yardımına koşabiliriz.
“AHBAP’IN DEVLET KURUMLARIYLA BİR SIKINTISI YOK”
'Devlet yok Haluk Levent var' diye yazdılar. Hayır. Kesinlikle böyle bir şey yok. Depremde can kurtaran biz değiliz. Arama kurtarmalarda o canları kurtaran biz değiliz. Biz devletin karşısında hiçbir şey değiliz. Devlet oraya yerleşti, bizler onlarla beraber koordinasyona girdik.
Mütevazı davranmamak gerekiyor, Ahbap bu süreçte koordineyi çok güzel idare eden, gelen yardımları çok güzel dağıtan bir dernek. Ahbap’ın devlet kurumlarıyla bir sıkıntısı yok. Zaten devletin kademeleriyle çalışıyoruz.
Bizim bir konteynerin fiyatı 60-65 bin lira artı KDV civarı.
Biz üç kurum tarafından denetleniyoruz. Devletin denetimi var, TÜRMOB var, yabancı kuruluşlar var.
“AFAD DA ÇADIRLARI PARAYLA ALIYOR KIZILAY’DAN”
15 bin 250 adet çadır aldık. 2 bin 50’si Kızılay’dan alındı. 13 bin 200 tanesi de başka firmalardan alındı. 28 tanesinin faturasını yayın yayınlayacaktık zaten.
Arkadaşlar Kızılay'ın internet sitelerinden çadır sattığını görmüşler. Sitelerde var. Ankara Eczacılar Odası da almış biz niye almayalım. Hemen öğrendik ihracat yapılmak üzere hazırlanan 2 bin 50 çadır var. Kızılay'ın iştiraklerinin çadır sattığı piyasada biliniyor. Deprem zamanı veya değil, biliniyor.
Ben o an hiçbir şey düşünemiyorum. İnsanlar ölüyor orada, dışarıda tir tir titriyorlar. Benim orada insanlara çadır getirmem lazım.
Kızılay'da 2 bin 50 tane çadır vardı. 20 bin olsa satın alacağım. İnsanlar ölüyor, eksi 10 derece.
Sistemi kimse bilmiyor. AFAD da çadırları parayla, faturalı alıyor Kızılay’dan. Buyurun AFAD yetkilileri yalanlasın. Eğer o yurt dışına ihraç edilecek çadırlar satılacaksa, AFAD da parayla alıyor. Orada bir muhasebe var.
“KIZILAY’DAN GIDA SATIN ALDIK”
Kızılay'dan barbunya, konserve aldık. Muhatap ben miyim? Bir dakika bile önemli. Kızılay yönetimi karar alır, parayı iade eder. Onu ben bilemem."
Levent, canlı yayın sonrasında sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada ise Kızılay’dan gıda satın almalarına yönelik şu açıklamayı yaptı:
“Canlı yayın bitti. Açıklamaya zaman kalmadı. Kızılay kurumunun alt iştiraki olan Kızılay Lojistik A.Ş den 30 bin adet 4 kişilik bir ailenin 3 öğünlük yemeğini karşılayan ve 1 yıl bozulmayan gıda satın aldık. Canlı yayın sonuna denk geldi. Bilginize.”
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...