Yeni tip koronavirüs Kovid-19 nedeniyle vaka sayıları Türkiye'de de yükseliyor. Bu artışı dizginlemek, yüksek hızlarda seyretmesini önlemek için yaklaşık 2 haftadır evlerde izolasyon çağrısı yapılıyor mecburi olarak dışarıya çıkmak zorunda olmayanlara...
65 yaş üstü ve kronik hastaları bulunanlar için de sokağa çıkma yasağı getirilmiş durumda. Okullar tatilde, eğitim öğretim evlerde yapılıyor. Özetle nüfusun büyük kısmı şu an evlerinin sınırları içerisine sıkışmış durumda.
Peki, bu durum vücuda ne gibi etkiler yapıyor? Hareketsiz yaşamın olumsuz etkilerinden kurtulmak için ne yapmak gerekiyor?
CNN Türk'te Ahmet Hakan'ın hazırlayıp sunduğu Tarafsız Bölge programına konuk olan Namık Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Nejat Altıntaş bu soruların cevabını verdi.
Hareketsiz yaşama karşı iki kritik nokta olduğunun altını çizen Altıntaş, bunlardan ilkinin herkesin dilinde olan antioksidan olduğunu söyledi. Doç. Altıntaş, "Vücudun mikroplarla mücadele yöntemlerinden bir tanesi makrofajler, lenfositler virüsleri bakterileri öldürürken oksijeni kullanır. Oksidasyonla yapar. Oksijeni radikallerine dönüştürür, bu radikallerden biri de hipokloramik asittir. Yani bildiğiniz çamaşır suyudur. Bununla bakteri ve virüsü yıkar. Siz antioksidanı fazla alırsanız zarar bile verebilirsiniz. Kesinlikle antioksidan kullanmıyorsunuz fazla miktarda almıyorsunuz. Bunu ekzersize nasıl bağlayacağım. Egzersiz yaptığınız zaman damarlardan nitrikoksit salgılanır. Nitrikoksit spor yaptığınız zaman damarların genişlemesinin neden olur. Nitrikoksit aynı zamanda virüsleri öldüren vücudun mekanizmalarından biridir. Yani spor yaptığınız zaman şunu oluşturmuş oluyorsunuz. 1. Bakteri ile savaşacak maddeyi artırıyorsunuz. Eksik oksiti artırıyorsunuz. 2. O yüzden artık her gün evde kalıyorsunuz. Evde kaldığınız için ne yapmanız gerekiyor? En az 20 dakika eğer yürüyüş bandı varsa yürüyüş bandını kullanın, eğer yoksa oda içerisinde hızlı yürüyüşler yapın. Kardiyo hareketleri yapın. İkincisi de kaslarla ilgili. İçimizdeki yumuşak kasların haricinde iskelet kaslarının iki çeşidi vardır tip 1 ve tip 2 dediğimiz. Tip 2 kaslar daha beyaz tip 1 ise daha kırmızı kaslardır. Eğer sedanter bir hayata yani oturgan bir hayata geçerseniz tip 2 kaslar beyaz kaslara dönüşür. Bunlar da daha fazla oksijen tüketirler. Yani vücudunuzdan daha fazla oksijen tüketerek enflamasyonu (yangı) da artırmış olur." diye konuştu.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |