Bilgen, “Cezaevlerinde on binlerce insan hiçbir şiddet içermeyen toplantı, gösteri, yürüyüşleri, sosyal medya paylaşımları sebebiyle tutuklu. Bunlar belki faydalanacak ama bir dönemin mağduriyet olarak tarif edilebilecek bir durumu olarak görüşlerinden dolayı cezaevinde tutulan on binlerce başka insan faydalanamayacak. Biz affın kapsamını eksik ve sorunlu görüyoruz ama ortada bir sorun olduğu ve siyasetin bunu çözmesi gerektiği konusunda yapıcı davranacağımızı ifade ediyoruz” dedi.
Bilgen, şöyle konuştu:
‘MHP'NİN AFLA İLGİLİ DÜZENLEMESİNDE İKİRCİKLİ BİR YAKLAŞIM VAR’
MHP grubu tarafından Meclis’e sunulan düzenleme ile ilgili grubumuz adına bazı noktalara dikkat çekmek istiyoruz. Siyasetin görevi elbette toplumsal talebi ve siyaseten çözülmesi beklenen sorunları görmek ve bunun gereğini yapmaktır. Türkiye’de adaletle ilgili ciddi sorunlar olduğu çok açık. Dolayısıyla siyaset kurumunun bu talebi yok sayması düşünülemez ama sorunu doğru analiz etmek, doğru tespitlerde bulunmak çözüme doğru da etkin adımlar atmanın ön şartıdır.
Teklifin gerekçesinde son derece dikkat çekici tespitler var ama sanki bu sorunun bir faili yokmuş gibi, yargının bu hale gelmesinin sorumlularıyla ilgili son noktayı koyma konusunda tereddütlü bir yaklaşım var.
Türkiye yargısı 2006 - 2016 arasında ciddi bir haksızlık, yanlış delil üretme, suçlama ve yargıyı yanıltma mekanizmalarına maruz kalmışsa bunun mağdurları sadece burada şartlı tahliye kapsamına alınacak suç kategorileri olmasa gerek.
Sahte delil üretme ve izinsiz dinleme uygulamalarına maruz kalanlar gazeteci siyasetçi olduğunda bunu görmezden geleceğiz ama evrak sahteciliği ve başka suçlar olduğunda bununla ilgili çözüm arayacağız. Burada ikircikli bir yaklaşım var.
Haksız yargılamalar, keyfi tutuklamalar sürüyorken, yaptığınız şey bir suç kategorisini çıkarıp bir başka suç kategorisini cezaevine atmak olur
Önemli bir tespit cezaevlerinin durumudur. Bir ülkede tutuklu hükümlü oranı neredeyse bire üç düzeyine ulaşmışsa bu o ülkede adaletin bittiğini gösterir.
Bunu görmezlikten gelip cezaevlerini bir kereye mahsus boşaltırsanız o anı kurtarırsınız ama sonra şu soruyla karşı karşıya kalırsınız: şimdi boşalttığınız koğuşlara kimler yerleşecek.
Bu yargının konusu elbette ama haksız yargılamalar, keyfi tutuklamalar devam ediyorsa bugün bir suç kategorisini cezaevinden çıkarırsınız, başka bir suç kategorisi ile o cezaevlerini kısa sürede doldurursunuz.
Yüzleşilmesi gereken toplum suç ilişkisi, yargılama sistemi ceza ilişkisidir. Ne adil olmayan yargılamaları çözebilir ne de cezaevlerinde 12 kişilik odada 25 kişi kalması sorununu böyle çözemezsiniz.
Teklifteki cezaevi sorunun görülmesini önemli buluyoruz ama çözümün daha farklı bir yöntem ve kapsamla ele alınması konusunda tüm siyasi partileri samimi ve dürüst davranmaya çağırıyoruz.
‘AKP'NİN AF PAKETİYLE İLGİLİ 360 ŞARTININ ARANMAYACAĞINI SÖYLEMESİ SİYASETEN DİKKAT ÇEKİCİDİR’
Maddelerle ilgili tek tek polemiğe girmeyeceğiz. Elbette bizim komisyonlarımızda değerlendireceğiz. Ama bugün itibariyle iktidar partisinin bu paketle ilgili 360 şartının aranmayacağını söylemesi siyaseten dikkat çekicidir. Burada "diğer partiler ne derse desin biz MHP ile uzlaşırsak bunu yaparız" tutumu aslında af beklentisinin bir toplumsal uzlaşma ile bütün siyasi partilerin ülke meselesi olarak görüp ele almasının değil iki parti arasındaki başka pazarlıkların yapılmasının bir aracı gibi görüldüğünü gösteriyor. Af konusuna böyle bir muamele toplumun umutlarıyla oynamaktır.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...