"Paralel Yapı" soruşturmaları kapsamındaki tutukluların tahliyesini kararlaştıran ve meslekten ihraç edilen hakimler Metin Özçelik ve Mustafa Başer'in Yargıtay 16. Ceza Dairesinde yargılandığı davaya devam edildi.
Yargıtay konferans salonundaki duruşmada heyete, Yargıtay 16. Ceza Dairesi Üyesi Muhsin Şentürk başkanlık etti.
Duruşmaya verilen öğle arasının ardından savunmasını sürdüren sanık Özçelik, HSYK'nın müfettiş incelemesi aşaması dahil bugüne kadar ifadesine başvurulmamasının savunma hakkı kapsamında bir sorun olduğunu söyledi.
Özçelik, burada savunma için kendilerine yeterli süre verildiğini ancak dosyadaki bilgi ve belgelerin tamamının gerek dijital gerek kağıt ortamında tarafına ulaştırılmaması, cezaevi yönetiminin bilgisayar kullanımına ilişkin tutumu gibi konularda eksiklikler bulunduğunu öne sürdü.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinden (AİHS) savunma hakkına ilişkin bazı hükümleri okuyan Özçelik, AİHS'nin Türk iç hukukunun bir parçası olduğunu ve uygulanması gereken bir metin niteliği taşıdığını söyledi.
Savunması sırasında 15 Temmuz'dan bahsetmesi üzerine, heyetteki bir üyenin "Siz cezaevindeydiniz, 15 Temmuz'da ne olduğunu biliyor muydunuz?" sorusuna karşılık Özçelik, darbe girişiminin yapıldığı gece cezaevinde televizyon yayınının kesilmediğini ve olayları televizyondan izlediklerini söyledi.
Yaşananlar nedeniyle kahrolduklarını ifade eden Özçelik, şöyle konuştu:
"Kim yaparsa yapsın, benim babam dahi olsa, kimin ilgisi varsa lanetliyorum. Kesinlikle bu Türk milletine karşı, hepimize karşı yapılmış bir darbe girişimidir. Sorumlusu kimse, Fetullah Gülen midir, asker midir, dış destek olmuş mudur, bunların tamamının yasalarda belirtilen cezalara çarptırılmasını vatandaş olarak talep ediyorum. "
Sanıkların savunmalarının bu duruşmada tamamlanamayacağının belirtilmesi üzerine, tutukluluk durumunun görüşülmesine geçildi.
Tutukluluk durumuna ilişkin mütalaası sorulan savcı Kenan Zeybek, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanmasının (FETÖ/PDY) dış güçlerin ve yerli işbirlikçilerinin güdümünde, sinsi şekilde girdiği bünyeyi adeta kanser hücresi gibi dejenere edip kontrol altına alan, tüm milli değerleri kendisine hasım gören bir örgüt olduğunu söyledi.
Asker kıyafeti giyen teröristlerin ele geçirdikleri devletin silahları, helikopterleri, uçaklarıyla kamu görevlilerini, sivil vatandaşları şehit ettiğini, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı öldürmeye çalıştığını, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ı rehin aldığını belirten Zeybek, darbe kalkışmasıyla ülkeyi ele geçirip teslim almaya yönelik hain bir girişimde bulunulduğunu kaydetti.
Sanık avukatları ise müvekkilleriyle ilgili tahliye talebinde bulundu.
Verilen aranın ardından kararı açıklayan Başkan Muhsin Şentürk, sanıkların tahliye taleplerinin reddedildiğini ve tutukluluk halinin devamına karar verildiğini bildirdi.
Duruşma, sanık savunmalarıyla devam etmek üzere 21 Eylül'e bırakıldı.
AA
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...