Mimari bir tasarımda en çok vurgulanan olumlu özelliklerin başında geniş bir cephe, ışık alan büyük pencereler, ferah bir atmosfer gelir. Fakat Polonya’nın başkenti Varşova’da yer alan ve insanı hayrete düşürebilecek tasarımıyla dikkat çeken Keret House bu özelliklerin hiçbirini bünyesinde barındırmıyor.
Sadece 122 santimlik bir genişlikte inşa edilen ve sıradanlığa karşı bir başkaldırı niteliği taşımaya aday Keret House imkânsız gibi görünen bir vizyonla hayata geçirildiğini her detayında ispatlıyor.
Dünyanın en ince evi Keret House
Polonyalı mimar Jakub Szczesny tarafından 2009 yılında ortaya atılan böyle bir yapı inşa etme fikri, uluslararası kuruluşların yoğun ilgisini üzerine çekmeyi başarsa da çoğu kişi böylesi bir sonuçla karşı karşıya gelmeyi beklemiyordu. Varşova’nın geçmişiyle bugünü arasındaki farklılıklara dikkat çekmeyi amaçlayan bu bina iki eski yapının arasında kalan 122 santimlik boşlukta yer alıyor.
Böylesine ufacık bir yaşam alanının son derece boğucu ve hatta klostrofobik olması beklense de Keret House tuhaf bir şekilde aydınlık ve iç açıcı olan görüntüsüyle görenleri şaşırtmayı başarıyor.
Bir başkaldırı hikâyesi
İlk olarak İsrailli yazar Etgar Keret’in çalışma alanı olarak tasarlanan evin aynı zamanda yazar, müzisyen, sanatçı ve yaratıcı kimselere de ev sahipliği yapması planlanıyor. Tüm dünyanın ve medyanın ilgisini çeken Keret House, Polonya’nın savaş yılları esnasında yaşadığı üzücü yıkım sonrasında uygulanan kentsel yapılaşmaya karşı eleştirel bir bakış açısı yaratmayı hedefliyor.
Evin bulunduğu sokakların II. Dünya Savaşı sırasında Naziler tarafından kurulan Varşova Gettosu’nun yer aldığı kavşakta bulunması ise onun bu özelliğini daha da anlamlı kılıyor.
İmkânsız mimari gerçek oluyor.
En dar noktası sadece 92, en geniş kısmı ise 152 santimetre olan bir boşlukta hayata geçirilen projenin büyüklüğü ise 14 metrekare. Bu çok ufak bir rakammış gibi görünmesine karşın yapının bir yaşam alanında ihtiyaç duyulan bütün gereksinimlere sahip olması Keret House’un tasarımcısının yeteneğini ayrıca gözler önüne seriyor.
İçinde banyo, iki kişilik bir yemek alanı, çalışma masası ve oturma odası bulunan projede 90 santimlik bir yatak da yer alıyor. Dar bir alanda konumlanmanın dezavantajlarını minimuma indirmek için iç mimari tasarımında beyaz rengin hâkim kılındığı binanın çatısında yer verilen polikarbon malzeme ise güneş ışığının günün her saatinde içeriye girmesini sağlıyor. Böylesine ilginç bir yapıyı görmek isteyen kişilerin ziyaretine de açık olan ev ancak 4 kişilik gruplar halinde gezilebiliyor ve bu ziyaretlerin süresi 10’ar dakika ile sınırlı tutuluyor.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...