Kırşehir’deki bir liseye bağlı öğrenci yurdunun müdürü N.A., öğrencileri istismar ettiği gerekçesiyle Nisan 2021’de tutuklanmış ve hakkında dava açılmıştı. N.A.’nın tutuklu yargılandığı davada dün karar çıktı.
BirGün’den Mustafa Bildircin’in haberine göre, çocuklar, başlarda kendilerine “babacan” davrandığını düşündükleri müdürün davranışlarının git gide değişmeye başladığını ifade etti. İstismarcı müdürün, yurtta kalan çocuklardan birine, “Bundan sonra yalnızca benim yanımda açık giyineceksin” dediği iddia edilirken, yasak olmasına karşın çocukların kaldıkları odalara haber vermeden girip çıktığı da öne sürüldü. N.A.’nın istismarına maruz kalan çocuklardan birinin, okul dışındaki bir markette N.A. tarafından sıkıştırıldığı da iddialar arasında yer aldı.
SANIK AVUKATINDAN ‘RIZA’ İMASI
Sanık N.A., istismar mağduru çocukların yalan söylediklerini ve kendisine iftira attıklarını öne sürerken, duruşmaya sanık avukatlarının skandal niteliğindeki beyanları damga vurdu. “Davanın sosyal medyaya yansımasından rahatsız olduklarını” dile getiren sanık avukatları, N.A.’nın istismarına maruz kalan ve şikayetini geri çeken iki çocuk hakkında “Sanığın eylemlerinden rahatsız olmamıştır” diyerek yaşananların “rızaya dayalı” olduğunu ima etti.
Duruşma sırasında N.A.’nın avukatları, istismara uğrayan çocukların “makyaj yaptığını”, erkek arkadaşları olduğunu” ve “sosyal medya hesaplarını aktif olarak kullandığını” da söyledi. Öte yandan, “çelişkili beyan verdikleri” gerekçesiyle 4 kez ifadeleri alınan çocuklara, avukatların ifade sırasında, “Hocan yatakta sana dokunduğunda bir şey hissettin mi” diye sorduğu da ortaya çıktı.
40 YILIN ÜZERİNDE HAPİS CEZASI
Savcı mütalaasında, N.A.’nın, cinsel saldırı suçunun nitelikli halinden cezalandırılmasını istedi. Mahkeme heyeti, N.A.’nın, Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 103/1’in birinci ve ikinci cümleleri ile 103/3’ün b ve d bentleri gereğince hapis ile cezalandırılmasına hükmetti. Tutukluluk halinin devamına karar verilen N.A., 40 yılın üzerinde hapis cezası aldı.
Davayı takip eden Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği’nin gönüllü avukatlarından Çisel Demirkan, kararın benzer dosyalar için emsal olması gerektiğini belirterek şunları dile getirdi:
“Ceza her ne kadar alt sınır gözetilerek verilmiş olsa da böyle bir dosya için olumlu. Alt sınırın gözetilmesi ise yasalarımızdaki boşluklardan kaynaklanıyor. İşte bu yüzden İstanbul Sözleşmesi’ni savunuyoruz.”
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...