Konuşmadan başlıklar şöyle:
İdlib’den şehitlerimiz geldi, Allah’tan rahmet diliyorum, onlar bizim gururumuz.
Egemen güçlerin Ortadoğu'daki taşeronluğuna Türkiye soyunmamalıdır, bedelini bizim askerlerimiz ödememelidir.Şehitlerimizin aileleri ve gazilerimiz yoksulluk sınırınının iki katı altında maaş almak, bizi çok incitiyor diyorlar. Biz siyasileri yalnızca şehit cenazesinde değil, sosyal, hukuki sorunlarımızda da yanımızda görmek istiyoruz. Verilen sözler nedir? Gelinen nokta nedir?
"HULUSİ AKAR TAKİPTEYİZ DİYOR"
Orgeneral Yaşar Güler daha önce tazminat talebini dile getirdi. Cephede kardeşim ver onlara kardeşim. Kimse bir şey diyemez. 8 Haziran 2018'de astsubaylara müjde vermek istedim diye. Arkadan Sayın Hulusi Akar'ın açıklaması var. Takipteyiz diyor.Ama benim size sözüm söz. CHP bu sorunları çözecek.En son Hatay'da valilik binası önünde bir vatandaşımız benzinle kendisini yaktı. Çocuklarım aç, işsizim diyor. Saray sosyetesi anlıyor mu bu durumu acaba? Bir baba kendi çocuğuna yiyecek bir şeyler götürmezse, ailesinde huzur kalmazsa, kendimi yakayım kurtulayım diyorsa herkesin vicdanını elini koyması lazım.AK Parti'nin ağır Meclis üyesi böyle bir manevraya partimiz prim vermez diyor. Bunlar da din iman var mı? vicdan mı? İnsanlar işsiz. Bayramda çocuğuma borçla kola aldım diyor. Sen hala siyasi manevra diyorsun. Sen de ahlak var mı ya?
"BİLAL'E ANLATIR GİBİ"
FETÖ'nün siyasi ayağını açıklayacağım dedim, Bilal'e anlatır gibi anlatacağım.Bir terör örgütü devletin tüm kılcal damarlarına nasıl sızar, birinci sorumuz bu. Bu isimleri devletin en hassas yerlerine yerleştiren isimlere FETÖ'nün siyasi ayağı diyoruz. Devletin en hassas yerlerine bu isimleri yerleştirenler siyasi ayaktır.İktidardaki parti bu atamaları yapmaya tek yetkili. İktidardaki parti terör örgütünü devletin kılcal damarlarına yerleştirirken 'benim bilgim yoktu' diyebilir mi? Diyemez.
FETÖ'nün faaliyetleri izleniyor muydu? Evet izleniyordu, eskiden beri izleniyordu. Gülen hareketinin CIA ilişkileri MİT tarafından raporlanmıştı 1991 yılında.24 Ağustos 2004 tarihinde bir karar alındı MGK'da. O dönem başbakan Erdoğan'dı.
Gülen hareketinin tehlikeli olduğunu hükümete bildirdiler. Peki ne yaptılar?MGK'da alınan Gülen kararı Bakanlar Kurulu'nda imzaya açılmadı, hiçbir işlem yapılmadı. Kimseye haber verilmedi. Tüm riski hükümet adına Erdoğan üstlendi. Peki, FETÖ'nün siyasi ayağı kim? Erdoğan aynı menzile giden yapı sanıyorduk, bunu göremedik diyor.
Yalan söylüyor, MGK kararını inkar ediyor.FETÖ'nün taleplerini yasalaştırdılar. Bakanları vekilleri Pensilvanya'ya gönderip taleplerini yasa yaptılar, KHK'lar çıkardılar. Yargıya 160 militan adadınız dedim diye beni hedef aldılar, şimdi hepsi hapiste.Yargı tümüyle FETÖ'nün eline geçti, bu kanunun altında hangi başbakanın imzası vardı?Orduya FETÖ'cü sokmaya 17-25 Aralık'tan sonra da devam ettiler.
"DEVLETİ FETÖ'YE TESLİM EDEN KİŞİ ERDOĞAN'DIR"
Buna olanak sağlayan kişi siyasi otoriterdir, bu isim de FETÖ'nün siyasi ayağıdır.Devleti FETÖ'ye teslim eden Recep Tayyip Erdoğan'dır, herkes bilmeli bunu.FETÖ kendini ne zaman her şeyin hakimi sanmaya başladı. 2007'den sonra örgütlenmesini Erdoğan sayesinde tamamladılar. Örgüt 2010'dan itibaren kendini Türkiye Cumhuriyet'nin tek hakimi olarak görmeye başlamıştır. Bunu sağlayan Erdoğan'dır. 2010'da anayasa değişikliği için ölüler bile kalkıp oy vermeli diyordu Gülen, biz karşı çıktık, onlar destek verdi.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...