Politika Merkezi Başkanı Dr. Koçak, Gönül Köprüsü organizasyonun 5. toplantısında konuşmasında şunları söyledi:
Türk-İslam dünyası oldukça zor bir dönemden geçiyor. Son Haçlı seferinde Müslümanlara yönelik katliamların belli bir adresi yok. Cebelitarık'tan Malaka Boğazına kadar uzanan her yerde Müslümanlar kan ve göz yaşı içinde. İstanbul'daki terör hadisesi, Arakan ve Halep'te yaşananlar bunun en son örnekleridir.
Dolayısıyla, bu son yaşananlar bir kez daha bizlere: Arakan, Filistin, Doğu Türkistan Halep ve İstanbul'un birbirinden ayrı tutulamayacağını ve güçlü bir İstanbul'a duyulan ihtiyacı gösteriyor.
Türk-İslam coğrafyasının tümden bir Halep'e çevrilmek istenildiği bir ortamda artık buna bir dur demenin vakti gelmiştir.
İslam dünyasının son kalesi Türkiye, bu noktada bir kez daha tarihsel bir misyon ile karşı karşıyadır. Bunun vebalinden kaçma gibi bir lüksümüz söz konusu bile değildir, olamaz da!
Aksi takdirde, tarihimize ve istikbalimize yapılabilecek en büyük ihanetin müsebbipleri olarak insanlık ve Allah indinde kayda geçeriz. Tarih ve evlatlarımız bizi asla affetmez.
Sadece tarih ve evlatlarımız mı? Şehit ve Gazilerimiz de bizi affetmeyenler kervanında olacaktır! Ama daha da kötüsü Allah bizi affetmeyecektir.
Bu coğrafyayı şehitlerimizin ve gazilerimizin kanlarıyla suladık. Bu toprakları; onların gözlerini kırpmadan şahadete yürüyüşlerinin sonucunda kendimize büyük vatan yaptık. Kanımızın son damlası akıtılmadan hiç kimse bu güzel vatanı elimizden alamaz!
Bu vatan, İslam'ın son kalesidir. Bizler bunun bilincindeyiz. Bize saldıranlar da bunun farkında. O yüzden kahpece ve haince saldırmaya devam ediyorlar. Zannetmesinler ki biz yılacağız, korkup kaçacağız!
Bilakis, saldırsınlar. Onlar saldırdıkça biz kendimize geliyoruz ve daha da güçleniyoruz. Nitekim, onlar uyuyan devi uyandırdılar!
Onları masumların kanında boğma vakti çok yakındır. Bundan emin olunuz!
***
Bunun için elbette bizlere çok iş düşüyor. Bu kapsamda yapılacak ilk iş gönül coğrafyamıza hitap edebilmek, onlara ulaşabilmek ve "biz buradayız" mesajını vermek olacaktır.
Biz, Alternatif Politikalar Merkezi ve Şehit Aileleri ve Gaziler ..... olarak bu yola başımızı koyduk.
Gönül Köprülerinin inşası noktasında son beş yıldır elimizden geldiğince katkı yapmaya çalışıyoruz. Bu inşada başta Güvenlik Korucularımız olmak üzere, bölücü terör örgütünün dağa kaçırdığı çocukların anneleri ile birlikte bölgedeki şehit ve yetimlere ulaşmaya, onların derdine derman olmaya, kardeşlik iftarları ile soframızı paylaşmaya çalıştık.Gün oldu Doğu ve güneydoğu otobüslerini ikramlarımızla durdurup birer kardeşlik sınıfına çevirdik,gün oldu Mardin'de Şırnak'ta kardeşlerimizle beraber olduk.
Biz, kimsenin oralarda olmadığı, kaderine terk edildiği bir dönemde de oradaydık. Gönül coğrafyamızı hiç bir zaman için terk etmedik, kendi başına bırakmadık, bırakmayacağız da inşaallah!
Bunun sonucunda çok güzel şeylere hep birlikte şahit olmaya başladık.
Bu gönül birlikteliğiyle PKK'ya başta güney doğu olmak üzere, tüm Türkiye'yi dar etmeye başladık. Allah'ın izniyle bulundukları her yeri bu emperyalist uşaklara, vatan hainlerine, İslam düşmanlarına mezar edeceğiz.
Çalışmaya devam ediyoruz. Bu bağlamda sizlerle bugün terörü lanetlemek ve yeni bir projemizi paylaşmak için bir aradayız.
Alternatif Politikalar Merkezi ve Şehit Aileleri ve Gaziler ..... olarak "Gönül Köprüleri" ve "Sevdamız Türkiye" projesi çerçevesinde; terörle mücadelede şehit düşmüş güvenlik korucularımızın bizlere bıraktığı emanetlere, yavrucuklarımıza karınca kararınca bir hediye vererek, minicik yüreklerini biraz olsun sevindirmek istedik.
Bu kapsamda güneydoğuda şehit düşmüş yiğit güvenlik korucularımızın yetimlerine ve gazilerimizin çocuklarına 625 adet eşofman yaptırdık ve dün itibarıyla Şırnak ilimize kargoya verdik. Bizim yetkililerden ricamız bunların adreslerine tek tek ulaştırılmasıdır. Bu arzumuzu siz değerli basın mensupları önünde tekrar devletimizden istirham ediyorum.
***
Gönül coğrafyamızı sadece ve sadece eksik kalmış Misak-ı Milli sınırlarının içi ile sınırlı tutar isek, işte o zaman ilelebet kaybederiz. Halep'tekiler de, Musul'dakiler de bizim şehidimiz ve gazimizdir. Onlara ve onların bizlere bıraktığı emanetlere sahip çıkmak her birimizin boynunun borcudur.
Önümüzdeki süreçte Alternatif Politikalar Merkezi ve Şehit Aileleri ve Gaziler ..... olarak "Gönül Köprüleri" ve "Sevdamız Türkiye" projesi çerçevesinde onlara da inşaallah ulaşacağız. Bunu da bu vesileyle ilan ediyoruz.
***
Evet, Türkiye bizim sevdamızdır. Türk-İslam dünyası bizim ülkümüzdür. Bu noktada "Güçlü İstanbul ve Güçlü Türkiye "bizim hedefimizdir. Gönüller bir olduğunda bunların hepsi de inşaallah bir bir gerçekleşecektir. Bundan hiç kimsenin en ufak bir şüphesi olmasın!
Cumhurbaşkanımız hepimize seslendi, Milli seferberlik ilan etti. Anayasamızın 104. maddesine göre Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin başı olarak seslendi. PKK'sıyla, DEAŞ'ıyla, FETÖ'süyle, DHKP-C'siyle ve tüm diğerleriyle, adı, söylemi, yöntemi ne olursa olsun, tüm terör örgütlerine karşı milli bir seferberlik ilan ediyorum dedi.
terör örgütlerinin faaliyetlerine karşı devletimiz de milletimiz de güvenlik güçlerinin yanındadır. arkasındadır.
Bundan sonra her Türk vatandaşı gibi hepimiz terörün kökü kazılıncaya kadar seferdeyiz, Zafer Allah'tandır.
Allah kardeşliğimize,devletimize ve milletimize zeval vermesin.
Hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum."
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...