Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde kurulan Kovid-19 ile Mücadele Merkezi (KOMMER) tarafından ilgili diğer kurum ve kuruluşlarla yapılan görüşmeler sonucunda alınan tavsiye kararı sonrasında, TSK personeline koronavirüsün yayılma riskinin yüksek olduğu düğün, nikahlara katılmamaları konusunda uyarı yapıldı.
AA'nın aktardığı habere göre, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatları doğrultusunda Türkiye genelinde alınan önlemlere uyumlu olarak Milli Savunma Bakanlığı'nca alınan önlemlerin Sağlık Bakanlığı ile koordinasyon içinde planlanması ve harfiyen uygulanması, yaklaşık 500 bin kişilik Türk Silahlı Kuvvetleri'nde pozitif vaka sayılarının çok düşük seviyelerde ve kontrol altında tutulmasını sağladı.
Bu kapsamda ilk olarak Milli Savunma Bakanlığı bünyesinde Kovid-19 ile Mücadele Merkezi (KOMMER) kuruldu. KOMMER, bir zincir halinde Genelkurmay Başkanlığı, Kuvvet Komutanlıkları, Ordu Komutanlıkları, donanma ve hava üsleri olmak üzere alt kademelere kadar devam eden bir birim olarak tesis edildi.
Merkezdeki faaliyetlerle, Bakanlık, bağlı birlik, karargah ve kurumlarında salgına karşı gerekli korumanın oluşturulması amaçlandı. Türkiye ve dünyadaki tüm gelişmelerin yakından takip edildiği merkezde takip ve izlemenin yanı sıra planlama, yönetim ve yönlendirme fonksiyonları da yerine getirildi.
TSK'da alınan tedbirlerin uygulanma seviyelerinin izlendiği merkezde, vakalara karşı alınacak tedbirler ve tıbbi planlamalarla muhtemel hal tarzları da geliştirildi. 24 saat esasıyla görev yapılan Merkezden, Kuvvet Komutanlıklarının Harekat Merkezleri ile telekonferans yöntemi ile görüşülerek çalışmalar ve gelişmeler düzenli olarak değerlendirildi.
En alttaki üs bölgelerinden, gemilere, filolara kadar süreci başarıyla yöneten KOMMER, kaynağa zamanında erişmek maksadıyla filyasyon ekipleri oluşturdu, Vaka Takip Yazılımı ile bilgisayar üzerinden süreci takip etti.
OPERASYON BÖLGELERİNDE İLAVE TEDBİRLER
Koronavirüsün yanı sıra terörle mücadelesini de aksatmadan sürdüren Türk Silahlı Kuvvetlerinde virüsün operasyon bölgelerine sıçramamasına yönelik de önemli tedbirler alındı. Bu kapsamda Suriye'nin kuzeyinde birliklerin yer aldığı harekat alanlarına giriş ve çıkışlara düzenleme getirildi.
Düzenleme kapsamında giriş çıkışlar 2. Ordu Komutanı'nın müsaadesine bağlandı. Zorunlu olmadıkça personel ve birlik hareketleri asgari seviyeye indirildi.
Harekat bölgesinden yurt içine geçecek personelin 14 gün gözetim altında tutulup müteakiben içeriye girmesine ve sağlık kontrolünün yapılmasına yönelik tedbirler alındı. Suriye'den yurt içine ikmal için gelen araçların, römorka monte KBRN temizleme sistemi ile dezenfeksiyonu için KBRN timleri görevlendirildi.
Bunlarla birlikte Kuvvet Komutanlıkları da bazı özel tedbirleri uygulayarak bu başarıya katkı sağladı. Deniz Kuvvetleri Komutanlığınca 21 Mart'tan itibaren öncelikle muharip gemiler ana üsleri dışındaki limanlara intikal ettirilerek etkin izolasyon tedbirleri uygulandı.
Kuvvet Komutanlıklarında pilotlar başta olmak üzere kritik personel ve özel ihtisaslı personelin vardiyalar şeklinde görev yapabilmeleri için tedbirler alındı. Harp silah araç ve gereçleri ile personelin temas ettiği yerler ve ortak kullanılan alanlar düzenli olarak dezenfekte edildi.
Tüm bu önlemlerin uygulaması, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin terörle mücadele operasyonlarını ve diğer faaliyetlerini aksatmayacak şekilde gerçekleştirildi.
KIŞLALAR İÇİN ÖZEL ÖNLEM
Bakanlık, bu süreçte vatani görevlerini yerine getiren gençleri de virüsten korumaya yönelik tedbirler aldı.
Yemekhanelerde yoğunluğun azaltılmasına yönelik çalışmalar yapılırken yatakhaneler ve ortak kullanım alanları seyreltilerek yeniden planlandı. Personelin sosyal mesafe kuralına uygun şekilde buralardan yararlanmalarına yönelik uygulamalar hayata geçirildi.
Terhis olacak gençler kışladan ayrılmadan önce 14 gün gözetim altında tutulurken yeni celplerle gelecek yükümlülere de PCR testi uygulandı.
Milli Savunma Bakanlığı, bir taraftan kışlaları koronavirüs salgınına karşı korurken diğer taraftan da yurt genelindeki mücadeleye katkı sağlamaya yönelik önemli çalışmalar yaptı.
Bu kapsamda Bakanlığa bağlı kurumlarda ve askeri dikim evlerinde koruyucu ve önleyici sağlık malzemelerinin üretimi yönünde adımlar atıldı.
Söz konusu tesislerde bugüne kadar 93 milyon maske, 500 bin civarında tulum ve 245 bin litre dezenfektan üretilirken bunlar sadece Mehmetçiğin değil, halkın ve sağlık personelinin de kullanımına sunuldu.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...