Nasrallah, Macron'un Hizbullah ve diğer Lübnanlı siyasi gruplara yönelik suçlayıcı açıklamalarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Geçen ay Beyrut Limanı'nda meydana gelen patlama sonrası Başbakan Hassan Diyab'ın istifa etmesinin ardından Lübnan'ı ziyaret eden Macron'un siyasi gruplarla görüştüğünü hatırlatan Nasrallah, Fransız girişimini memnuniyetle karşıladıklarını ve bunun ilk adımı olarak Mustafa Edib'e hükümeti kurma görevi verilmesini kabul ettiklerini aktardı.
Fransız girişimine göre yeni kurulacak hükümetin 14 bakandan oluşacağını, bakanlıkların mezhepler arasında her dönem değişebileceğini, bakanlıklara atanacak isimlerin kimler tarafından belirleneceği konusuna değinilmediği halde kendilerine bunların dayatıldığını söyleyen Nasrallah, "Geçen haftalarda Fransız girişimi olarak kurtarma hükümeti değil, eski başbakanlardan oluşan bir grubun hükümetini kabul etme yönünde bir teklif sunuluyordu. Macron bizim hükümet kurma konusunda 'korku yaratarak baskı uyguladığımızı' söylüyor, ama kendisi yeni hükümeti kabul ettirmek için Lübnanlı siyasi liderlere tehditler savuruyor." dedi.
Hükümetin bu şekilde kurulmasına izin vermelerinin mümkün olmadığını belirten Nasrallah, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hükümetlerde var olmamızın sebebinin direnişin (Hizbullah'ın silahlı kanadı) arkasını kollama olduğunu söylemiştik. Dolayısıyla Lübnan'da 5 Mayıs 2008'de yaşananların (dönemin hükümeti Hizbullah'ın tepkisine yol açan bazı kararlar almıştı) tekrarlanmaması ve direnişin arkasını kollamak için hükümette var olmaya devam edeceğiz. Lübnan'da ekonomik ve mali duruma yönelik endişeleri gerekçe göstererek hükümeti terk edemeyiz. Aynı zamanda Uluslararası Para Fonu'na (IMF) teslim olacak veya kamu borçlarını ödeme gerekçeleriyle devletin gayrimenkullerini satacak bir hükümetin kurulmasını da kabul edemeyiz."
Hizbullah'ın Şam yönetiminin talebiyle Suriye'de savaştığını belirten Nasrallah, Fransızların ise Suriye'de gayrimeşru şekilde varlık gösterdiğini söyledi.
Hizbullah lideri, "Fransız girişiminin İran tarafından akamete uğratıldığı" yönündeki suçlamaları reddederek, "Senin (Macron) girişimini, Lübnan'ın dışından kimlerin başarısız kıldığını arıyorsan, ABD'lilere ve Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdülaziz'e bak. Senin bizleri ihanetle suçlamanı reddediyor ve bu tepeden bakan tavrını kınıyoruz. Ayrıca kimsenin bizleri yolsuzlukla suçlamasını da kabul etmiyoruz, Fransızların elinde bu yönde kanıtları varsa buyursunlar göstersinler." diye konuştu.
Nasrallah ayrıca, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun, Hizbullah'a ait gizli silah deposu bulunduğunu ileri sürerek Beyrut'ta yeni patlama olabileceği yönündeki iddialarını yalanladı.
Netanyahu'nun söylediklerinin asılsız olduğunu kanıtlamak için bölgeye gazetecileri davet eden Nasrallah, Beyrut Limanı'nda geçen ay meydana gelen patlamanın ardından kendilerine yöneltilen bu tür iddiaların gerçeği yansıtmadığını basınla paylaşmaya devam edeceklerini ifade etti.
Netanyahu, Birleşmiş Milletler (BM) 75. Genel Kurulu'na video mesajla yaptığı konuşmada, İran ve Hizbullah'ı hedef alarak, şunları söylemişti:
"Beyrut Limanı'nda geçen ay korkunç bir patlamaya şahit olduk. Bir sonraki patlama burada (Hizbullah'a ait olduğu iddia edilen silah deposunu gösteren harita) yaşanabilir. Beyrut'un Cenah Mahallesi'ndeki bu yerde Hizbullah'ın gizli bir silah deposu var. Cenah sakinleri hemen harekete geçmeli. Bunu protesto etmelisiniz çünkü burada patlama olursa bir başka trajedi yaşanabilir."
MACRON 'İHANETLE' SUÇLAMIŞTI
Fransa Cumhurbaşkanı Macron, ülkedeki ekonomik krize karşı reformları hayata geçirecek teknokratlardan oluşacak bir hükümetin kurulması ve sonrasında Paris'te Lübnan'a destek için uluslararası konferans düzenlenmesi girişimini başlatmıştı.
Macron'un söz konusu girişimi, ABD yaptırımlarının hedefindeki Hizbulllah ve siyasi müttefiklerinin, Maliye Bakanlığı başta olmak üzere kendi paylarına düşen bakanlıklara getirilecek isimler konusunda Mustafa Edib'in taleplerini reddetmesi üzerine başarısızlığa uğramıştı.
Macron, Edib'in hükümeti kurma görevini bırakmasının ardından pazar günü Elysee Sarayı'nda bir basın toplantısı düzenleyerek, Lübnanlı siyasileri ihanetle suçlamıştı.
"Lübnanlı siyasi güçler, açık şekilde taahhüdü yerine getirmek istemedi, bu taahhüde ihanet etmeye karar verdiler. Onlar ülkenin genelinin çıkarlarını değil, kendi çıkarlarını önemsedi ve ülkeyi yabancı güçlere teslim ettiler." diyen Macron, Lübnanlı siyasilerin bu "ihanetin" sorumluluğunu üstlenmesi gerektiğini savunmuştu.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...