Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Nihat Özdemir, değiştirilmesi gündemde olan “yabancı sayısı” hakkında açıklamalarda bulundu.
Brand&Sport Summit 2019’da konuşan Türk futbolunun patronu, akşam oynanacak milli takıma başarılar dilerken, MHK’den Süper Lig’deki yabancı sayısına kadar birçok kritik konuda net ifadeler kullandı.
TFF Başkanı’nın sözleri şöyle;
“Milli takımımıza inanıyoruz, teknik direktörümüz Şenol Güneş önderliğinde doğru yolda ilerliyoruz. Yabancı sayısının azalmamasını isteyen büyük bir kesim var. Değişmesini isteyen de önemli bir kesim var. Bunun kararını verecek olan Süper Lig’deki kulüpler. Yabancı sınırında önemli olan Süper Lig’de oynayan takımlarımızın bunun üzerine anlaşarak ortaya çıkacak bir model. Kendi aralarında anlaşmaları gerekiyor. Kulüpler Birliği bir başkan seçti biliyorsunuz. Konulardan biri de buydu. Bir an önce karara varıp yolumuza devam edelim dedik. Gerekli çalışmaları yapıyoruz. Şenol hocanın da görüşlerini almamız gerekiyor. Bu kararı bir günde vermek söz konusu değil. Sürece dayanıyor. Belki 3 yıllık bir periyotta varmak istediğimiz sayıya ulaşmış olacağız. Şu anda kararla ilgili bir şey söylemem mümkün değil.
Koyacağımız kriterin de tartışılması gerekiyor. Sayı kadar transferlerin nitelikleri de bu konuların içinde. Mutlaka buna önem vermemiz gerekiyor çünkü baktığımız zaman birçok takımımızda 30’un üzerinde inanılmaz derecede futbolcu var. Bu kararı yalnız başına verecek değilim.
“EN ZOR İŞ MHK”
Bu federasyonun en zor işi MHK, hakemler. Çok sayıda kurullarımız var. Birçok kurulda nitelikli insanlar çalışıyor. Herkes görevlerini yapıyor. MHK da bunlardan birisi. Kamuoyunda en çok tartışılan kurum maalesef MHK. Çok iyi bir MHK tercih ettik. Başına da Zekeriya Alp’i getirdik. İlk zaman geldiklerinde profesyonel hakemlerin sayısı 21-22 civarındaydı. Yeterli görmedik ve bu sayıyı 43’e çıkardık. Bugün bir hakemin hakem olabilmesi için 8 yıla varan bir eğitim sistemi var.
Bugün futbolu bırakan bir kişi teknik direktör veya yardımcısı olmak istersen 1.5, 2 sene içinde yol alabiliyor ancak hakem olmak istese ancak 8 yıl geçmesi gerekiyor. Görüyorum ki MHK’nın gitmiş olduğu yol yakın zamanda iyi derecede gelişme olacağını görüyoruz. İyi yoldayız. Tecrübeli bir hakemin hata yapmasını kabul edemiyorum, genç hakemler hata yapabilir. Bu yönde kararlar aldık. Bu yolda da devam edeceğiz.
“HAKEMLERE 10 ÜZERİNDEN 7”
Bütün maçları düşündüğüm zaman 10 üzerinden 7 verebilirim hakemlere. Zaten biliyorsunuz 6.8 aldığında iyi bir not değil, iyiye yakın bir not verdim.
UEFA, VAR sistemimizi beğeniyor. İnanın bizler kadar onlardaki hakem komitesi de izlemekte, bizim hakemlerimize kademe atlatma gibi görevleri var. Eskiden Rosetti bizim danışmanımızdı, şimdi UEFA Hakem Kurulu Başkanı… Bizim hakemlerimiz önemli derecede eğitiliyor. Eninde sonunda sayın Zekeriya Alp ve ekibi başarıya ulaşacaklardır.
“HAKEMLERİMİZ BİRAZ DAHA VAR’A GİDEBİLİRSE…”
Neden bu kadar çok VAR’a gidiliyor diye eleştiri alıyorduk. Bu sene yeni MHK ile birlikte UEFA’nın VAR’a gitme prensiplerinin bire bir bizde uygulanıyor. Çok tenkit yediğimiz için MHK açıklama yaptı. VAR’a nasıl gidilir diye. Onlara rağmen ben yine de VAR’a gidilme konusunda hakemlerimizin biraz daha fazla kullanabilirlerse kamuoyu vicdanını rahatlatma konusunda önemli kararlar vereceklerdir. Geçtiğimiz hafta iyi bir hafta geçirdik, 1 maç dışında. VAR’a da gittiler. İnşallah milli maçtan sonra MHK’deki arkadaşlarımız daha dikkatli çalışarak, onların görevi adalet dağıtmak. Hakem kardeşlerimiz, eğer gri dediğimiz pozisyonlarda mutlak suretle VAR’ı tereddütsüz kullanmaları gerektiğine inanıyorum.
“VAR KAYITLARI HİÇ SIZMADI”
Geçtiğimiz sene tartışma konusu oldu. Bir yönetici bende VAR kayıtları var dedi. Diğer kulübümüz de kendisini mahkemeye verdi. Para cezası verildi, olay doğru çıkmadı.(Abdurrahim Albayrak’ın açıklamaları üzerine) Bu yıl da bir iki söylenti oldu VAR kayıtlarının sızdırılması konusunda. İyice araştırılsın dedim, hiç alakası yokmuş. Bizim VAR kayıtlarımız hiçbir şekilde dışarı sızmıyor. Şu anda öyle bir şey yok. Hiçbir söylenti doğru çıkmadı. Şu an içimiz rahat ama yarın ne olacağı belli olmaz. Takip ediyoruz.
“FENERBAHÇE TARİHİNİN EN GÜÇLÜ YÖNETİMİYDİ”
Ali Şen Bodrum’dan seslenmişti, “Fenerbahçe’ye el koymaya geliyorum” diye. O zaman el koymaya geldiğinde bizi yönetim kuruluna aldılar. O dönemdeki Ali Şen’in kurmuş olduğu yönetim bence Fenerbahçe tarihinin en güçlü yönetim kuruludur. İki tane başkanvekili vardı. Biri Vefa Küçük, diğeri Şadan Kalkavan. Mehmet Ali Aydınlar bizim muhasebe elemanımızdı. Ali Şen’in kurmuş olduğu o takım, Pereira’yı getirdi. Birçok yeni oyuncu getirdi. O sene takım Trabzon’u yenerek şampiyon olmuştu. Bir müddet ara verdim. Sonra Aziz Yıldırım beni davet etti. Geldim. Hemen hemen 17 sene Yıldırım’la çalıştım.
Paramız pulumuz yoktu, o stadyum yenilendi. Zaten yönetimin yarısı müteahhitti. Şükrü Saraçoğlu’nda bir gün dahi maç oynanmadığı gün olmadı. Hem maç oynandı hem stat yapıldı.” (sözcü)
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |