Piyasalar rahatladı mı? 

Kritik bir cuma günü daha geride kaldı. Her ayın ilk haftasının son günü açıklanan veriler, sert fiyat hareketlerini de beraberinde getiriyor. Cuma günü açıklanan enflasyon verisi TCMB’nin faiz indirimi için elini güçlendirirken ABD’de açıklanan Tarım Dışı istihdam verisi FED’in haziran ayında faiz artırımı yapıp yapmayacağına dair sinyal taşıması açısından yakından izlendi. 

Önceki hafta Fed Başkanı Janet Yellen, faiz artırımının önümüzdeki aylarda mümkün olabileceğini kaydetmiş ve ardından haziran ayında faiz artırımı olup olmayacağına ilişkin soru işareti oluşmuştu. Bu nedenle açıklanan Tarım Dışı İstihdam verileri piyasada merakla beklendi. Verilere ve şu ana kadar yapılan açıklamalara bakılırsa Fed’in haziran ayını pas geçerekTemmuz ayında bir faiz artırımına gitmesi olası görünüyor. Açıklanan Tarım Dışı İstihdam verisine baktığımızda 38 bin olduğunu görüyoruz. Beklenti ise 160 bin seviyesindeydi. Veri son altı yılın en düşük seviyesinde gerçekleşti. Saatlik kazançlarda beklentiler doğrultusunda bir artış söz konusu. 

Tarım Dışı istihdam verisinin hemen sonrasında bist 100 Endeksi 78.000 seviyesinin üzerine çıktı. dolar kuru ise 2.9160 seviyesine geriledi. Dolar kuru 2.9024 seviyesine kadar geriledi. 

Gözler Yellen’de
Şimdi mayıs ayı istihdam verilerinden üç gün sonra 6 Haziran’da Yellen’in yapacağı konuşma izlenecek. Ancak bu konuşmada haziran ayında olası bir faiz artırımını öne çıkaracak bir söylem beklenmiyor. Fed, faiz artırımı için daha fazla veri görmek isteyebilir. 

Öte yandan mayıs istihdam verileri bu kadar düşük çıkmasaydı bile 23 Haziran’da İngiltere’nin AB içinde kalıp kalmamasının oylanacağı kritik Brexit referandumu nedeniyle yine Fed beklemede kalabilirdi. Gerçi İngiltere’nin AB’den çıkması beklenmiyor. Ancak oylama sonucundan olası bir çıkma kararı bile Fed faiz artırımları için ciddi risk taşıyor. Öte yandan kasım ayında ABD’de başkanlık seçimleri gerçekleşecek. Seçime yaklaşıldıkça da Fed’in faiz artırımını ötelemesi ve aralık ayına bırakması gündeme gelebilecek.

ONS YÜKSELİŞE GEÇİYOR
Haziranda faiz artırımı ihtimalinin zayıflaması altının onsunda yükselişin başlamasına neden oldu. Altının ons fiyatı 1.235 seviyesinde. 7-20 ve 50 günlük hareketli ortalamalar yukarı doğru kırılabilir. Bu da yeniden 1.300’e doğru bir yükselişi getirecektir. 764 TL seviyesine gerileyen Cumhuriyet altını haftayı 776 seviyesinden tamamladı. Cumhuriyet altınında hedef yeniden 820 TL’li seviyeler.

Faiz indirim beklentisi 50-75 baz puana çıktı

Fed’in haziranda faiz artırımı gerçekleştiremeyeceğine ilişkin beklentiler, TCMB’nin haziran ayında faiz indirim beklentilerini 50-75 baz puana kadar yükseltti. Cuma günü açıklanan enflasyon verisi sonrası da TCMB’nin eli güçlenmiş görünüyor. 
JP Morgan, enflasyonun dört aydır düşüş göstermesini sürpriz olarak değerlendirdi. Kurum bu durumu Merkez Bankası’nın faiz indirimine gitmesi yönünde kapıyı açık tuttuğu şeklinde gördü. JP Morgan değerlendirmede bulunurken, “Enflasyon 4 ay üst üste düşerek şaşırttı, fiyat baskılarının zayıfladığına dair taze kanıt sağladı. Açıklanan veriler 10 yılın en uzun aşağı yönlü sürprizleri ile tutarlı”  dedi. 

Ancak kurum gıda fiyatlarında aşağı yönlü ayarlamaların sonuna gelindiğine de vurgu yapma gereği duyuyor. Önümüzdeki günlerde gıda fiyatlarında güçlü bir toparlanma öngörmemekle birlikte daha fazla düşüşün de olası görünmediğini dile getiriyor. Tüm bunlardan ayrı olarakRamazan’ın da geldiğini ifade eden JP Morgan, eylül ayına kadar enflasyonun yüzde 7 civarında devam etmesini beklemekte. 


DOLAR YENİDEN ALIM FIRSATI VERECEK
Dolar 2.95’lerde hareket ederken ABD istihdam verisiyle 2.90’lara geriledi. Yellen’in konuşması sonrası kurda 2.90’ların altını da görebiliriz. Doların yine 2.80-2.90 bandına girmesi borsanın da 80 bin seviyesinin üzerine çıkarak 85 bine doğru atağa geçmesi, yabancılara yeniden bir hareket fırsatı verecek. 

Kur 3 TL seviyesindeyken dolar bozdurup borsaya girenler, doların yeniden 2.80’lere yaklaşması ve borsanın yükselmesi ile ellerindeki hisse senetlerini satarak dolara dönmelerine imkan tanıyacak. Bu durumda hem kurdan, hem hisseden kazanma söz konusu. 

Yatırımcılar gelişmeleri takip edip her zaman yorumlama fırsatı bulamasa dahi hızlı ve ani yükselişlerde portföylerde bulunan enstrümanlardan bir miktar satarak fiyatı aşırı gerileyen enstrümanlara yönelmek mümkün. Neticede bu değişim, fiyatlar bir süre sonra dengelendiğinde yatırımcılara avantaj sağlayacaktır.

FAİZ VE DÖVİZE DUYARLI HİSSELER 

Gelişmeler takip edildiğinde faiz ve dövize bağlı hareket eden hisse senetlerinin öne çıkabileceğini görüyoruz. Faize duyarlı hisselerin başında bankacılık hisseleri geliyor. Bu nedenle önümüzdeki günlerde banka hisselerine ilginin arttığını görebiliriz. Otomotiv sektörü verilerinde de olumlu bir seyir gözleniyor. Faiz indiriminin de etkisi ile otomotiv, dayanıklı tüketim sektörlerinde hareketlenme görülebilir. Öte yandan fiyatı aşırı gerileyen sanayi hisseleri de borsadaki olası bir yükselişte çıkışa geçecek hisseler arasında yer alıyor. Hisse senedi fiyatlarındaki ger ilemeye bakarken mutlaka hisse senetlerinin detaylı mali yapılarını incelemede fayda var. Şirketlerin borsada işlem gören hisse senetlerindeki düşüşler firmaların mali yapılarının bozulmasıyla doğrudan ilintili bulunuyor. Bu durumun süreklilik arz etmesi halindeyse zarar etmemek adında bu tür firmalara mesafeli yaklaşmak yerinde olacaktır.

Yılbaşından bu yana en fazla değer kaybeden hisselerin ulaştırma sektöründe yer aldığını görüyoruz. Ulaştırma sektörü hisseleri yılbaşından bu yana ortalama yüzde 14.85 değer kaybetti. Yılbaşından bu yana banka sektörü yüzde 7.45 değer kazanırken sanayi sektörü hisselerinin değer kazancı yüzde 10.76 seviyesinde gerçekleşti. 

Milliyet