Alacaklarını 18 aydır tahsil edemeyen tıbbi cihaz sektöründe, Türk lirasında görülen tarihi değer kayıpları sonrası kriz derinleşti. Medikal firmalar pazartesi gününden bu yana hastanelere ortopedi ve beyin cerrahisi alanındaki her türlü malzeme satışını durdurdu.
Genel Sağlık-İş Sendikası Genel Başkanı Derya Uğur, bu iki alandaki malzeme satışının durması sonrası elinde ortopedi ve beyin cerrahisi ameliyatları için gerekli malzemesi olmayan hastanelerin yenisini de tedarik edemediği için bu alandaki ameliyatların durduğunu anlattı.
“Şu anda Burdur Devlet Hastanesi’nde tıbbi cihaz ve malzeme sıkıntı dolayı elektif (acil olmayan) ameliyatlar şu anda durma noktasına geldi. Aynı şekilde Çukurova Üniversitesi Balcalı Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi’nin yoğun bakımında tıbbi malzeme sıkıntısı yaşanmaktadır.”
‘YOĞUN BAKIMDA YATAN HASTAYA SERUM YOK’
Derya Uğur’un verdiği bilgilere göre ayrıca, hastanelerde en çok kullanılan, bir hastanenin olmazsa olmazı olan serum setinde, enjektörde ve hastanın kanındaki oksijen satürasyonunu ve nabzını ölçmede kullanılan saturasyon probunda eksiklik yaşanıyor.
Uğur, “Ameliyatların yapılamaması bir kenara, bir hastanede serum setinin olmaması ne demek! Yoğun bakımda yatan hasta için serum seti yok” dedi.
‘GENEL CERRAHİ AMELİYATLARINA SIÇRAYABİLİR’
Uğur ayrıca, bu sorunun çözülmediği takdirde mevcut krizin guatr, bağırsak, mide, karaciğer ve safra kesesi ameliyatlarıyla ilgilenen genel cerrahi alanına da sıçrayacağına işaret etti.
Uğur, döviz kurundaki artışın, ithal edilen tıbbi cihaz ve malzemelerin fiyatlarının yükselmesine sebep olmasının yaşanan bu sorunların temel nedenlerinden olduğunu aktardı:
“Daha önceden hastanelere verilen medikal malzemelerin hala parası ödenmediğini söyleyen tıbbi cihaz ve malzeme üreteci firmaları, sorunlarına çözüm bulunmadığı takdirde 6 Aralık’tan itibaren ortopedi ve beyin cerrahisi alanlarında her türlü tıbbi medikal malzeme satışını durduracağını ifade etti.”
‘SAĞLIK SİSTEMİ ÇÖKÜŞÜN EŞİĞİNDE’
“Sağlık sistemi bir çöküşün eşiğinde ve acil çözümler bulunmalı” diyen Uğur, “Alınacak önlemler konusunda geç kalınması durumunda sağlık hizmetlerinde daha büyük aksamalar yaşanması kaçınılmaz olacak. Sağlıkta piyasalaşmaya son verilmeli, toplum sağlığı uluslararası tekellerin insafına bırakılmamalı” değerlendirmesinde bulundu.
“Böylesi bir süreçte siyasi iktidar kamu-özel ortaklığı modeliyle kurulan Şehir Hastaneleri projelerine milyar dolarlar harcamaktadır” diyen Uğur, şöyle devam etti:
“Bugün sağlık hizmetine ulaşmakta yaşanan sorunlar, piyasalaştırılmış sağlık sisteminin sonucu. Hastaneler birer işletmeye, hastalar müşteriye dönüştürülmüştür. Sonuç olarak da ekonomik kriz ‘işletme mantığı' ile hareket eden hastaneleri de vurmuştur.
Sağlığın piyasa koşullarına terk edildiği, hastanın müşteriye dönüştürüldüğü böyle bir sistemde nitelikli sağlık hizmeti vermek sağlık çalışanları için giderek güçleşmektir.”
TTB: ÜLKE GENELİNE YAYILDI
Türk Tabipleri Birliği (TTB) İkinci Başkanı Doç. Dr. Ali İhsan Ökten ise, medikal firmalardan alınan tıbbi malzemelerin tedarik edilememesi sonucu ameliyatlarda yaşanan sıkıntının ülke genelinde yayıldığına dikkat çekti.
Doç. Dr. Ali İhsan Ökten, “Sağlık sanayicilerinin aldığı ortak bir kararla 6 Aralık’tan bu yana medikal firmalardan aldığımız tıbbi malzemeleri tedarik edemiyoruz. Acil ameliyatlar da dahil olmak üzere özellikle beyin cerrahi ve ortopedi alanındaki ameliyatlar yapılamıyor” dedi.
“Bu çok ciddi bir durum. Omurga kırığı geldiği zaman hemen ameliyat etmemiz gerekir ya da ortopediye kırık vakası geldiği zaman da hemen tıbbi malzemelerden vida, platin vs gerekir” diyen Doç. Dr. Ökten, şöyle devam etti:
“Şu anda bu ameliyatları yapamıyoruz. Bu da hastaların sağlığını oldukça olumsuz etkileyen bir durum. Halk sağlığını ilgilendirdiği için de acil bir şekilde çözüme kavuşturulmalı. Aksi halde hastalar gereksiz yere zarar görecek.”
TIBBİ CİHAZCILAR: TALEBE YANIT VEREMEZ HALDEYİZ
Tüm Tıbbi Cihaz Üreticileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Daşcı’nın sozcu.com.tr’ye yaptığı değerlendirmede ise, yaşanan kur krizinin bugün yaşanan sorunun yalnızca bir ayağını oluşturduğunu, sektör olarak aylardır tahsilat yapamamalarının ise bugünkü medikal krizine yol açtığını anlattı.
Daşçı, “Üretim yaparken kullandığımız ham madde tamamen ithalata dayalı. Dolayısıyla ham madde girişlerinde yaşadığımız sorunlar krizi büyüttü” dedi.
“18 aydır tahsilat yapamıyoruz” diyen Daşçı, şöyle devam etti:
“Sektörün ateşini almak için bir iki aylık ödeme yapılıyor ancak sonra yine duruyor. Tekrar aynı sorunla baş başa kalıyoruz. Sonu belli olmayan bir alım vadesi ve enflasyonun sürekli yukarıya tırmanmasıyla artık gelen taleplere cevap verilemez oldu. Bu yüzden de hastaneler ürün tedarik edemiyor.”
KAYNAK: SÖZCÜ
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...