IMF ile anlaşmadığı için hükümeti eleştiren TÜSİAD’ı bu görüşünden KDV artışı talebi caydırdı. KDV oranlarının düşmesini isteyen TÜSİAD, IMF’nin tersini talep ettiğini öğrenince hükümete hak verdi.
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan ile görüşmesinin ardından IMF ile anlaşma yapılması konusundaki tavrını değiştiren TÜSİAD’ın, ikna edilmesinde IMF’nin KDV oranlarını arttırılması yönündeki talebinin etkili olduğu ortaya çıktı. TÜSİAD, piyasanın canlanması için KDV oranlarının düşürülmesi gerektiği görüşünü savunuyordu.
BARIŞA REST ÇEKTİ
BAŞBAKAN Erdoğan’ın, TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ ile yaptığı görüşme, IMF ile yapılacak stand-by anlaşmasındaki pürüzlerin ayrıntılarının netleşmesini sağladı. IMF’nin, kriz nedeniyle çıkarılan ve vergi borçlarının 18 taksit ile ödenmesini sağlayan vergi barışı projesinden sağlanacak gelirlerin, 2009 yılı bütçesinde yer almasına karşı çıktığı öğrenildi. Vergi Barışı Projesi kapsamında, 11.4 milyar TL’lik başvuru yapıldı. Başvuru planına göre, 11.4 milyar TL’lik verginin, 7.5 milyar TL’si 2009 yılında tahsil edilecek. Maliye, 7.5 milyar TL’lik tahsilatın yarısını 2009 yılı bütçesinde değerlendirilmesini istedi.
IMF KDV ARTIŞI İSTEDİ
IMF teknik heyetinin ocak ayında yapılan incelemelerinde vergi barışından sağlanacak gelirler tartışma konusu oldu. IMF teknik heyeti, vergi barışından sağlanacak gelirlerin, 2009 yılı bütçesi içinde değerlendirilmemesini isteyerek, bunun yerine ek vergi getirilmesini istedi. Ek verginin de, KDV’nin artırılarak yapılması talep edildi. Hükümet ise ekonomik kriz nedeniyle bir durgunluk yaşandığını ve KDV oranlarının arttırılmasının durgunluğun daha da artmasına neden olacağını gerekçe göstererek, IMF’nin bu talebine onay vermedi. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı IMF ile yaşanan iki pürüzden birisinin ek vergi talebi olduğu bildirildi. İkinci pürüzün ise, 2009 yılı hedeflerinin revize edilmesinde yaşandığı kaydedildi.
HÜKÜMETİN PAZARLIKLARI OLUMLU
HÜKÜMETE IMF ile anlaşmayı geciktirdiği için ağır eleştiriler yönelten TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ’ın, IMF konusunda ikna edilmesinde IMF’nin bu talepleri konusunda bilgi verilmesinin etkili olduğu kaydedildi. TÜSİAD’ın özellikle, piyasadaki durgunluğu arttırılacak ve kemerlerin daha çok sıkılmasına neden olacak tedbirlere sıcak bakmadığı ve bu konuda hükümetin yaptığı pazarlıkları da olumlu bulduğu kaydedildi. TÜSİAD da, piyasanın canlandırılması için KDV oranlarının düşürülmesi gerektiği görüşünü savunmuştu.
IMF merkezine Türk binası yaptı
KÜRESEL krizle birlikte yıldızı tekrar parlayan IMF, krizden önce personel giderlerini, yatırım harcamalarını Türkiye’ye verdiği krediden elde ettiği faizlerle karşıladığı bildirildi. IMF’nin, yaklaşık iki yıl önce hizmete giren ‘ek hizmet binasının’ yapımın da, Türkiye’den elde ettiği faiz gelirlerin kullanıldığı bu nedenle, ekonomi bürokratları arasında ek binaya ‘Türk binası’ adı verildiği kaydedildi.
KRİZ IMF’Yİ DEĞİŞTİRDİ
STAND-BY anlaşması aşamasında iki yeni talepte bulunarak, anlaşmanın askıya alınmasına neden olan IMF’ye, ekonomi yönetimi de tepki göstermeye başladı. Bürokratlar, krizle IMF’nin Türkiye’ye olan yaklaşıının değiştiğini belirterek, onay verdikleri birçok düzenlemeye, krizin ardından itiraz etmeye başladıklarını bildirdiler. Buna göre, IMF’den 1999-2008 arasında 44.7 milyar dolarlık kredi kullanıldı. Bu krediler karşılığında ise IMF’ye 43.4 milyar dolar ödeme yapıldı. 43.4 milyar doların 37.3 milyar dolarını ana para, 6.1 milyar dolarını da faiz ödemeleri oluşturdu. IMF’ye 8.4 milyar dolar borç bulunuyor. Küresel krizden önce mali darboğaza giren ve altın satmak zorunda kalan IMF’nin, Türkiye ile stand-by anlaşması yürüttüğü dönemde, giderlerinin büyük kısmını Türkiye’nin ödediği faiz gelirlerinden karşıladığı belirtildi. IMF’nin, ek binasını da, Türkiye’den elde ettiği faiz gelirinden karşıladığı öne sürüldü. Bürokratlar arasında ise binaya Türk binası adı verildiği ve IMF ek binasının espri konusu olduğu öğrenildi.
Star
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...