AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, 27 Mayıs darbesi ile Adnan Menderes'in idam edildiğini hatırlatarak, "İki bakanı ve kendisini idam ettiler. Neden yaptılar? Çünkü bunlar, bu vesayetçiler, bu hayırcılar milletin sevdiğini sevmezler, milletin seçtiğine saygı göstermezler. 27 Mayıs darbesi bunun için oldu. Darbeler hükümetlere yapılmıyor, darbeler millete yapılıyor." dedi.
Yıldırım, anayasa değişikliğine ilişkin halk oylaması için partisince 15 Temmuz Cumhuriyet ve Demokrasi Meydanı'nda düzenlenen mitingde halka hitap etti.
Konuşmasına Isparta ve ilçelerini selamlayarak başlayan Başbakan Yıldırım, Isparta'nın hem istiklal mücadelesinin hem de demokrasi hareketinin şehri olduğunu söyledi.
Bugüne kadar milletin karşısına hep alınları ak çıktıklarını dile getiren Binali Yıldırım, Isparta için bugüne kadar çok iş, eser ürettiklerini, bundan sonra da güzel eserler üreteceklerini belirtti.
Bugün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yıllardır hayali olan şehir hastanesinin açılışını da yapacaklarını aktaran Yıldırım, daha önce Mersin ve Yozgat şehir hastanelerini açtıklarını, diğer illerde de açmaya devam edeceklerini bildirdi.
Başbakan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Az önce Sağlık Bakanımız söyledi. Bugünlerde milletin iradesine tabi olmayan bazı kesimler, kurtuluşu yalanda dolanda iftirada arıyorlar. İşte şimdi de diyorlar ki; 'Efendim bu kadar lüks, bu kadar muazzam, bu kadar büyük hastane parasız olur mu? Bundan para alacaklar, muayene parayla olacak'. Külliyen yalan, iftira. Biz 'insanı yücelt ki devlet yücelsin' anlayışıyla çalışıyoruz. Sizler her şeyin en iyisine layıksınız. 5 kuruş para olmayacak. Diğer hastaneler nasılsa bu da aynen öyle olacak. Şimdiden hastanemizin hayırlı, uğurlu olmasını diliyor, güzel hizmetlere vesile olmasını Cenabı Hakk'tan niyaz ediyorum.
Eski başbakanlardan Adnan Menderes ve arkadaşlarının 1950-1960 arasında büyük hizmetler yaptıklarını anlatan Yıldırım, şöyle konuştu:
"Memlekete büyük eserler bıraktılar ama biliyorsunuz 'hiçbir eser, hiçbir hizmet cezasız kalmaz' derler. İşte bu CHP zihniyeti, bu darbeci zihniyet, Menderes'i, bakanlarını idam etti. O dönemde hepimiz biliyoruz yollar yapıldı, köprüler yapıldı, barajlar, okullar, hastaneler yapıldı, Türkiye'nin ekonomisi büyüdü, refahı arttı. Menderes, 10 yılda Türkiye'yi bir baştan bir başa imar etti ama bütün bu hizmetlerin karşılığı idam oldu. İki bakanı, kendisini idam ettiler. Neden yaptılar? Çünkü bunlar, bu vesayetçiler, bu hayırcılar milletin sevdiğini sevmezler. Milletin seçtiğine saygı göstermezler. 27 Mayıs darbesi bunun için oldu."
Binali Yıldırım, darbelerin hükümetlere değil millete yapıldığını belirterek, şunları kaydetti:
"27 Mayıs darbesini de millete yaptılar, size yaptılar. Yetmedi, 12 Eylül darbesini de size yaptılar. 28 Şubat'ta genç kızlarımıza neler yaptıklarını gördük. Okulların önünde nasıl başlarından başörtüleri çıkarıp aldıklarını gördük. En son 15 Temmuz alçak darbe girişimini de yine millete yapmak istediler ama bu sefer millet 'dur' dedi. Darbecilere geçit vermediniz. Cumhurbaşkanını onlara vermediniz, başbakanınıza sahip çıktınız, hükümetine sahip çıktınız, bayrağı indirmediniz, ezanları dindirmediniz. Allah sizden razı olsun. Benim milletimin o gece, 15 Temmuz'da gözünün önüne Menderes geldi, Erbakan geldi, Zorlu geldi, Polatkan geldi. Aynı akıbet olmasın diye gençler, yaşlılar, kadınlar, toplara, tüfeklere göğsünü siper etti. Bu millet hükümetine, geleceğine sahip çıktı. Siz sadece darbeyi önlemediniz. Siz, merhum Menderes'in ruhunu da muazzez ettiniz. Siz sokaklara çıkarak, darbeyi durdurarak esasında 27 Mayıs'ın hesabını sordunuz."
Yıldırım, şöyle konuştu:
"18 maddelik anayasa değişikliği ile ne yapıyoruz? Milleti devletin patronu haline getiriyoruz. Millet patron, hükümetler amele. Hükümetler millete hizmet edecek, patron millet olacak. Bu, CHP'nin işine gelmez. Çünkü CHP yukarıdan bakmayı sever, amelelik yapmayı istemez. Onlar tembeldir, çalışarak, bugüne kadar hiç iş başına gelemediler. Hep dumanlı havayı kolladılar, vesayetleri takip ettiler, darbelerin arkasında durdular. Onlar milletin güveniyle iradesiyle hiçbir zaman gelecek aramadılar.
Geçmişte ne oluyordu? Siz seçiyorsunuz, Ankara'ya gönderiyorsunuz ama seçtiğiniz hükümetin yetkileri dağıtılıyor. Ankara'da gizli ortaklar var. Bu da yetmiyor, çeteler, cuntalar, yetki verdiğiniz hükümetlere musallat oluyor, onları taciz ediyor, rahatsız ediyor, yetkilerine göz dikiyor. İşte bu değişiklik ile millet iradesi milletin verdiği güce kimse sulanamayacak, kimse ortak olamayacak. Bundan sonra cumhurbaşkanlarını ve hükümeti doğrudan millet seçecek, sandıkta siz seçeceksiniz."
Başbakan Yıldırım, değişiklik ile hükümete yetkinin sandıkta verileceğini, cumhurbaşkanının millet tarafından en fazla iki sefer seçilebileceğini, ondan sonra değiştirileceğini belirterek, "Diyorlar ki 'tek adam rejimi olacak'. Milletin olduğu yerde, milletin patron olduğu yerde tek adam olur mu?" diye sordu.
"Ama CHP tek adam görmek istiyorsa Kılıçdaroğlu aynaya baksın." ifadelerini kullanan Yıldırım, şunları kaydetti:
"Yedi seçimdir kaybediyor ama tek adam olmaya devam ediyor. Neymiş? 'Bütün yetkiler tek adamda toplanıyormuş, çok yetki veriliyormuş.' Millet yetkiyi kime veriyor? Cumhurbaşkanına veriyor. Ne kadar yetki veriyor? En az yüzde 50 yetki veriyor. Başka kime veriyor? Meclis'e veriyor. Bunun dışında milletin yetki verdiği hiçbir güç yok. Çetelere, cuntacılara yetki yok. Kimde olacak yetki? Tabii ki milletin seçtiğinde olacak, sizin seçtiğinizde olacak. Eskiden olduğu gibi yetki çetelerde mi olacak cuntacılarda mı olacak? Siz seçtiniz, yetkiyi verdiniz, cuntalar, darbeciler, hükümetlere müdahale ettiler. Siz yetki verdiniz, medya patronları hükümetlere müdahale ettiler, hükümetlere ayar vermeye çalıştılar, devirmeye çalıştılar. İşte şimdi 16 Nisan'dan sonra bunların hepsi yok olup gidiyor. Kim kalıyor? Millet kalıyor, milletin adamları kalıyor. Hükümetler kurulacak, görevden o kurulan hükümeti sadece siz alacaksınız, millet dışında hiç kimse milletin yetki verdiği hükümete bir şey yapamayacaklar."
Başbakan Yıldırım, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ile artık Türkiye'nin kalıcı bir istikrara ve gençler için istikbale çok daha hazır hale geleceğini bildirdi.
Yatırımların daha da artacağını, terörle mücadelenin çok daha güçlü hale geleceğini vurgulayan Yıldırım, dış politikada Türkiye'nin gücüne güç katacaklarını, artık hiç kimsenin Türkiye üzerine hesaplar yapamayacağını belirtti.
Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine "hayır" diyenler olduğunu belirten Yıldırım, şöyle konuştu:
"CHP bu değişikliğe 'hayır' diyor. Niye hayır dediğini biliyor mu? Bilmiyor, çünkü okumamış. Ne değişiklik geliyor, haberi yok. İşi gücü yalan. Aşağı mahallede bir yalan söylüyor, yukarı mahalleye geliyor kendi de inanıyor. Bunun yaptığı benim babaannemin dediği gibi 'Kaval elin yel Allah'ın, üfle Kemal üfle'. Olağanüstü dönemler dışında hiçbir zaman bunlar iktidar olamadı. Onun için istemiyorlar. Bunlar ülke yönetmek nedir bilmezler. Sırtlarında bunların yumurta küfesi yok. Bu sistemin gelmesiyle CHP'nin keyfi kaçacak, rahatı kaçacak, çünkü çalışmak zorunda kalacak. Milletin gözüne girmek için daha çok gayret etmesi gerekecek. Yan gelip yatarak iktidar olmak yok."
Başbakan Yıldırım, HDP'nin de sırtını Kandil'e dayadığı için "hayır" dediğini belirterek, "Milleti kandırdı. Oyları aldı, devresi gün Kandil'in hemen gölgesinin içinde oldu. Şantajla, tehditle, korkutarak artık benim Kürt kardeşlerimi tehdit ederek, oyalamayacak." ifadelerini kullandı.
PKK'nın da "hayır" diyenler arasında olduğu, PKK'nın Kandil'deki terörist başlarının "Hayır için gece gündüz çalışın, 'evet' çıkarsa biz biteriz" dediğini aktaran Yıldırım, şöyle devam etti:
"Isparta'nın meydanından söylüyorum, evet bitecek, siz de biteceksiniz. Başka yolu yok. Bu milletin birliğine, kardeşliğine asla zarar veremeyeceksiniz. Başka kim 'hayır' diyor? FETÖ'cüler, 15 Temmuz'un teröristleri, darbecileri de 'hayır' diyor. O Pensilvanya'nın kandilini de söndüreceğiz, hesap verecek. Avrupa'daki bazı ülkeler de 'hayır' diyor. Bunlar hepsi kol kola girmişler, çünkü bu değişiklik olursa istedikleri gibi Türkiye'ye ayar veremeyecekler. Türkiye ekonomisinin şaha kalkmasını engelleyemeyecekler. Bir de milliyetçi maskesi takmış FETÖ'nün maşaları, onlar da 'hayır' diyor. İşte bunlara dikkat edelim. Bunların maskelerini düşürelim. Bunlar milliyetçi falan değil. Isparta'daki benim milliyetçi, ülkücü kardeşlerim bunların maskesini düşürün. Isparta'daki MHP'ye gönül veren vatandaşlarım, bunların tezviratlarına aldanmayacak. Bunlar milliyetçi değil, bunlar FETÖ'nün oyuncağıdır. Bunu herkes biliyor. Bunlara prim vermeyeceğiz."
Yıldırım, halk oylamasının bir seçim olmadığına dikkati çekerek, partilerin seçime girmediğini, partilere oy verilmeyeceğini, Türkiye'nin geleceğine, aydınlık yarınlarına oy verileceğini vurguladı.
Vatandaşlara seslenen Yıldırım, Türkiye'nin geleceği için 16 Nisan'da 'evet' demeye hazır olup olmadıklarını sordu. Yıldırım, "16 Nisan'da 'evet' diyelim, Türkiye'nin muasır medeniyetler yolundaki hedeflerine doğru kararlılıkla yol alalım. 16 Nisan'da ben vatandaşlarımızın terör örgütlerini sevindirmeyeceğine yürekten inanıyorum. 'Evet' dersek terör kaybedecek, 'evet' dersek Pensilvanya kaybedecek, 'evet' dersek Türkiye düşmanları kaybedecek, millet kazanacak. Türkiye büyüyecek, şaha kalkacak, artık terör örgütleri başımızı ağrıtmayacak. 'Evet' dersek Türkiye'nin ufku açılacak, önü açılacak. 16 Nisan Türkiye için, Isparta için bir milat olacak." değerlendirmesinde bulundu.
AA
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...