Deutsche Welle Türkçe'nin Nevşin Mengü ile Bire Bir programına konuk olan Metin Gürcan, Afrin'e operasyon hazırlığını ve Suriye'deki siyasi dengelerle ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi'nde güvenlik araştırmacısı olarak görev yapan Gürcan "2018'de Suriye kuzeyindeki YPG ile Türkiye tarafından desteklenen ÖSO ya da TSK çatışmasını kaçınılmaz buluyorum" dedi.
Gürcan "Bu çatışmanın bir savaşa dönmesi ya da yatıştırılması ve hemen söndürülmesi Moskova ve Washington'un alacağı kararlarla şekillenecek" diye konuştu.
"Fırat'ın doğusunda ve batısında işler Ankara'nın istediği gibi gitmiyor"
Ankara'nın Afrin operasyonu hazırlığını Fırat Kalkanı'nın yapıldığı dönemle benzeştiren Gürcan "2016 yılının ağustos ayı sonunda Ankara Suriye'de oyun dışı kaldığını hissettiği için bu hamleyi yapmıştı. Şimdi de Ankara Suriye içerisindeki süreçleri kontrol edemediğini hissetmeye başladı" dedi.
Gürcan, bu hissin sebebini Fırat'ın doğusunda ve Fırat'ın batısında işlerin Ankara'nın istediği gibi gitmemesiyle açıkladı. Gürcan, Fırat'ın doğusunda ABD'nin YPG ile sadece IŞİD ile mücadele kapsamında sınırlı olarak tarif ettiği askeri taktik işbirliği söylemini "sınır güvenliği" gibi süreklilik taşıyan bir kavrama dönüştürdüğüne dikkat çekti. ABD'nin sadece YPG ile muhatap olarak "solo dans ettiğini" belirten Gürcan, Türkiye'ye sırtını döndüğünü söyledi.
Gürcan, Fırat'ın batısında da Ankara'nın Rusya'ya 2017'de vaat ettiğini veremediğini söyledi. Ankara'nın İdlib bölgesinde radikalleri ve muhalifleri birbirinden ayırma, Sünni muhalif grupları tek bir siyasi aktör haline getirme, sahadaki tüm "başıbozuk" grupları toplama, bunları tek bir askeri komutanlık, tek bir askeri harekât merkezi altında birleştirme ve Esad'ın karşısına tek bir siyasi ve askeri aktör olarak çıkarma vaadini yerine getiremediğini belirtti.
Suriye hava sahası konusunda ABD ile Rusya arasında bir güç mücadelesi yaşandığını belirten Gürcan, tarafların Fırat'ın batısında ve doğusunda birbirlerinin oyununu bozmaya ve nüfuz alanlarını birbirlerinin sahasına doğru genişletmeye çalıştığını vurguladı. "ABD ile Rusya arasında Suriye'nin kuzeyindeki güç mücadelesinin bir nesnesi haline geldik" diyen Gürcan "Eğer bu bir masa tenisiyse Türkiye ile YPG'nin ilişkisi aslında toptur" diye konuştu.
Türkiye'nin Afrin operasyonu konusunda ABD'den "Ben oraya karışmam" mesajı aldığını belirten Gürcan, Rusya'nın tutumunun ise belirsiz olduğunu ifade etti. Güvenlik analisti, Türkiye açısından asıl kritik sorunun bu operasyonu Rusya'ya rağmen mi yoksa Rusya'nın onayıyla mı yapacağı olduğunu söyledi.
"Operasyon Rusya'nın onayıyla olmalı"
"Afrin hava sahasının bize açılması lazım" diyen Metin Gürcan, zırhlı birliklere karşı sahadaki unsurların ilerleyebilmesi için yakın hava desteğinin şart olduğunu vurguladı. Rusya'nın Afrin şehir merkezinde devriye görevi icra eden yaklaşık 200 ya da 300 kişilik askeri inzibat unsuru olduğunu belirten Gürcan, "Rusya askerlerini oradan çekmedikçe Afrin'e bir operasyon riskli. Bir Rus askeri sahada ölürse bu ciddi diplomatik krize dönebilir" diye konuştu. Rusya'ya rağmen yapılacak bir operasyonda, nispeten küçük arazi parçasında ciddi bir direniş sergilenebileceğini ifade eden Gürcan Rusya'nın yeşil ışık yakması halinde bölgenin Türkiye'nin kontrolüne geçmesinin zor olmadığını ifade etti. Gürcan "Operasyon Rusya'nın yeşil ışık vermesiyle olmalı" dedi.
Güvenlik analisti Metin Gürcan, Türkiye açısından YPG'nin Afrin'deki varlığı kadar Rusya tarafından desteklenen Esad güçlerinin İdlib taarruzlarının da önemli olduğunu vurguladı. Söz konusu güçlerin ilerleyişlerinin sürmesi halinde Afrin'i de alabileceklerini belirten Gürcan, Ankara'nın Esad rejimiyle Suriye sınırları içinde komşu olmayı tercih ettiğini söyledi.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...