Sinan Burhan yazdı: Siyasal İslam bir kuru ideolojidir 

Yeni Akit Gazetesi yazarı Sinan Burhan bugünkü köşesinde, "Siyasal İslamcılık kötüdür" başlıklı bir yazı kaleme aldı.

BURHAN'IN YAZISI ŞÖYLE:

Bu kavram ya da tanımlama biz Müslümanlara ait bir tanımlama değildir. Daha çok öteki dediğimiz kimselerin İslami duyarlılığı yüksek kesimler için kullandığı bir tabirdir. Ben şahsen bu tanımlamadan rahatsızım ve uzağım. Ancak bu kavramdan rahatsız olsak da bu kavramın muhatabı bizleriz ve gerekli uyarı ve dersleri çıkarmamız gerekir. İslam’ı siyasetle özdeşleştiren, siyasileri İslam’la özdeşleştiren bu kavram nereden bakarsanız sorunludur. 

Ben kendimi Müslüman olarak tanımlıyorum. Siyasal İslamcılık bir biçimde ideolojik, partisel bir kavramdır. Bu kavrama muhatap olanlar da bu kavramı düşmanca kullananlar da İslam’a zarar veriyor. Siyasal ve toplumsal muhalefet yapan bazı partiler ve sivil toplum örgütleri İslam’a zarar vermek için bakın İslamcılar adaletsizlik yapıyor, dolayısıyla İslam da budur diyorlar.  

İslam adalet dinidir. İslam ahlak dinidir. Siyasal İslamcılık bir kuru ideolojidir. Burada insan yok, çıkar vardır. Zümre menfaati vardır. Adalet yoktur. Grup çıkarı vardır. Siyasal İslamcılıkta şekil vardır, öz yoktur. Siyasal İslamcılık ahlak üretmez. Adalet üretmez. Sadece güç üretir. Zümre çıkarı üretir. İslam’ın temel kavramlarının içini boşaltır. 

Oysa İslam barış, sevgi ve esenlik demektir. Peygamberimiz (SAV), kızım Fatıma da hırsızlık yapsa onun da kolunu keserim demiştir. Durun hemen kesmekten filan eleştiri çıkarmayın. Buradaki adalete bakın. Bu ne demek; bu bende adaletsizlik yok, bende babam Peygamber demek yok. Sıradan insana ne uygulanıyorsa kızıma da onu uygularım demektir. 

Her Cuma günü hutbede imam ne diyor? Allah adaleti emreder buyuruyor. İster zengin ol ister fakir, ister bey ol istersen ırgat herkese adalet lazım. İster dindar ol ister dinsiz. Bizim medeniyetimiz adaletle hükmetmeyi emreder. Politik siyasal ve zümresel çıkarlar adaleti engellememelidir. 

Bazı din düşmanları, insanların yaptıkları hataları İslam’a yüklüyor. Kardeşim Allah adalet diyor kul zulmediyorsa İslam’ın suçu nedir. Allah rüşveti yasaklıyor. Bir kul rüşvet alıyorsa dinin suçu nedir? İslam Dininde benim hırsızım iyidir diye bir kural yoktur. Bu insan dindar görünüyorsa yargı onu korur diye bir kaide yoktur.  

Bana İslam’ı anlat derseniz bir tevhit, iki adalet ve ahlak derim. Bu kavramlar olmadığı takdirde kuru İslamcılık iddiası boştur. Öncelikle hal ehli olmak lazım. İslam’ı gerçek anlamda yaşamak lazım. Bilgi ve hikmetle insanlara dokunmak lazım. Seni öldürmeye gelenin sende dirilmesi lazım.  

Peygamberimiz (SAV),  Mekke’yi fethettiği zaman Kâbe’nin anahtarlarını müşriklerde olduğunu öğrendi. Sahabe o anahtarları bize verin talebinde bulundular. Peygamberimiz (SAV) “hayır onlar vazifelerini hakkıyla yerine getiriyor” dedi. Anahtar müşriklerde kaldı.  

Emaneti ehline vermek İslam’ın bir emridir. Maalesef politik çıkarlar, zümre çıkarları öne çıkıyor. Bizler Müslümanız kötülükte yarışamayız. Efendim solcular şöyle, sağcılar şöyle. Onlar da particilik yapıyor, onlar da zümrecilik yapıyor diyemeyiz. İslam’ın ahlak, etik, estetik, vicdan yönünü harekete geçirmeliyiz. 

Yazının tamamını okumak için tıklayın