Testosteron, astım hastalığının etkilerini azaltıyor mu? 

Erkek cinsel hormonu, vücudun ilk savunma hattı sayılabilecek bir grup bağışıklık hücresiyle aynı etkiyi ortaya çıkarabilir. Bu bağışıklık hücreleri; akciğerlerde iltihaplanmaya yol açan ve soluk borusunda ani darlaşmaların görülmesiyle ortaya çıkan astım nöbetlerine karşı bir direnç oluşturur. Cell Reports’ta yayımlanan araştırmaya göre, testosteron hormonu, alerjene maruz kalan farelerde inflamatuvar yanıtı azaltıcı bir etkiye sahip.

John Hopkins Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden araştırmacılara göre, kadınlık ve erkeklik hormonlarının bağışıklık sistemine etki edebilecek oluşunun, moleküler ve hücresel ölçekte astım gibi hastalıkların farklı cinsiyetleri nasıl etkilediğini anlamamıza yardımcı olması açısından önemlidir. Bu tarz bulgular, hastalık semptomlarını azaltabilen yeni tedavilerin geliştirilmesine olanak sağlayabilir.

ABD’de bulunan Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi istatistiklerine göre, Amerika’da astım hastası yaklaşık 18 milyon yetişkin ve 6 milyon çocuk bulunuyor. Astım oranlarının detaylı incelenmesi sonucunda araştırmacılar, cinsiyet hormonlarının hastalık üzerinde etkisi olduğuna dair bir ipucu elde ettiler.

Oranlara göre, ergenlik öncesinde erkek çocukları, kız çocuklarına kıyasla daha fazla astım tehdidi altındayken; cinsiyet hormonlarının yükselişe geçtiği ergenlik döneminde ise denge değişiyor ve orta yaşlara doğru da kadınların astıma yakalanma riskinin, erkeklerden daha yüksek olduğu görülüyor. Nashville’de bulunan Vanderbilt Üniversitesi Tıp Merkezi’nden araştırmacılar, testosteron hormonunun; doğuştan gelen Grup 2 lenfoid isimli bağışıklık hücrelerini nasıl etkilediği üzerine çalıştılar.

Akciğerlerde, bağırsaklarda ve üreme yollarında bulunan bu lenfositler çok hızlı bir biçimde uyarılabilir. Alerjene tepki olarak bu hücreler; sitokin isimli inflamatuvarı hızlandıran proteinleri salgılar. Yapılan deneylerde, farelerde astım belirtilerine yol açan bir mantar türü olan Alternaria alternata’ya maruz kalan erkek farelerin, dişi farelerden daha az sitokin salgıladıkları görüldü.

Detaylı testlerin ardından, araştırmacılar; erkek cinsellik hormonu olan testosteronun akciğerlerde lenfoid hücrelerinin çoğalmasını engellediği sonucuna ulaştı. Bu da şu anlama geliyor; daha az lenfoid hücresinin olması, daha az sitokin proteinin ve akciğerlerde daha az inflamasyonun görülmesi demektir. Öte yandan, yetişkin dişi farelerin akciğerlerinde, yetişkin erkek farelerdekine kıyasla yaklaşık 1.5 kat daha fazla lenfoid olduğu tespit edildi.

Ekip, ayrıca, hafif ve ciddi astım hastası insanların kan dolaşımında bulunan Grup 2 lenfoid hücrelerinin miktarını da ölçtü. Sonuçlara göre, kadınlar erkeklerden 2 kat daha fazla lenfoide sahip, bu da kadınların akciğerlerinde erkeklere göre daha fazla lenfoid bulunduğuna işaret ediyor.Ekip şimdi dişi cinsel hormonlarının astımı nasıl etkilediğini araştırmayı planlıyor.

(bilimfili)