Adayların beden dili ne söyledi? 

İstanbul’un tekrar seçimine bir hafta kala adaylar canlı yayında karşı karşıya geldi. Kritik geceyi ve adayları Habertürk’te Üstün Dökmen şu sözlerle yorumladı:

“Benim üzerimde bıraktığı etki şu; Üç kişiyi de kutluyorum. 17 yıldır bu ilk kez oluyor. İsmail Küçükkaya gayet güzel yönetti. Ekrem İmamoğlu eşlerle bir aile fotoğrafı çektirelim dedi. Orada üç erkek var, dediler ki hanımlarla bir aile fotoğrafı çektirelim diye. İyi ki gelmedi hanımlar. Ben orada olsaydım Zehra hanımı asla çağırmazdım oraya. ‘Zehra gel yanıma’ olmaz. Ben giderim eğer gidilecekse benim gitmem gerekir. Eş çağrılmaz eşin yanına gidilir. Bir bunu söyleyeyim. Ama bunu kasıtlı yapmadılar.

Geçmiş yıllarda Özal yapardı kalem ile. Herhalde birileri söylüyor şöyle yaparsan etkili olur diye. Yüz ifadeleri ve beden dilinde bir kasıtlı beden dili vardır. Bunu öğrenen herkes yapabilir. Bir de bilinçli olmadan sergilediğimiz yüz ifadeleri ve beden dilimiz vardır. Benim mesleğim ikincisi ile, 40 yıldır bu işin içindeyim. Hem klinik psikoloğum hem de doktoram ve profesörlüğüm psikolojik danışma ve rehberlik üzerine. Bir danışan karşınıza geldiğinde elini böyle mi yaptı, benden bir şey mi saklıyor biz buna bakmayız. Çünkü bu öğrenilebilen bir şeydir. Bir de hali, tavrı, oturuşu izlenimleri. İzlenim edinmeden empati kuramayız.

YILDIRIM 12 KEZ SÖZ KESTİ İMAMOĞLU KESMEDİ

Sayın Yıldırım ilk yarım saatte gergindi, bezgin gözüküyordu, kaygılı gözüküyordu. İmamoğlu çok mutlu gözükmüyordu ancak gergin de değildi başlangıçta. Sayın Yıldırım en son dakikada bir gülümsedi. Habire Yıldırım sözünü kesiyordu İmamoğlu’nun. İmamoğlu 5 saniye 10 saniye istiyorum diye söylüyordu. Yıldırım en sonunda gevşedi rahatladı espri yaptı. 5 saniye de benden deyince ortadaki gerginlik yok oldu. Gerginliğin göstergesi Yıldırım 12 kere söz kesti. İmamoğlu kesmedi hiç söz kesmedi. Canlı yayında söz kesmemek gerekiyor. İmamoğlu eğer formatı değiştireceksek ben de sözünü keseyim diyor. Hafif tehdit dedi İmamoğlu, yani değiştireceksek ben de keserim diyor. Toplum artık kanlı üslubu istemiyor. Ben seni tehdit ederimi istemiyor.

YILDIRIM KISIK SESLE İMAMOĞLU COŞKULU SESLE KONUŞTU

Yıldırım’ın ağzından iki kere yalancı çıktı. Genç dinamik Ekrem abi vardı. Tonton Binali Amca. İmamoğlu’nun profili sağlam. 17. 18. yy’da Osmanlı’nın yönetici yaş ortalaması 70. Avrupa’da o dönemde yaş ortalaması 40. Gençlik artık önemli faktör. Gençlere bırakılması lazım. Toplum gençleşmeden genç isteyenden yana. Yıldırım kısık sesle ve kuşku içinde konuştu. İmamoğlu ise kendine güvenen heyecanlı ve coşku içinde konuştu.

Hep sorarlar sen FETÖ’nün okulunda okudun mu diye. İyi güzel de Sayın Yıldırım’ın yaşı buna müsait değil, onun zamınında daha FETÖ’nün okulu yoktu. Birisi Küçükkaya’ya demiş ki FETÖ’nün okulunda okudunuz mu diye sor. İmamoğlu göğsünü gererek diyor ki okumadım. Yıldırım da diyor ki ben de okumadım. Okuyamazdın zaten senin zamanında FETÖ okulu yoktu. Bu da yaş farkını simgeleyen çok çarpıcı ayrıntı.

KİM ÇALDI SORUSUNA VERİLEN YANIT

Bir örnek vereyim size. Rusya Çek cumhuriyeti’ni işgal ettiğinde batı sormuş ki Rus tankları burada ne arıyor? Rusya da demiş ki bizi buraya davet edeni arıyoruz. Birisi Rusları davet etmiş oraya. Bu konuda da bir çalıntı var da kim çaldı. Valla onu arıyoruz.”