Kıbrıs Türk tarafının müzakerelerin başlaması için bir ön şart dile getirmediğini belirten Akıncı, "Ön şart aslında Rum tarafı koşuyor ve diyor ki, 'Türkiye, bölgede kazı yaptığı sürece müzakereler başlamaz'" dedi.
KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı, Rum basınına açıklamalar yaptı. Rum lider Nikos Anastasiadis ile 9 Ağustos'ta yapacağı görüşmeye atıf yapan Akıncı, "Şu bir gerçek değil mi; bir yandan barış müzakereleri sürdüreceksiniz diğer yandan Rum tarafının lisans verdiği şirketler kazı yapacak, Türkiye’nin gemileri kazı yapacak ve arada da büyük bir anlaşmazlık olacak. Bu anlaşmazlık da devam edecek, savaş gemileri bu platformların etrafında dört dönecek ve siz de hiç bir şey yokmuş gibi müzakere edeceksiniz. Bu kolay değil" dedi.
Kıbrıs Rum tarafına doğalgaz konusunda ortak komite önerisi yaptıklarını hatırlatan Akıncı, "Ondan dolayıdır ki doğalgaz konusunda bir çıkış yolu bulmamız lazım. Ondan dolayıdır ki ben, tam da bu dönemde, o eski öneriyi genişleterek ve güncelleyerek ortak komite konusunda yeni bir öneri sundum. Yani biz 'ön şarttır' demesek de, bu politik iklim bize müsaade edecek mi daha ileriye gidelim? Ön şart aslında Rum tarafı koşuyor ve diyor ki, 'Türkiye bölgede kazı yaptığı sürece müzakereler başlamaz'" diye konuştu.
"9 Ağustos’taki gayri resmi liderler buluşmasında doğalgaz konusunda çıkış yolu bulmak gerektiğini Anastasiadis’e bir kez daha anlatmaya çalışacağını" kaydeden Akıncı, "Bu konu şimdi müzakerelerin bir maddesi olmayabilir ama hayatımızın bir maddesi, bölgemizin bir maddesi, gerginliklerin sorumlusu" dedi.
Akıncı şöyle devam etti; "Eğer bir taraf, 'ben bunu seninle konuşmam, ben komite de kurmam, sen bekle, çözümden sonra senin hakkını ben vereceğim. Ne zaman olacağı belli değil, çözümden sonra. Ama ben şimdiden bu doğalgazı Afrodit’ten Mısır’a gönderiyorum ve oradan da birkaç sene sonra gelir almaya başlıyorum. Sen bekle, çözümden sonra' derse, bu şekilde Kıbrıs Türk tarafı da Türkiye de tatmin olmaz. O zaman ne olur? 'Sen kazıyorsan, ben de kazarım. Sen araştırma yapıyorsan, ben de yaparım. Gücüm varsa yaparım, gemim yoktu yapamazdım, şimdi artık gemim var. Ben de hem kendime ait gördüğüm kıta sahanlığında, hem de Kıbrıslı Türklerin bana yetki verdiği bölgede bu araştırmayı yaparım' diyor Türkiye. İdeali bu mu? İdeali uzlaşmaktır, anlaşmaktır. Anlaşabilmenin şartı nedir? Konuşabilmektir. Bir komite kurup, bu konuları ele almak, birlikte planlamak, birlikte karar vermektir. Onun olmadığı bir noktada bir tarafın yaptığını, diğer taraf da yapmak zorundadır. Şu anda olan hadise de budur."
Kapalı Maraş'ın açılması konusunda da açıklamalar yapan Akıncı şöyle devam etti; "Kapalı Maraş'ta ne yapacaksak, Birleşmiş Milletler (BM) ve uluslararası hukuk içinde olması lazım. BM ile çatışarak, anlaşmazlığa düşerek herhangi bir adım atılmaması lazımdır. Kıbrıs Türk tarafı sıkıntıya düşer. Yani orada bu kadar yıldır bir ölü kent var. Ne kadar süre daha böyle kalacak? Böyle kalmaması lazım. Ama açılış yöntemi bu mu olacak, BM kararlarına rağmen mi olacak? Ben, Kıbrıslı Türk lider olarak uluslararası hukuk ve BM çerçevesinde hareket edilmesi gerektiğini düşünüyorum."
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...