Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, TBMM'nin ev sahipliğinde İstanbul'da düzenlenen NATO Parlamenterler Asamblesi 62. Genel Kurulu kapsamında "Siyasi Güvenlik" oturumunda "Türk Dış Politikası ve Bölgesel Güvenlik" başlıklı konuşma yaptı.
Türkiye'nin 1952'den bu yana NATO-PA’da çok önemli rol oynadığını ve katkılar sağladığını anlatan Çavuşoğlu, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından NATO-PA’nın Türkiye ve halkıyla sergilediği dayanışmadan memnuniyet duyduğunu ifade etti.
Türk milletinin, darbe girişimi karşısında demokrasiyi destansı şekilde savunduğunu dile getiren Çavuşoğlu, "Milletimiz, sarsılmaz bir iradeyle, tankları ve savaş uçaklarını durdurup Türk demokrasisine sahip çıkmıştır. Geldiğimiz noktada, FETÖ terör örgütü üyelerini, işgal ettikleri devlet görevlerinden uzaklaştırmak, bizim halkımıza olan borcumuzdur, sorumluluğumuzdur. Bu sorumluluğu gözardı etmemizi kimse bizden beklemesin. Bu doğrultuda bütün adımlarımızı, hukuk sınırları çerçevesinde atmaya devam edeceğiz." diye konuştu.
Bakan Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
"Türkiye, NATO'nun Güneydoğu kanadının mihenk taşı olarak bu gelişmelerin sonuçlarını doğrudan hissetmektedir. Ortadoğu'daki durum, artan terör tehdidi ve Ukrayna'daki kriz gibi meseleler, hem NATO'nun hem de Türkiye'nin öncelikli gündem maddeleri arasında. Bu gelişmeler sonucunda, Avrupa-Atlantik güvenliğine Türkiye'nin sağladığı katkılar daha da önem kazanmıştır. NATO'nun Doğu ve Güney kanatlarında görünür caydırma ve savunma politikalarına katkıda bulunmaya devam edeceğiz. Biz de müttefiklerin Türkiye'nin güvenliğine yönelik gereken katkıları, açık bir şekilde görmek istiyoruz. Türkiye için Uyarlanmış Güvence Tedbirleri hala tam olarak uygulamaya koyulmadı. Esasen sadece Türkiye değil NATO'nun Doğu ve Güney kanadına baktığımız zaman hem Galler Zirvesi'nde hem de bu yıl temmuzda Varşova Zirvesi'nde önemli kararlar aldık. Kararları almamız önemli ama bu kararların da uygulanması gerekiyor ve NATO'nun bir kurum ve örgüt olarak müttefiklerine verdiği sözü tutması gerekiyor ki tüm müttefikler, Güney ve Doğu kanatta özellikle kendisini güvende hissedebilsin. Tüm müttefiklerimizi, bu sebepten dolayı, bu durumu süratle telafi etmeye çağırıyoruz."
Konuşmasının ardından soruları cevaplayan Bakan Çavuşoğlu, toplantıya Ermenistan adına katılan Ermeni Heyeti Başkanı Koryun Nahapetyan'ın "Türkiye'nin aktif bir şekilde DEAŞ'ı desteklediği ve uyguladığı politikaların bölgede istikrarsızlığa yol açtığı" iddiaları üzerine Türkiye'nin "Yurtta sulh cihanda sulh" anlayışıyla komşularıyla iyi ve sorunsuz ilişkiler sürdürmeye devam ettiğini kaydetti.
Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"Bu sebeple yıllardır birçok sorunumuz olmasına rağmen, Ege'de örneğin, Yunanistan ile istikşafi görüşmeler çerçevesinde gerilimi arttırmadan devam ettiriyoruz. Bulgaristan ile ilişkilerimiz çok iyi. Ukrayna ile ilişkilerimiz mükemmel. Gürcistan ile ilişkilerimiz mükemmelin de ötesinde. Hiçbir sorun yok. Rusya ile bir sorunumuz oldu. Şimdi ilişkilerimiz iyi fakat biz Rusya ile ilişkilerimiz iyiyken de Suriye, Esad, Ukrayna ve Kırım konusunda farklı düşünüyorduk yine farklı düşünüyoruz."
Türkiye'nin Suriye ile ilişkilerine yönelik ise Çavuşoğlu, Suriye'nin şu anda yönetilemeyen bir ülke olduğunu söyleyerek, "Maalesef bir rejim 600 binden fazla insanını öldürmüş, kimle ilişkilerinizi iyi sürdüreceksiniz. Bizden kaynaklanan da bir şey değil. Arap Baharı ile olmuştur." değerlendirmesinde bulundu.
Çavuşoğlu, "Aynı şekilde bizim Irak ile herhangi bir sorunumuz yok. Ama biz Irak'ta Maliki döneminin mezhepçi anlayışıyla Irak'ı bugünkü durumuna getireceğini başından beri söylüyorduk. Biz hem Irak'ın hem Suriye'nin toprak bütünlüğünü destekliyoruz. Bölünmesine karşıyız." dedi.
"Çünkü siz yalanı tercih ediyorsunuz, kendinize güveniniz yok"
Bakan Çavuşoğlu, Ermeni Heyeti Başkanı'nın iddialarına ise şöyle cevap verdi:
"Değişik görüşler içinde olabiliriz. Siz Ermenistan'dansınız ben de Türküm. Ama önce dürüst olmamız lazım. Hele siyasetçiysek çok dürüst olmamız lazım. Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi yıllarımda da gördüm. Maalesef Ermeni arkadaşlarımız hiç dürüst olmuyorlar. Şimdi siz nasıl söylersiniz bizim DEAŞ'e destek verdiğimizi. DEAŞ'e karşı arazide şu anda aktif operasyonu sürdüren kim? Bugüne kadar hangi ülke Türkiye kadar DEAŞ teröristini öldürmüştür. Sadece Başika kampımızda 700'den fazla teröristi yok ettik. Sadece Irak'ta. Şu ana kadar operasyon devam ediyor, kaç tane güç var, bugüne kadar Musul operasyonu çerçevesinde 700'den fazla DEAŞ'lı öldürülmemiştir.
DEAŞ'ın yabancı terörist savaşçılarını durdurma konusunda kim etkili? Siz diyorsunuz ki DEAŞ'e destek veriyorsunuz? DEAŞ bizden nefret ediyor. Web sayfalarına bak. Recep Tayyip Erdoğan birinci düşman ve onun yakın arkadaşları, ben dahil. Neden? Biraz önce söylediğim gibi aktif mücadele ediyoruz. İçeride ve dışarıda. Terörün her türlüsüyle."
AA
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...