Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle;
Her türlü sıkıntıyı plansızlıktan yaşıyoruz. En son Kartal’da yaşadık. 3 kat izin var 10 kat yapı yapılmış. Sadece o değil ki. İstanbul’da İzmir’de, buna benzer kaçak yapılaşmalar var ve bizi tehdit ediyor. Kentsel dönüşüm dedik, çalışma başlattık. Bu çalışmayı başlatırken burada oturanlara kiralarını verelim, hemen kiraya geçsinler. Gönüllülük esasıyla biz buraları yıkalım. Konut yapalım.
Millet Bahçelerimiz tuttu. Belediyelerimiz bunu yapmaya devam ediyor. Simidiydi kekiydi, belediye oraya gelen gençlere ikram ediyor. Tabi bu kaynaşmayı da sağlıyor. Orada gençler tanışıyor, kaynaşıyor, derslerini yapıyor.
Çevreye saygılı şehirler yapalım. Siteleri düşünün. Aynı dikey mimari, apartmanda komşular birbirini tanıyor mu? Çocukluğumuza bakalım, biz bırakın apartmanı mahallede arkadaşlarımızla oynar ve çocukluğumuzu yaşardık. Artık çocuklar çocukluğunu yaşayamıyor. Sitenin oyun parkı varsa, o onlar için en büyük zenginlik.
Rüşvetle suistimalle değil, kültürle oraya bir değer kazandıran belediyecilik anlayışını bu seçimlerde Türkiye’nin her yerine getirelim diyoruz.
Ben o zaman dedim ki ‘İstanbul’a gelene soralım, niye geliyorsun, paran var mı, evin var mı, işin var mı?’ Hemen dediler ki, ‘Belediye başkanı pasaport soruyor’. Bunu yapabilseydik bugün bu sıkıntıları çekmezdik. Toplu taşıma kültürü bile bizde henüz gelişmedi.
İstanbul’da İcarus diye otobüsler vardı. İçerisinde air condition yoktu, mazot kokusundan geçilmezdi. Halkıma Mercedes alacağız dedim, ve Mercedes otobüslerle hizmete başladık. Şu anda İETT’nin 6 bini aşkın otobüsleri var.
İSTANBUL DEPREMİ
Bu konu ile ilgili her şeyden önce, depremin sebepleri, sebep-netice ilişkisi açısından önemli. Kentsel dönüşüm neden gündemimize geldi? Biz kaçak yapılaşma ile devam edersek fatura çok çok ağır olur. Japonya’ya bakıyorsunuz 8.5-9 şiddetinde deprem oluyor, neticeye bakıyorsunuz. Zemin etütleri ona göre, inşaatlar ona göre yapılıyor.
Bizde ise bakıyoruz kullanılan malzemeden, Kartal’da gördük, deniz kumundan tutun, inşaat demirlerine kadar, bunların hepsi hurda. Kullanılması gereken çimentosu falan bunlarda bu hassasiyet yok. 3 kat olması gereken yer 8 kat 10 kat olursa bunlar karşınıza bedel olarak gelir.
TOKİ bu hassasiyetlerin içindedir. Tüm hassasiyetlere dikkat ediyor. Biz de bu konuda arkadaşlarımızı sıkıştırıyoruz. En ufak bir taviz, fire vermememiz lazım. TOKİ’yi biz para kazansın diye değil, şehirleşmede güveni, güzelliği yakalayalım diye kurduk. Benim vatandaşım da huzur için de buralarda yaşasın.
Kentsel dönüşüm dediğimiz olay da bu. Ama vatandaşın da bize yardımcı olması lazım.
‘Benim binam kaliteli değil’ noktasından bakmıyor. O yine ‘Benim şuanda 5 çocuğum var en azından 5 çocuğumun da birer dairesi olması lazım’ diyor. Buradan baktığı için işimizi zorlaştırıyor. Böyle olunca netice almak zorlaşıyor. Medyanın, vatandaşın bize çok yardımcı olması lazım. Kartal’da olduğu gibi, 21 vatandaşımız öldükten sonra… Sonrasında eyvah eyvah deniyor.
Kartal’da ilk olarak 10 binanın yıkım kararını çıkardık. Orada dinlemedik. Bundan sonra da dinlemeyeceğiz. İhbarlar geliyor. Bakanlıklarımız vasıtasıyla tüm oralarda yıkım noktasında sorunlu olan yerlere Valilik yazılarını gönderiyor. Oraları boşaltılarak, kiralarını biz devlet olarak vereceğiz.
“ANKETLERE GÜVENİM KALMADI”
Ankete pek güvenim kalmadı. Ankara’da tecrübe ve dürüstlük arz ediyor. Mehmet Özhaseki Bey 5 dönem Kayseri’de başkanlık yapmış bir isim. Hakikaten çok farklı bir Kayseri inşaa etti. Çevre Şehircilik Bakanı olarak da en büyük ispatı Güneydoğu, Doğu’dur.
Konut noktasında da çok ciddi konut yapımına da girdi. 20 bine yakın o bölgede konut yapıldı. Aynı şekilde Şırnak, Nusaybin, buralarda ciddi konut yapımına girdik. Hakkari’de kim derdi ki Hakkari’ye havalimanı yapılacak. Biz Selahattin Eyyubi Havalimanı’nı yaptık. Ayrım yapmadık. Biz öyle bir şey düşünmedik. Burası da bizim memleketimiz. Van, aynı şekilde… Van depreminden sonra Van’a yaptığımız yatırım o kadar önemli ki.
Hiçbir yerde biz bu ayrımı gütmeden çalışmalarımızı yürüttük.
Şimdi Ankara’da Mehmet Özhaseki Bey yoğun bir çalışmanın içerisinde. Ankaralı kardeşlerim Sayın Özhaseki ile yola devam etme kararını alırsa Ankara çok şey kazanacak. Bakın şuanda CHP adayının afişlerinin altında CHP logosu yok. Burası çok ilginçtir. İsmine oynuyor. CHP adayı olduğu bilinirse oy alamayacağını biliyor. Siyaset bir defa şeffaf olarak yapılır. Gizli olarak yapılmaz. Çık açık açık söyle.
Geçmişinde bu MHP’liymiş. Artık kimse onun geçmişine bakmıyor, bugününe bakıyor. Bugününe bakarak değerlendirmesini yaptığı anda benim MHP’li kardeşlerim de ona kesinlikle oyunu vermeyecektir.
KAYYUM TARTIŞMALARI
Terörle ilişkisi olmayan seçim kazanmışsa, o insanlara adımımız olmaz. Ama terörle ilişkisi seçim öncesi tespit edilememişse, daha sonra tespit edilirse onu orada tutmayız. Bunu ben değil yasalar söylüyor. Devletten aldığı parayı Kandil’e boca ediyorlar. Biz bu milletin parasını yatırım yapsınlar diye ödüyoruz.
Tabi ki kayyumlar atanabilir. Bu kanunun, hukukun verdiği bir haktır. Biz halkımızı zulme teslim edemeyiz.
Yerelde beka olmayınca genelde de olmaz.
Zillet İttifakı kendi içinde koltuk kavgasında. Bizim böyle bir derdimiz yok.
Kayyum atamalarında geç kaldık biz geç. Artık mızrak çuvala sığmıyor. Bu ülkeyi bölmek isteyenlerle yapılan ittifakı ne tarih ne millet affetmeyecektir.
HDP, Güneydoğu’da aday gösteriyor. Onun aday gösterdiği yerde CHP, İYİ Parti aday gösteriyor mu? İYİ Parti’nin aday gösterdiği yerde HDP, CHP aday gösteriyor mu?
İzmir aynı durumda. Mersin’de Adana’da durumlar aynı. Birinin olduğu yerde bir diğeri yok. Bazı yerlerde hesap şaşırması oluyor, buna girmedikleri oluyor. Olay çok daha ileri gidiyor. Pensilvanya’nın talimatları, Kandil’in talimatları var. ‘Güneydoğu’da Doğu’da kendi adaylarımızı destekleyeceğiz ama Batı’da AK Parti’nin MHP’nin kazanmaması için biz aday göstermeyeceğiz’ diye çok açık net kendi ekranlarından da bunu dinledik.
Bundan sonra da terörle mücadelede aynı ruh ile devam edeceğiz. (sözcü)
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...