Fatih Altaylı, gündemi değerlendirip ekonomik tabloyu Katar üzerinden eleştirdi.
FATİH ALTAYLI'NIN YAZISI ŞÖYLE:
Yaş ilerleyince geçmiş dün gibi geliyor ama aslında yıllar olmuş, bu köşede Türkiye’nin “ikircikli” dış politikasının Akdeniz’deki yansımalarını yazalı.
Çok havalı çok atarlı günleriydi memleketin.
Kıbrıs ve çevresindeki sularda kuş uçurmuyorduk.
Petrol ve doğalgaz aramaya gelen İtalyan, Fransız gemilerini kovaladığımız, buralardaki haklarımızı kimseye yedirmeyiz dediğimiz günlerdi.
Buralarda Yunanistan ve Kıbrıs Rum Kesimi ile işbirliği yaparak hidrokarbon arayan herkese posta koyuyorduk.
Balık yüzdürmüyorduk o sularda.
Ama o da ne!
Yabancı kaynakları takip ederken karşıma ilginç bir haber çıkmıştı.
Bizimle işbirliği yapmayan kimseye kuş uçurmadığımız, balık yüzdürmediğimiz “münhasır ekonomik bölgemizde” ilginç bir gelişme olmuştu.
İtalyan’ı, Fransız’ı sokmadığımız sulardaki petrol ve doğalgazı çıkarmak için bir anlaşma imzalanmıştı.
Katar Ulusal Petrol Şirketi ile ABD’li petrol devi Exxon Mobil ile ortak bir anlaşma imzalamıştı. Üçüncü ortak ise Kıbrıs Rum Kesimi idi.
Anlaşma töreninin fotoğraflarını bile yayınladım burada.
Çıt çıkmadı.
Kafalar kuma gömülmüştü.
Ortalıkta muhalefet diye dolaşan partilerden de ses seda gelmemişti.
Atarlı iktidarımız ise konu Katar olunca derin bir sessizliğe gömülmüştü.
Kuzey Kıbrıs’ın çıkaracağı doğalgazın yine Katar merkezli AEB’nin Avrupa’ya taşıyacak bir boru hattı inşa etmesine bile sesimizi çıkarmıyorduk.
Bu konuyu defalarca gündeme taşıdım.
Çok daha önemli konularla uğraşan medyamızın “sözde” muhalifleri bu konuya hiç ilgi göstermediler.
Keza muhalefet partileri de.
Ben defalarca yazdım, yazdım, yazdım.
Hatta “Biz düşmanlarımızdan korunuruz, bizi dostlarımızdan koruyun” diyerek Katar’a dikkat çektim.
Ve şimdi duyuyoruz ki, Katar, Kıbrıs Rum Kesimi ve Exxon ile ikinci bir anlaşma daha imzalamış.
Yine bizim de bir zamanlar hak iddia ettiğimiz sular için.
Tam da bizim Türkiye’de Katar’a Aselsan mı satıldı, Havelsan mı, yoksa TAİ mi diye tartıştığımız günlerde.
İktidar bu iddiaları yalanladı.
Peki acaba Katar’la varılan anlaşma, Katar-Kıbrıs Rum Kesimi ortaklığına sessiz kalmak üzerine mi!
İnşallah masada olan şey bir "konsept" değildir.
Sağlıkta kriz kapıyı açtı
Ben baştan söyleyeyim de, sonra neden söylemedin olmasın.
Sağlıkta büyük bir kriz kapıda.
Yok yok bahsettiğim kriz tıp eğitiminde ve sağlık sisteminde yapılan hatalı uygulamalardan dolayı 10-15 yıl sonra doğru düzgün doktor bulamayacak olmamız değil.
O da bir gerçek ama kısa vadeli sorunumuz değil.
O daha çok çocuklarımızın sorunu olacak.
Bahsettiğim sorun çok daha yakın.
Pek yakında sağlıkta ortaya çıkacak olan sorun sağlık malzemesi ve ilaç sıkıntısı.
Tıbbi malzeme üreticileri ve ithalatçıları ile Sağlık Bakanlığı ve Maliye üçgenindeki ödeme sorunu zaten biliniyordu ama idare ediliyordu.
Şimdi bu sorun çok daha derin bir biçimde ortaya çıkacak.
Kurlardaki hızlı yükseliş, TL’nin çok hızlı değer kaybı nedeniyle sağlık malzemesi satıcıları artık satış yapmamaya başladılar.
Hem tahsilat sorunları hem de TL’nin hızlı değer kaybı nedeniyle artık fiyat belirleyemez, peşin parayla alım yapmak isteyen müşterilerine bile ürün tedarik edemez oldular.
En azından kurlar stabil hale gelinceye kadar ithalatı durdurdular.
Pek yakında hastaneler ameliyat yapamayacak, hasta bakamayacak hale gelirse kimse şaşırmasın.
Kriz kapıda.
Aynı durum ilaçlar için de geçerli.
Özellikle düşük fiyatlı, ucuz ilaçlar yavaş yavaş piyasadan çekilmeye başlandı.
Üretilmiyor, getirilmiyor, piyasaya verilmiyor.
SGK’li hastalardan eczanelerde istenen fark bedelleri giderek artıyor.
Önceki gün bir emekliden toplam 850 TL’lik ilaç için 375 TL fark istenince, adamcağız ilaçları alamadan “Kızım benim toplam maaşım 1600 TL. Nasıl bu parayı veririm” diyerek eczaneyi terk etti.
Pek çok ilacı zaten sistem onaylamıyor.
Ve belli ki sağlıktaki çok yönlü bu kriz büyüyerek sürecek.
Kim bilir belki bizi Allah bir de böyle sınıyordur.
Yönetenlerin hatası olacak değil ya!
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...