Duvar'dan Nergis Demirkaya'nın haberine göre, Bekaroğlu, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın kendisinin Varlık Fonu’na ilişkin verdiği soru önergelerine sadece mevzuatı hatırlatarak 'ciddiyetsiz' yanıt verdiğini belirterek Meclis Plan Bütçe Komisyonu’ndaki görüşmeler sırasında tepki gösterdi.
Komisyon’da eleştirilerine yanıt alamayan Bekaroğlu daha sonra bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda atanmış bir bürokratın seçilmişlere böyle bir tavır takınmasının kabul edilemeyeceğini, bunun bir darbe alışkanlığı olduğunu belirten Bekaroğlu, Oktay’ı 12 Eylül askeri darbesinin komuta kademesindeki Kenan Evren’e benzetti.
Bekaroğlu ayrıca, "Bakalım seçilmiş Cumhurbaşkanı bunlara ne diyecek?" diyerek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yaşanan durumu anlatan bir mektup göndereceğini söyledi.
Bekaroğlu’nun yaklaşık 20 gün önce gönderdiği mektuba yanıt gelmezken Oktay’ın tazminat davası açtığı ortaya çıktı.
KONUŞMADAN 2 GÜN SONRA DAVA AÇILDI
Bekaroğlu’nun konuşmasından 2 gün sonra Oktay’ın açtığı davanın dilekçesinde, “Kamuoyu tarafından tanınan ve bilinen Cumhurbaşkanlığı Yardımcılığı gibi bir makamda milleti ve devleti temsil eden müvekkilin kişilik hak ve değerlerine basın açıklaması ile herkesin gözü önünde saldırılması hukuka aykırı kusurlu bir eylemi açıkça ortaya koymaktadır” denildi.
'EVREN’E BENZETEREK OKTAY KÜÇÜK DÜŞÜRÜLDÜ'
Dilekçede, Oktay’ın, “darbe suçundan yargılanmış ve 1982 darbesi ile özdeşleşmiş” olan Kenan Evren’e benzetilmesine de vurgu yapıldı. Bekaroğlu’nun Oktay için, “Bütün darbecilerin yaptığı şeyi tekrar etmiştir”, “Kenan Evren gibi davranıyor” sözlerinin de küçük düşürme kastı içerdiği savunuldu.
25 BİN TL TAZMİNAT İSTENDİ
Dilekçede Bekaroğlu’nun sözlerinin Oktay’ın bulunduğu konumu, toplum nezdinde saygınlığının sorgulanmasına, kamuoyunda sahip olduğu güvenin sarsılmasına yol açabilecek olumsuz, tahkir edici, alçaltıcı ve incitici sözler olduğu belirtilerek 25 bin TL manevi tazminat talep edildi.
CUMHURBAŞKANI YARDIMCISI DA OLSA PRİM VERMEYİZ
Bekaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan, Oktay’ın tutumuna dair bir cevap beklerken 25 bin liralık tazminat davası ile karşılaştıklarını belirterek şunları söyledi:
"Ben 12 Eylül’ü de, 28 Şubat’ı da gördüm. Bizi sinek gibi, karınca gibi görüyor, kasıla kasıla geziyorlardı. Kimden o gücü alıyorlarsa, ona dayanarak gezdiklerini gördüm. Ama biz seçilmişiz. Biz gücümüzü halktan alıyoruz. Asla Cumhurbaşkanı Yardımcısı da olsa prim vermeyiz. 25 bin lira mı, 50 bin lira mı bilmem. Bugüne kadar bedeller ödedim yine öderim. Seçilmişlere tepeden bakanların sonrasında hallerini gördük. Burada da ben görmesem de benim gibi düşünenler görecek."
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...