E-posta :
  Şifre :
    ► Üye olmak istiyorum
    ► Şifremi Unuttum

MAAŞI DEVLET ÖDEDİ 7 Bin 500 Kişi İşsiz Kalmadı

Kriz yüzünden istihdam kaybı oluşmaması için çıkarılan 'kısa çalışma ödeneği' teşviki hem patronu hem işçiyi memnun etti. Bin 400 firma devletin 'işçi çıkarma maaşını ben ödeyeyim' önerisine sarıldı.

8.03.2009 - 00:07
MAAŞI DEVLET ÖDEDİ

İşverenler, 120 bin çalışan için İş Kurumu'nun yolunu tutarken, başvuruların 300'ü sonuçlandırıldı. Teşvik sayesinde bu yılın ilk iki ayında İşsizlik Sigortası Fonu'ndan 7 bin 586 elemanın maaşı ödendi ve bu kişilerin işsizler ordusuna katılması engellendi. Fon'dan 1 milyon işçinin maaşının aynı formülle ödenebileceği ve bunun 3,5 milyar liraya mal olacağı belirtiliyor.

 

İstatistik Kurumu'nun son verilerine göre işsizlik oranı yüzde 12,3'e yükseldi. Buna karşılık istihdamda daha fazla kaybın olmaması için genel ekonomik kriz veya zorlayıcı nedenlerle işyerinde geçici olarak işini en az dört hafta durduran patronlara işçi çıkarmaması için 3 ay verilen kısa çalışma ödeneği 6 aya çıkarıldı. En az 233 ile en fazla 500 lira olan kısa çalışma maaşı da 400 ile 800 liraya yükseltildi. Bürokratik işlemlerin de azaltılması ve müracaatların hızlı bir şekilde sonuçlandırılması üzerine firmalar eleman çıkarmak yerine kısa çalışma ödeneği sırasına girdi.

Uygulamadan memnun olan TİSK'in genel sekreteri Bülent Pirler, kısa çalışma ödeneğinin kriz ortamında işletmelere nefes aldırdığını söyledi. Başvuruların sonuçlandırılması için Çalışma Bakanlığı bürokratlarının canla başla çalıştığını söyleyen Pirler, "Kısa çalışma ödeneği Türkiye açısından kriz esnasında işçilerin işsiz kalmalarına engel oldu. İşletmelerin kapanmamasını katkı sağladı. İşletmelere belli bir soluklanma verdi." dedi. Ödeneğin kullandırılmasının ise aktüer hesaplara göre yapılmasına dikkat çekti.

Hak-İş: Bazı işletmeler parayı işçiye vermiyor

Hak-İş Başkanı Salim Uslu da kısa çalışma ödeneğinin işsiz kalma riskini hafiflettiğini kaydetti. "Bu teşvik bireye ve işletmeye kısa süreli cansuyu katkısıdır." diyen Uslu, bazı işletmelerin kısa çalışma ödeneğini Fon'dan alıp işçiye verilmediği yönünde şikayetler aldıklarını söyledi. Bu konudaki denetimlerin arttırılmasını istedi. Hak-İş Başkanı Uslu, işverene gereken bütün desteklerin verildiğini belirterek, üretimin artması için tüketimin teşvik edilmesi gerektiğini belirtti ve şunları söyledi:

"Piyasada talep daralması varsa hiçbir işletme stoklar için üretim yapmaz. İşçinin ve alım gücünün desteklenmesi en doğru yoldur. Bu tür teşvikler üretim çarkının devamını sağlayacaktır. Son Üçlü Danışma Kurulu toplantısında TİSK Başkanı Tuğrul Kutadgobilik'e 'işçiye bir yıl maaşını vermesek üretime devam eder misiniz? diye sordum? 'Edemeyiz' dedi. Asgari ücrete yapılan zam sınırlı kaldı. Arttıralım."

 

2009 başında büyük bir artış oldu*

Yıllar                 İşçi             Maaş

2005                  21        10 bin 566

2006               217         64 bin 398

2007                  40         22 bin 051

Ocak 2009       651      491 bin 729

Şubat 2009 6 bin 935 1 milyon 678 bin

(*) İşkur verileri, TL,

Not: 2008 yılı yasal çalışmalarla devam etti. Sonuçlar 2009 başında alındı.

(CİHAN)

YORUMLAR
Toplam 7 yorum var, 10 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.
Üye girişi yapmadınız. Misafir olarak yorum ekleyebilirsiniz. Üye olmak için tıklayın.
  Yorumcuların dikkatine…

İmlası çok bozuk,
Büyük harfle yazılan,
Habere değil yorumculara yönelik,
Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren,
Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen,

yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR.
Kubilay 3 Mart 2009 Salı 00:21

Karakolda işkence olmaz. Yolu buralardan geçenler bilir:) Buradaki işlem kabak dayak diye tabir edilir..oradaki memurların insafına kalmış bir durumdur. Acıyıp çay ve sigaraya çıkardıkları bile olur.. nihayetinde onlar da insan evladıdır.. Bu işin uzmanları organize ve terörle mücadele ekiplerindedir. Sadece bize özgü falan da değildir. Polisiye bir tedbir olarak adledilir..Sistematik işkence dün de vardır, bugün de vardır, yarın da olacaktır..ne yazık ki olacaktır..kahretsin ki olacaktır..

Yorumu oyla      18      10  
sabriye 3 Mart 2009 Salı 00:03

sayın özay SENCE şahinin işkenceyi kabul etmesi ÖZÜR dilemesi herşeyi değiştirirmi??sahiden bu ülkede YARGI olduğuna iananıyormusun??ben İNANMIYORUMDA...

Yorumu oyla      18      10  
Özay Atay 2 Mart 2009 Pazartesi 14:20

Engin Çeber'in işkenceyle öldürülmesi insanlığın düştüğü alçaklıktır.Hiç kimseye işkence kabul edilemez,sorumlular tepki geçsin sonra bakarız mantığı ile değil,yapılan zulmün cezalandırılması anlayışıyla yargılanmalıdır.Bu dava milat olmalıdır,artık yeter.hangi siyasi düşüncede olursa olsun insanlarımızın işkenceye uğradığını görmek istemiyoruz.Birimizin onuru hepimizin onurudur.Sabriye sana Bakan Şahin konusunda katılmıyorum,o daha başta işkenceyi kabul etmiş,özür dilemiştir.Artık söz yargıda..

Yorumu oyla      18      10  
sabriye 2 Mart 2009 Pazartesi 13:59

cebere yapılan bu işkencelere ve maruz kaldıklarının kanıtı mektubun ortaya çıkmasna rağmen,hala bu ülkede ADALETİN ve İNSAN HAKLARININ OLDUĞUNU söyleyebilirmiyiz???daha bunlar medyaya yansıyanları,ya yansımayanları???halen devam eden bu davadanda UMUDUM YOK açıkçası ...zira kahrolası ŞAHİN bu konuda özür dileyip bu konunun kapanacağının sinyalini aylar öncesinden vermiş oldu???

Yorumu oyla      18      10  
Kopca 2 Mart 2009 Pazartesi 13:56

12 eylül iskence tezgahlarinin hesabi soruldu mu..? Anayasasini elestirenler onlari neden yargilamayip polemik yapiyorlar. Mamak da ülkücülere yapilan iskenceler unutulmadi..Onlar konusmasin diye sürekli tehdit edilmekdedirler. Sorun anayasada galiba. Mamak magdurlarinin ropörtajlari yayinlanmasin diye baskiya devam.. Bu sucu isleyenlere anayasada ( 15 madde de)hak verilmisdir...

Yorumu oyla      18      10  
Gülay 2 Mart 2009 Pazartesi 13:45

Kimse 3 maymunu oynamasın.Dayak,işkence sıkça başvurulan yöntemlerdir ve bunlar için kendilerince "haklı" nedenlerinin olmasına bile gerek yoktur.Bunu bir hak ve deşarj olma yöntemi olarak görürler.Canları ister,döverler,işkence ederler ve hatta yüksekten atar öldürürler.Asla hesap sorulmaz.Mecburen açtıkları davalarda ya zaman aşımından düşer yada kanıt yoktur(!) vb.Bugüne kadar hiç bir işkenceciden yaptıklarının hesabı sorulmamıştır.Devlet bunu bir yöntem olarak benimser çünkü.

Yorumu oyla      18      10  
kareas 2 Mart 2009 Pazartesi 11:20

insan ve insanlık düşmanı 12 eylül artığı yaratıklar.

Yorumu oyla      18      10  
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
THY'de Bakım Eksikliği Var Mı?
Uluslararası Uçak Mühendisleri ve THY Teknisyenler Derneği kazanın nedeni ...
Banka Tuzağına Düşmeyin!
Küresel ekonomik krizden en çok etkilenen sade vatandaş, krizi kolay ve ...
Bakan Ekren Olumlu Konuştu
IMF ile pazarlıklar sürüyor. Taraflar arasındaki görüşmeler ağır ama olumyu ...
 
Sigara'da İkinci Zam Dalgası
PhilSA'nın ardından BAT Türkiye de sigara ürünlerine zam yaptı.
Avrupa'yı Saran Korku:
Avrupa Komisyonu General Motors tesislerinin bulunduğu ülkeleri olağanüstü ...
120 Bin İşçinin Maaşı Devletten mi
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, bin 400 patronun 120 bin ...
 
Bütçenin Biraz Gevşetilmesi Lazım
Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, bütçenin biraz gevşetilmesi gerektiğini belirtti.
PARAYI NEREYE YATIRMALI?
Borsa sihirbazı George Soros’la birlikte Quantum fonunu kuran Jim Rogers, ...
DOLARDA YENİ REKOR
Uluslararası piyasalarda dün GM ile başlayan sarsıntı bugün de etkisini ...
 
SOSYAL MEDYADA TAKİP ET
FACEBOOK'TA TURKTIME
TWITTER'DA TURKTIME
 
KATEGORİLER
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
ETİKETLER
  •KÜNYE
  •İLETİŞİM
  •REKLAM
 
 
  •Güncel
  •Siyaset
  •Dünya
  •Medya
  •Magazin
  •Spor
  •Kültür
  •Sağlık
  •Ekonomi
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
Gurbangulı Berdimuhamedov
Joachim Löw
siyanürlü mektup
Emporio Armani
sigara
Juventus
efsun
terör örgütü
özgecanın katilleri