Yaklaşık 2.5 milyon memurun beklediği 2010 yılı maaş zammının Başbakan’ın müdahalesiyle yükselmeyeceği ortaya çıktı. Hükümet yeni bütçede memur zammını yüzde 2.5+2.5 olarak belirledi.
Orta Vadeli Mali Plan’la ortaya konulan 2010 yılı bütçe büyüklüklerinden memura kötü haber çıktı. Yaklaşık 2.5 milyon memur ve ailesinin beklediği 2010 yılı maaş zamlarıyla ilgili hükümet, yılın iki yarısında önerdiği yüzde 2.5 +2.5 oranında zam teklifini yükseltmedi. Bütçe büyüklükleri, hükümetin memura yüzde 2.5+2.5 zam yapmakta kararlı olduğunu ortaya koydu. Kamu işveren tarafının bu zam önerisini kabul etmeyen memur tarafı uzlaştırma kuruluna gitmiş, kurul memura yüzde 4+4 oranında zam yapılmasını önermişti.
Memur masada çözülemeyen zam konusunun Başbakan Erdoğan’ın müdahalesiyle 4+4’e çekilebileceği umudunu taşıyordu. Dün açıklanan Orta Vadeli Mali Plan, 2010 yılı bütçe büyüklükleri ile temel harcama kalemlerini de ortaya koydu. Buna göre, 2010 yılı merkezi yönetim bütçe giderleri toplamı 286.8 milyar lira öngörülürken, personel giderleri 60.3 milyar lira olarak hesaplandı. 2009 yılı bütçesinde 57.2 milyar lira ayrılan personel giderlerinin 2010 yılında 3.1 milyar lira artırılması öngörüldü. Böylece memura verilecek zamda yüzde 2.5+2.5 oranından yukarı çıkılamayacağı da anlaşılmış oldu. Kamu işveren tarafı temsilcileri, yüzde 2.5+2.5 oranında zam önerisinin ardından bütçe dengeleri içinde memur zammı için 3 milyar liralık bir finansman yaratılabileceğini ifade ediyor.
Memur sendikalarının zam taleplerinin ise 14 milyar lirayı aşkın bir finansman gerektirdiğine dikkat çeken kamu işveren tarafı temsilcileri, uzlaştırma kurulunun 4+4’lük zam önerisinin ise toplam 4.3 milyar liralık bir maliyet anlamına geldiğini belirtiyor. Bu kapsamda 2010 bütçesinden memura daha yüksek oranlı bir zam çıkması, yeni bir finansman kaynağı yaratılmadan mümkün görünmüyor.
IMF’yle anlaşırsak program daha başarılı olur
SabancI Holding CEO’su Ahmet Dördüncü, Orta Vadeli Program’ın ekonomideki belirsizliğin ortadan kalkması yönündeki beklentileri olumlu etkileyeceğini belirterek, IMF’yle yapılacak bir anlaşma çerçevesinde “programın mali gücüne ve güvenilirliğine” katkı sağlayacağını söyledi. Dördüncü, Orta Vadeli Ekonomik Program’ın, içinden geçilen zorlu dönemde, Türkiye ekonomi çevrelerinin, belirsizliğin bir ölçüde ortadan kalkması yönündeki beklentilerine olumlu katkıyı sağlayacağını düşündüklerini belirtti. Programda, ekonominin önündeki yapısal ve kamu dengesinde karşılaşılan sorunlarla ilgili tespitlerin doğru şekilde yapılmış olduğuna ve çözüm önerilerinin de doğru biçimde ortaya koyulduğuna dikkat çeken Dördüncü, şöyle devam etti:
“Program, ulaşılabilir ve gerçekçi makro hedeflerin belirlendiği, özel sektörün önünü tıkamamaya özen gösterilen, belirsizlikleri azaltan bir yol haritası olmuştur. Hükümetin yaptığı bu çalışma, özel sektörün önümüzdeki dönemi daha net görerek, ekonominin canlanmasının yolunu açacak adımlarını daha güvenle atmasına önemli katkıda bulunacaktır. Programın işvereni cesaretlendirecek politikalar ortaya koymasının, istihdam sorununun çözümü konusunda da olumlu etki yapacağına inanıyoruz. Bu programın, mali gücüne ve güvenilirliğine olumlu katkı sağlayacağı düşüncesiyle, IMF ile yapılacak bir anlaşma çerçevesinde yürütülmesinin başarısını daha da artıracağı kanaatindeyiz.”
Bakan Yılmaz: Yeni vergi koymaya ihtiyacımız yok
Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, hükümet olarak önümüzdeki dönemde hiçbir yeni vergi koymaya ihtiyaçları olmadığını belirterek, “Vergiler içinde dolaylı vergi oranı çok yüksek. Bu nedenle vergi gelirlerimiz büyümeye çok duyarlı. Hiçbir yeni vergi koymanıza gerek yok, yeter ki ekonomi yeniden büyüme trendine girsin. Dış ticaretimiz ve içerdeki ekonomik aktivite arttıkça, vergi gelirlerine bu neredeyse birebir yansıyacak” dedi. Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD) üyeleriyle yaptığı sohbet toplantısında soruları yanıtlayan Bakan Yılmaz, IMF ile görüşmeler ve gelinen noktayı da değerlendirirerek, “IMF ile gideriz ya da gitmeyiz, gibi bir kompleksimiz yok. Fayda-maliyet hesabı yapıyoruz. Ülkemiz için hangisi faydalı ise ona göre bir görüşme süreci içinde bunu sonuçlandırırız” dedi. “Bugün IMF ile yaptığımız görüşmeler geçmişte yaptığımız görüşmelerden çok farklı” diyen Yılmaz, Türkiye’nin geçmişte “mecbur kalıp IMF’nin kapısına koştuğunu” ancak bugün krize rağmen böyle bir ortamın olmadığını ifade etti.
1 milyon 250 bin kişiye istihdam gerçekçi değil
Türkİye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu (TESK) Başkanı Bendevi Palandöken, Orta Vadeli Program’daki hedefleri olumlu bulduğunu, ancak, bu hedeflere nasıl ulaşılacağı konusunda endişeleri olduğunu ve programda esnafın yer almadığını belirtti. 2012 yılının sonuna kadar 1 milyon 250 bin kişinin istihdam edileceği yönündeki hedeflerin gerçekçi olmadığını anlatan Palandöken, “Esnaf ve sanatkarlara sıfır faizli ’can suyu kredisi’ hâlâ verilemedi. 1 milyon 250 bin kişi istihdam edilecek diye beklenirken, 1 milyon esnaf işyerini kapatmak üzere ama kimse bunun farkında değil” dedi.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...